Star Kıbrıs, ‘Güçlünün değil haklının yanında’ olma prensibini dün olduğu gibi bugün de devam ettirmektedir.

Star Kıbrıs, bugüne kadar herhangi bir siyasi düşünceye, kişiye ya da kuruma önyargıyla yaklaşmamıştır.

Aynı şekilde kimsenin tarafında yer almamış, kraldan çok kralcı olmamıştır.
Bu çatı altında gazetecilik yapan basın emekçilerinin de bu kurumun sahibinin de kimseyle ‘Birçok saldırı yapılmasına rağmen’ kişisel veya kurumsal bir hesaplaşması olamaz.
Star Kıbrıs sayfalarına yansıyan haberler, traj kaygısından çok toplumsal fayda gözeten konulardır.
Biz bu yolda ilerlemeye, sessiz çoğunluğun sesi olmaya, ‘fincancı katırlarını ürkütmeye’ devam edeceğiz.

Son günlerde sürekli olarak, İskele’ye bağlı Kalecik’te, turistik tesis yatırımları ile konutların bulunduğu bölgede taş ocağı ve alçı taşı ocağı açma izni verilmesine gösterilen tepkileri sayfalarımıza yansıtıyoruz.

Bu konuda görüşü olan herkese leyhte veya aleyhte söz hakkı vermeye devam edeceğiz.
Çünkü, Kuzey Kıbrıs’ın kalkınması, gelişmesi bizim için çok önemli.
Bu konuda ısrarcı olmamız, taş ocağı ve alçı taşı ocağı açma izni verilen bölgenin, KKTC’nin turizm geleceği açısından Las Vegas’ı, Dubai’si olmasındandır.
Israrcı olmamız, bölgedeki milyon dolarlık turistik tesislerin yanında aynı bölgede bulunan yaklaşık bin konutta yaşayan ve bunların çoğu yabancı olan sakinlerin seslerini duyurmak istememizdendir...
Amacımız, kimseyi karalamak, kimseyi zan altında bırakmak değildir.
Evet, Bakanlar Kurulu kararıyla bölgeye verilen taş ocağı ve alçı taşı ocağı açma iznini sorgulamaya devam edeceğiz.

Bu ayıbın ortadan kaldırılması için sonuç alıncaya kadar yayınlarımızı sürdüreceğiz.
Star Kıbrıs’ta, dün konu hakkında görüşlerini yansıttığımız, TDP İskele İlçe Başkanı Erkut Yılmabaşar’ın, İskele Kalecik bölgesinde, turistik tesisler yanında alçı taşı ocağına izin verilmesine yönelik tepkilerini aktardık.

Çünkü Yılmabaşar o bölgenin insanıydı.
Yılmabaşar, izni veren Bakanlar Kurulu üyelerinden Nazım Çavuşoğlu’na bir göndermede bulundu, biz de bunu kelimesi kelimesine sayfalarımıza taşıdık.

Yılmabaşar, ‘Çavuşoğlu’nun, 2008 yılında muhalefet milletvekiliyken Altınova’da bulunan ipsaro tepeleri için yapılan eyleme katıldığını ve ‘Buradan bir karış taş almanız için beni çiğnemeniz gerekir’ dediğini aktardı. Çavuşoğlu’nun geçen zaman içerisinde bu çevre felaketi konusundaki fikrinin değişmesine neyin neden olduğunu açıklaması gerektiğini savunan Yılmabaşar, “Tarihin cilvesi midir nedir? Aradan dört yıl geçti ve çark döndü. Sayın Nazım Çavuşoğlu şu an bakan. Turistik bölge olan İskele Kalecik’te yüzlerce konutun ve turistik tesisin yapılmakta olduğu bir yerde, alçı taşı ocağı için imza vermesini anlamakta güçlük çekiyorum. Çavuşoğlu’nun da imzasıyla Bakanlar Kurulu’ndan onay çıkıyor. Bu çifte standart kabul edilebilir bir durum değil” dedi.

Bakan Çavuşoğlu dünkü Bakanlar Kurulu toplantısı sonrası kendisine konu hakkında yöneltilen bir soruyu cevapladı ve bölgeye verilen izni doğruladı.

Bunula da yetinmeyip, “Kalecik bölgesinde bir taş ocağı izni verilmiştir. İlgili bakanlık bakanlar kuruluna bunu getirmiştir. Biliyorsunuz ilgili bakanlık Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı’dır. Bakanlar Kurulu’ndan da geçmiştir. Ancak ne gariptir ki bu ülkede mücadele etmemiz gerekiyor. Tabii ki gazetecilik etiğiyle de mücadele etmemiz gerekiyor. Belli ki bu gazetede bizi manşet yapanların da bu konuda çalışması gerekiyor. Bakanlar Kurulu dururken içlerinden Nazım Çavuşoğlu’nu çekip de onu hedef göstermek herhalde samimi bir davranış değildir. Art niyetli bir yaklaşımdır” dedi.
Üzüldük...

Neden mi?
İskele sevdalısı,bölgenin kalkınması için herşeyi göze alan, çevre dostu bakan Nazım Çavuşoğlu’ndan beklediğimiz cevap bu değildi.
Star Kıbrıs olarak dün biz sadece, TDP İlçe Başkanı Yılmabaşar’ın görüşlerini aktardık, onun yönelttiği soruyu ön plana çıkardık.

Buradaki amacımız ne Bakan Çavuşoğlu’nu hedef göstermekti ne de kendisine yönelik bir eleştiride bulunmaktı.

Ama bugün biz soruyoruz Sayın Bakan Çavuşoğlu’na.
Alçı taşı ocağı açılması için Bakanlar Kurulu’na yapılan öneri sırasında siz bölgede turistik tesislerin olduğunu, çok sayıda yabancının yaşadığını bilmiyor muydunuz?
İskele ve civarınınkalkınması için sizce, bölgeye yapılacak turistik tesiler ile yabancıların ev laması mı daha önemli yoksa alçı taşı ocağı mı?

Anavatan Türkiye ile KKTC hükümetinin desteklediği milyon dolarlık yatırımların bulunduğu bölgede, çevre ve bölge sakinleri için sakıncaları olan alçı taşı ocağı açılması, buna izin verilmesi sizce, Altınova’daki İpsalo tepesinden daha mı az önemli?
Cevaplarınızı kamuoyuyla paylaşmak isterseniz, Star Kıbrıs’ın da Ada TV’nin de kapıları sonuna kadar size açıktır.

Tekrar tekrar altını çizerek yineliyoruz. Bizim amacımız sizinle kişisel bir kavga başlatmak değil. Bizim amacımız ülkemizin kalkınmasında önemli bir merkez haline dönüşecek olan İskele-Kalecik bölgesindeki çirkinliğin durdurulmasıdır.