Dünyada seneleri ayni , iki gün var ki , tarihte yerlerini çoktan almışlar bile .
Birincisi 1 Nisan olarak şakaların oluşturulduğu gün .
Buna biraz da aldatmaca diyebiliriz .
1 Nisan günü , genellikle yanıltıcı şakalarla dolu bir gün olur .
Bilhassa , toplu yerlerde , 1 Nisan şakalarına diyecek yok .
Okullarda , hocalara yapılan 1 Nisan şakalarını hiç unutmuyorum . Sınıflar değiştirilir , hocalar yanıltılmaya çalışılırdı .
Hazırlıklı olanlar , tabii bunu yutmaz , 1 Nisana uygun , karşı şakalarını öne sürerlerdi .
Sınav olmadığı halde , sınav varmış gibi davranırlardı .
Şimdilerde , pek bu şakalar eskisi gibi yapılmıyor .
Yine de halkın yoğun olduğu ve bilhassa okullarda , 1 Nisan şakalarını yaşamak mümkün .
Başka bir tarihe ait olan ve yine 1 Nisana rastlayan bir gün daha var .
O da .
1 Nisan 1955 .
Bu 1 Nisan , yukarıda bahsettiğim 1 Nisandan bambaşka , çok farklı 1 Nisan .
Kıbrıs Türk Halkına kök söktüren ve tarihe siyah harflerle yazılan bir gün .
EOKA terör örgütünün faaliyete geçtiği gün .
1 Nisan 1955 .
EOKA terör örgütü nedir ?
Buna bakmakta ve irdelemekle büyük yararlar olacağı kanısındayım .
EOKA .
Ethniki Organosis Kiprion Agoniston ( Kıbrıslı Savaşçıların Milli örgütü .)
Bu örgüt , tamamen , Kıbrıslı Rumlardan oluşup , İngilizi adadan atmak ve adayı , Yunanistan’a bağlamak , ilhak etmekti .
İngilize karşı baş kaldırış , 1 Nisan 1955 ‘te başlar ve bu 1960 ‘ a kadar devam eder .
İngiltere’ye karşı başlatılan bu terör hareketinde , emellerine erişmek için , hedeflerinde sadece , İngiliz yönetimi yoktu .
İngilizi adadan söküp atmakla , salt emellerini oluşturacak yol olan Enosis yolu açılmayacaktı .
Hedefe giden yolda en büyük engel , adanın esas sahibi olan , Kıbrıs Türk halkı vardı .
Bu yok edilmeden , bu emele ulaşmanın imkansızlığını gördüler ve Kıbrıs Türk halkı da , EOKA’nın asıl hedeflerinden birisi oldu .
Ortaklık Cumhuriyeti ile birlikte , adadan ayrılan ve Enosise giden yolda engellerden biri olan İngiliz idaresi ortadan kalkınca , tek hedef olarak önlerinde Kıbrıs Türk Halkı kalmıştı .
İş , çok basite indirgenmiş ve Kıbrıs Türk Halkı yutulacak hap olarak görülmüş, o gözle bakılmıştı .
Düğümler tarağa gelince , Kıbrıs Türkünün yutulacak hap olmadığını hayretle görmüşlerdir .
11 yıl yaşam mücadelesi veren Kıbrıs Türk halkı , Anavatanın desteği ile ayakta kalmasını bilmiş , devletini kurarak , dünya siyasal tarihinde yerini almıştır.
Yeni Rum hükümetinin Dışişleri Bakanı , görüşmelere hazırmış . Türk tarafını bekliyormuş .
Hangi görüşmelere ?
Adanın birleşeceği “Birleşik Kıbrıs “ için .
Oluşacak o Birleşik Kıbrıs hayalinde , 11 yıllık getto yaşantısına , Kıbrıs Türk halkını geri götürmekmiş .
Kalınan yerden devam edeceklermiş .
Hangi kalınan yer ?
Masanın altı üstüne geldi .
Masayı tumba ettiler , sonra da görüşmeye hazır bekliyorlarmış .
1 Nisan kutlamalarında , güneyin tüm makamları , EOKA ve Eokacılara nameler dizerek , yollarından gidileceğinin mesajları veriliyor .
Bu kervana çiçeği burnunda Başpiskopos da katılıyor .
1 Nisanı , vaftiz günü olarak ilan ediyor ve ekliyor .
“Bu küçücük özgürlüğü bile yaşayabilmemiz için hayatlarını feda edenlerin mücadelesini sürdürmemiz gerekir .“
Hangi mücadeleyi ?
Enosis mücadelesini .
Buyrun efendiler “Birleşik Kıbrıs “ için bizi bekleyenlere verilecek yanıtı , Kıbrıs Türk halkı merakla beklemektedir .