Şimdi gelelim 'dost acı söyler' konumuza. Kuzey Kıbrıs'ta katılıyor bu fuara. Ama dürüstçe söylememe izin verilirse varlığı ile yokluğu pek belli olmayacak. Yetkili bakanlıktan arkadaşlar orada olacaklar. Bir KKTC standı var. Ancak hepsi bu kadar. Aralarında Nazım Beratlı dostumun olduğu birkaç yazar da orada olacak. Hemen belirteyim Türkiye Yılı olarak değerlendirilmesi gereken bir kitap fuarına katılmak sadece orada bir stant kurup iki üç gün birkaç değerli yazarın birkaç saatliğine stantta oturup 'sinek avlaması' demek olmamalı. Bir Mehmet Yaşin Kıbrıslı bir sanatçı olarak eğer eserleri ile Rum Kesimi standında olacaksa, Sevgül Uludağ'ın kitapları ve kendisi Kuzey Kıbrıs pavyonunda yoksa Neşe Yaşin gene 'yoksa' ve daha başka olması gerekenler böylesine bir kitap fuarında Kuzey Kıbrıslı sanatçılar olarak en azından verilmesi gereken bir kokteylde de hazır bulunamayacaklarsa üzgünüm ama bu işte bir terslik var!
Duyduğuma göre Kuzey Kıbrıslı sanatçıların KKTC dışında basılan kitapları 'izolasyona' takılmış! Bu 'süper görüşü' savunanlara belirtmek lazım kitap fuarı Almanya'da oluyor ve katılanlar Türkçe bilmiyorlar büyük bir çoğunluk olarak. Almanca ve İngilizce kitaplar da en iyi şekilde bu dillerin ana dil olduğu ülkelerde basılmakta. Ayrıca Türkiye'de basılan kitapların 'albenisi' Kuzey Kıbrıs'ta basılanlardan daha fazla! Türkiye bu konuda örnek olabilirdi. Hiç bu tarz kuralları yok. Hatta son romanı 'Masumiyet Müzesi'ni' okuyan ben bile Orhan Pamuk'çu değilim Türkiye'de birçok kesimin olduğu gibi. Ama bunun ne önemi var. Sevelim, sevmeyelim yazarlarımız, sanatçılarımız bizim. Elbette onlarla ülkenin değerinin artmasını sağlamak gerekiyor. Örneğin bir Başaran Düzgün son kitabını niye Frankfurt'ta Avrupalı yayıncılara pazarlayamasın? Onunla mükemmel bir toplantı organize edilebilinirdi. Tüm dünya Kıbrıs'ı konuşurken tam zamanıydı. Dostum Nazım Beratlı ile iki saatlik bir stant programı var. Seçilen gün halka açık bir gün değil ve saat onu tanıyıp da dinlemek isteyenler için imkansız. Çalışma saati. Kişisel olarak dostum Nazım Beratli ile Frankfurt'ta, Mainz'de ve Darmstadt'ta üç okuma akşamı yapacağız. Ama aslında tüm bunları Lefkoşa'da birilerinin organize etmesi gerekmiyor mu? Gelen yazarlarla güzel bir iki tanıtım toplantısı ve iki kokteyl aynı zamanda Kuzey Kıbrıs tanıtımıdır. Nazım Beratlı ile biz bunu yapacağız. Hatta üniversitelerin de reklamını yapacağız okumalara gelecek olan insanlara.
Üzülüyorum bu yıl Frankfurt Kitap Fuarı mükemmel bir platform olabilirdi. Sadece katılınması da iyi diyeceksiniz. Ben artık Kuzey Kıbrıs'ta bununla yetinilmesinden yana değilim. İstenirse her şey çok daha güzel ve iyi olabilir ve Frankfurt'ta olduğu gibi mükemmel bir fırsat kaçırılmayabilinir.