Bilindiği üzere Dünya siyasetine yön veren siyasetçilerden hariç, gruplar ve yapılanmalarda rol alıyor. Bunların içinde en önemlisi olarak görülen Bilderberg grubu dur. 2 Haziranda İsivçre Möntrö şehrinde toplanan grup dünya hakkında önemli görüşleri konuştu . Her zaman olduğu gibi, dışarı aktarılan bir bilgi olmadı. Ama sızmalar her yerde olduğu gibi bu grupta da var.
Bu toplantıya ABD den TRUMP'ın damadı Kushner , Microsoft Yön Ku.r Başk. Satya Nadella Google eski danışmanı şimdiki pentagon danışmanlarından Eric Schmidt , Paypal Kurucusu Peter Khiel ve en önemlisi ABD Başkanı D. Trump ın uluslar arası ilişkiler alanında ki beyni Kissinger da bu toplantı da yerini aldı. ABD dış işleri bakanı Mike Pompeo da bu toplantı da yerini aldı. NATO genel sekreteri de bu toplantıda yerini aldı.
Konulara bakarsak gerçekten çok önemli başlıkları bulmak mümkün; Çin- Rusya – Avrupa – İngiltere nin brexit durumu, Yapay zeka – uzay – Siber tehdit ve saldırılar ve Türkiye , İran.
Elbette her zaman olduğu gibi bu yılda Türkiye den katılımcılar oldu. Daha önce Koç ailesinden Mustafa koç katılırken, vefatından sonra Ömer Koç aile adına toplantıları icra etmeye başladı. Diğer isim eski CHP mv. Emekli büyükelçi Ünal ÇEVİKÖZ. Önemli görevlerde yer almış , Özellikle soğuk savaş döneminde Rusya gibi bölgelerde görev yapmış kişi. Evren BALTA , Özyeğin üniversitesinde siyaset bilimi alanında akademisyen. Bir dönem ABD de çalışmalar da bulundu. Selva Demiralp Koç Üniversitesinde akademisyen. O da ABD de öğrenim gördü. Doktora ve Lisans programlarını yine abd de yaptı. Metin Sitti de akademisyen. Bu yıl bu grup bu toplantıya çağrıldı. Daha önceden türkiye den siyasetçi, gazeteci, iş adamı, akademisyenlerden çağırılar üzerine katılımlar olmuştu. Hatırlarsak bir dönem Başbakan Yard olan Mehmet Şimşek te bu toplantılara katıldı.
Bu grup dünyanın servetinin %60 civarını kontrolünde tutuyor. Gizli gündemleri ile dünya siyasetine ve oluşumuna yön veriyor. Alınan kararlar ister istemez her yeri etkiliyor. Bana göre Bilderberg , ABD de ki CİA 'nın Avrupa ayağıdır. Dünya siyasetinde yer almış önemli isimler hep bu toplantılardan sonra lider olmuşlardır. MERKEL_ MACRON _ OBAMA. Türkiye de ise Süleyman Demirel, Mesut Yılmaz ve Bülent Ecevit gibi isimler. Bu toplantılar uzun yıllarca katılanlara bakın Türkiye de önemli yerlere gelen insanlardır. Ali BABACAN da bir dönem katılmış. Başbakan yard görevinde yer almıştır. Bu toplantılara gazeteci çevresinden de katılımlar olmuştur.
ABD siyasetine yön veren isimler bu toplantılara katıldıktan sonra ülkelerinde başkan olmuşlardı. Mesela; Bill Clinton 1991 de toplantılara katıldığında adı başkanlık için geçmezken 1992 de başkan olmuştur.
İngiltere ye bakalım , Tony Blair ismine. 1993 de toplantılara davet edildiğinde İngiltere de bu ismi kimse tanımıyordu. İşçi partisinin liderinin vefatı sonrasında partisinin başına geçen Blair kader mi bilinmez? 1997 yılında İngiltere de başbakan seçiliyordu.
Kısacası bu grup dünya siyasetine damga vuruyordu..
Gelelim Türkiye konusuna. Türkiye hakkında hiç şüphesiz en önemli konu s400 ler. Bu yüzden bu konu hakkında konu gündeme geldiğinde ABD'nin Türkiye'ye yolladığı mektupta yazılanlar toplantı da görüşüldü. S400 alımı sonrası yapılacaklar konuşuldu. Biraz zihinleri tazelersek bu yıl toplantıya katılan emekli büyükelçi Çeviköz; '' s400 ün konuşlandırılma olasılığı bulunan yerlerden incirlik üssü'nün ABD istihbaratının kabusu olacaktır' 'diye yakınması boşuna değil. Ayrıca CHP de görev yaptığı yıllarda da ABD ve NATO çıkarlarına göre söylemlerini bulmak mümkün. Türkiye'nin s400 ü almasın diye kendini parçalayanlardandır. Diğer konular arasında Akdeniz de var. Akdeniz oluşan durum da görüşüldü. Sonuç tabi ki belli. Türkiye'nin savunduğu tezlerin aksine ne varsa görüşüldü. Kısacası yaklaşan İstanbul seçimleri öncesi toplantıya katılanlar ve ziyaretler ve gizli görüşmelere bakılırsa AK Parti karşıtı bir yapılanma oluşturulmak için ellerinden geleni yapacaklardır. Özellikle ekonomik olarak sıkıştırma ile iktidarı zora sokup istediklerini elde etme yolunu deneyeceklerdir. Daha önce de sizlere bunun hakkında Stratfor raporunu deklare etmiştim.
S400 konusunda ısrarcı olunursa ve ya alım gerçekleştiren Türkiye yi yaptırım ile karşı karşıya bırakabilirler. Ankara ya bu konuda taviz verilmeyeceği de konuşulan konular arasında. F35 programı üretim zincirinden çıkarılması konusu da görüşülenler arasında. Zaten ABD de ki Türk pilotların eğitimlerini askıya alan ABD, s400 alımı sonrası bu konuşulanları da gündemine alabilir. Türkiye tarafından da ABD'ye bir mektup ta savunma bakanı AKAR tarafından gönderilecek. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 'ın dün s400 konusunda sert açıklamalar yapması , bu konuda geriye dönmeyeceklerinin belirtisi oldu. Bakalım görelim Temmuz ayında bizleri neler bekliyor?