'Kendiminki de' dahil düğünler benim ya olmak zorunda olduğum ya da ağabey
veya yakın arkadaş olarak kaçamadığım yerler olmuştur.

Allahtan 'Almanya'da oy peşinde koşmak için' düğünlere ve cenazelere
katılmak gerekmediğinden politikacı olarak hiç mecbur kalmadım düğünden
düğüne koşturmaya.

Sanırım politika ile bağlantılı yaşamımda zaten hep 'kalabalık yerler' fazla
yer aldığından düğünler ve cenazeler 'dostlar alışverişte görsün'
kategorimde olmadılar hiç bir zaman.

Son olarak Temmuz ayında sevdiğim bir arkadaşımın düğününe katılamamanın
verdiği üzüntüden olsa gerek bu sefer Girne'de Malpas Hotel'de bir düğüne
gönüllü gitmekteyim.

Siz bu satırları okurken Mualla Çıraklı ve James Rimell evlenmiş olacaklar.

Brüksel'de milletvekilliği yaptığım yıllarda TC Büyükelçiliği'nin organize
ettiği bir toplantıda tanımıştım Mualla Çıraklı'yı.

O yıllarda Kıbrıs bana 'yabancı' olduğundan olsa gerek 'bu küçücük kızı'
bana Kıbrıs Türk Ticaret Odası temsilcisi olarak tanıttıklarında 'bu küçük
kız burada ne yapacak ki?' diye de sormadan edememiştim.

İşte o 'küçük kız' Brüksel gibi 'içinde bol sayıda köpek balığının avını
aradığı bulanık ve de kanlı sularda' harika işler yaptı ve yapmaya devam
ediyor.

Başkalarının 'binlerce avro maaşlar ve sekreterler' ile 'yan gelip yatmayı'
başkentlerine 'lobi yapmak' diye yutturduğu diyarda Mualla Çıraklı çok
mütevazi olanakları en iyi şekilde değerlendirerek hem isim yaptı, hem de
çevre edindi.

Nedense kendi içlerinden çıkmış 'Mualla'cıklarını' ya hiç tanımaz ya da ona
yeterince sahip çıkmaz Kıbrıslı Türkler.

Halbuki Brüksel'de Kuzey Kıbrıs denince sivil toplum adına tek bir isim
vardır: Mualla Çıraklı!

Rum Bakanlar gelir toplantılar yaparlar. Onlara tek düzgün soruyu soran
odur.

Rum Propaganda Apparat'ı Mualla'nın sahip olduğunun bin misli olanaklarla
sürekli faaldir Brüksel'de. Mualla ise bana hep Asterix'i hatırlatır verdiği
kavgada. Romalılara karşı küçük bir 'Galyalı kızdır o'. Üstelik onun
'Obelix'i de' yoktur. Buna rağmen 'tek başına' başkalarının ekiplerle
yaptıkları işleri başarır.

Gerek Brüksel'de gerekse KKTC'de AB'ye yönelik lobi ve bilgilendirme
çalışmalarının çoğunda imzası oldu bugüne kadar.

Temsil ettiği sivil toplum örgütünü Brüksel'in olağan yaşamının doğal bir
parçası haline getirdi. Bu gerçekten en zor işlerden birisidir Brüksel'de.
Binlerce teşkilat ve lobici arasından sıyrılmak öyle herkesin becerebileceği
bir iş değildir.

Kuzey Kıbrıs'ın tam olarak farkında olamasa da bir Mualla Çıraklı'sı var
AB'nin başkentinde.

Mualla artık 'küçük kız ' değil evlendi. Ama hala 'Romalılar arasındaki tek
Galyalı Kızımız'.

Mualla Çıraklı ve James Rimell'e mutluluklar diliyorum ve biliyorum ki
Brüksel'e ne zaman gitsem her seferinde Mualla'yı orada Kıbrıslı Türkler
için canla, başla koştururken göreceğim.

Kuzey Kıbrıslı Türkler Mualla ile ne kadar gurur duysalar azdır!