Türkiye ile imzalanan mali protokolle hayata geçirilecek eylem planı için gerekli açıklamalar yapıldı. Yabancılara dört mal edinme hakkı bunlar arasında en dikkat çekici olanı olarak öne çıktı.
Yasayla ekonomide önemli bir ivme hedefleniyor.
Ancak her ne hikmetse yasa yürürlükte altı ay kalacak. Altı ay içerisinde devir işlemi gerçekleştirilmezse fırsat kaçacak.
Bunun nedenini anlayan varsa beri gelsin.
Madem ki siz yabancı yatırımcıyı ülkeye çekmek için bir gayret içindesiniz, neden o halde bunu altı ayla sınırlı tutuyorsunuz?
Bu yasanın belli bir çevrenin siparişi olduğu konusunda ciddi şüpheler var. Bu şüphenin dayanağı olarak da şu gerekçe ortaya konuyor: “Hangi inşaatçı, altı ay içerisinde müşteri bulup da bir yabancıyı dört ev alması için ikna edebilir?”
Acaba bu evler daha önce satıldı da şimdi bunlara yasal bir kılıf mı hazırlanıyor?
Madem öyle samimisiniz, bu işte adrese teslim bir yasa çalışması yapmıyorsunuz, o zaman şu soruya yanıt verin.
Bu işe süre kısıtlaması koymazsanız ne kaybedersiniz?
Belli ki birileri dört satışı çoktan gerçekleştirdi.
Altı ay içinde de bu devir işlemleri gerçekleştirilecek.
Bu işin altından da rant planı olarak ünlenen imar planında olduğu gibi bazı inşaat şirketleri nemalanacak. Ahbap çavuş ilişkisi içinde bu şirketlerin önü açılacak.
Hükümet eğer sırf ekonomik kalkınmayı hedefliyor ve bu işte samimi olduğunu göstermek istiyorsa iş insanı Ali Özmen Safa’nın ortaya attığı “250 bin dolarlık konut alan vatandaşlık verelim” önerisini de değerlendirir. Ama burada zaman sınırı koyarak haksız rekabete yol açmaz.
Tüm işadamlarına eşit rekabet koşullarını yaratarak, ülke ekonomisine katkı sağlar.
Aksi halde yabancılara dört mal edinme hakkının, sadece birkaç inşaat şirketinin cebini doldurmayı hedeflediği iddiaları güçlenir.
Bu iddia da bin bir emekle hazırlanan mali protokol ve eylem planının üzerine gölge düşürür. Bizden söylemesi…