İki gün sonra , dini bayramlarımızdan olan mübarek Ramazan Bayramını kutlayacağız .
Dini bayramlarda , kırgınlıklar , küslükler bir yana itilerek , gönüllerin birleşmesini sağlamak bakımından da , önemlidir .
Kıbrıs Türk halkının vazgeçilmez bayram ziyafetlerinden biri ve en önemlisi , mangal yakarak kebap yemesidir .
Bu bayram , maalesef bundan yoksun kalma tehlikesi ile karşı karşıya .
Kuzuda , hayvancı , kasap ve hükümet bir noktada bulaşamadı .
Nüfusa göre , hayvanların azlığı nedeni ile de , bu sonucun doğduğu iddiaları var .
Bayramda , öyle görülmektedir ki , ahali , tavukla bayramı geçiştirecek .
Tabii , bayramlarda , aile , arkadaş ve dostlar arasında , karşılıklı hediyelerin verilmesi alışkanlıkları , bu yıl hayat pahalılığı ve enflasyonist baskıların daha da artması nedeni ile , bunun pek mümkün olmayacağı da görülmektedir .
Tatlı fiyatları da , kuzuya yaklaştığına göre , insanlarımız , hediye olarak tatlıyı da veremeyecek gibi .
Bu gibi hediyelerden mahrum olma olasılığında bulunan Kıbrıs Türküne , bu bayram hediyelerin en büyük ve en değerlisi bayram arifesinde geldi .
Nedir bu hediye diye soracak olursanız ?
Ki , sorduğunuzdan eminim .
Hemen söyleyeyim .
Azerbaycan ve KKTC arasında , Parlamentolar arası Dostluk grubu oluşturulmasında , Azerbaycan’ın aldığı karar .
Bu Kıbrıs Türk halkı için bayram hediyelerinin en büyük ve en değerlisi olarak tarihe geçmiştir .
Gardaş , gardaşlığını , bizim yanımızda olmakla , tüm dünyaya göstermiştir .
Bundan böyle , her iki ülkenin parlamenterleri , karşılıklı olarak , meclisleri ziyaret edeceklerdir .
Bu karar karşısında , Sn. Aliyev’e , ABD’den telefonla teşekkür eden Cumhurbaşkanı Sn. Tatar’a , tarihe geçecek ikinci bir bayram hediyesi geldi !
Sn. Tatar , Aliyev’e , BM GS Guterres’le , Kıbrıs’la ilgili yapmış olduğu görüşmeyi aktararak . Yeni tezde , geriye dönüş olmayacağını , anlaşmanın iki devlet esasına göre mümkün olacağını belirtmiştir .
Sn. Aliyev , bunun üzerine .
En doğrusunun , Kıbrıs Türkünün kendi devletiyle yoluna devam etmesini belirterek . Azerbaycan’ın , Kıbrıs Türk gardaşlarının yanında olacağını vurgulayarak , Sn. Tatar’ı , Temmuz ayında Şuşa’ya ziyaret gerçekleştirmek üzere davet etti .
Bu da , bu bayram arifesinde , tarihe geçecek ikinci bayram hediyesi olsa gerek.
Bu olumlu gelişmeler karşısında , eminim ki , güneyin travmaları artmıştır .
Guterres’ten de , beklediği dağlara , kar yağdı .
Kıbrıs Türk halkını umutlandıran bayram hediyeleri , geldiği coğrafyanın köklerinden , gardaşlarından geldi .
Güney , tüm mekanizmalarını çalıştırarak , bunun önüne geçmek için , var gücü ile çalışacağından hiç kuşkum yok .
TDT‘ na bağlı , diğer ülkelere de baskılar yaptırarak , takozlar koymaya çalışacaklardır .
Bize düşen görev , ayni duyarlılıkla ve kararlılıkla , geniş bir diplomatik atağa kalkmamız gerektiğine , inanmaktayım .
Bunun yöntemi , Anavatanla saptanmalı ve birlikte hareket edilmelidir .
Güney , cini , lambadan , etti eyledi , çıkarıverdi .
Şimdi , lambaya , geri sokmak istiyor .
Cin devleşiyor .
Çıktığı yere girmesi , mümkün mü ?
Mümkündür diyen , beri gelsin ..
Tüm Türk Ulusunun ve İslam aleminin , mübarek Ramazan bayramlarını kutlar. Sağlık ve mutluluklar getirmesini dilerim .