Seçime son iki gün kaldı.
24 Haziran Pazar günü sandığa gidiyoruz.
Bu seçimle, seçilecek belediye başkanlarını, meclis üyelerini, muhtarları ve ihtiyar heyeti üyelerini, dört yıllığına yetkilendiriyoruz.
Bu seçimlerde, ‘’ bağımsız’’ şapkası ile katılan belediye başkanlarının fazlalığı dikkat çekiyor.
‘’Bağımsız’’ şapkalı altmış üç başkan adayı, on üç meclis üyesi adayı var.
Dikkat çeken bir başka nokta ise yüzonbir belediye başkan adayı arasından sadece beş kadın adayın oluşu.
***
Son haftaya girdiğimiz bu günlerde seçime yönelik adayların tanıtım toplantılarının nispeten arttığını söylesek de;
Diğer seçimlerle kıyasladığımızda ‘’heyecan eksikliğinin’’ olduğunu söyleyebiliriz.
Televizyon programları yanında, sosyal medya ve panolar kullanılıyor ancak bunlar yeterli heyecanı oluşturamıyor.
Neden mi?
Belki sık sık seçim yaşayan bir halk olduğumuzdan.
Belki sandığa gitme sıkıcı gelmeye başladığından.
Belki artık, siyasetten soğuduk, yorgun düştük.
***
Bu durumda seçmenin katılım oranı, sandığa nasıl yansır?
Türkiye, Cumhurbaşkanı ve milletvekili genel seçiminin de aynı günde yapılıyor olmasının ayrıca bir etkisi olur mu?
***
28 Belediyemiz var.
Bu seçimlerdeki, adaylıklara bakacak olursak;
28 belediye başkanlığı için 111 aday,
280 belediye meclis üyeliği için 1092 aday,
184 muhtar için 425 aday,
596 ihtiyar heyeti için ise 1043 aday yarışıyor.
***
28 belediyemiz var.
Bu belediyelerden sadece birkaç tanesi hariç, geriye kalanların mali durumu hiç de iç açıcı değil.
Hatta bazıları için ‘’batık’’ kelimesi tam da yerinde olur.
Hal böyle iken, bu seçimlerde adayların fazlalığı ayrıca dikkat çekmekte.
‘’Batık’’ olarak değerlendirilen belediyelere dahi beklenenin üzerinde aday çıkması düşündürücü!
Aslında seçmenin önünde birden fazla seçeneğin olması ‘’iyidir’’ .
Burada önemli olan;
Vizyonu ve dünya görüşü olan, doğru projeler ortaya koyabilen adayı…
Gerçek anlamda beldesine hizmeti getirebilecek adayı…
Vatandaşın yaşam kalitesini daha ileriye ve iyileştirebilecek beceriye sahip olan adayı…
Belediyelere istikrarı getirebilecek beceriye ve bilgiye sahip olan adayı seçebilmek.
24 Haziran, Pazar günü sandığa giderken, bu bilinçle ve farkındalıkla gidelim.
Sadece seçeceğimiz kişi değil, biz de kazanalım, belediyelerimiz kazansın.
Aksi durumda;
Bunca yıl olduğu gibi, belediyelerin başarısızlıklarının ve becerisizliklerinin ceremesini
vatandaş öder, seçmen öder.
Kısacası BİZ öderiz.