20 Ocak’ta , Beyaz Saray’daki makamına oturmadan , devam eden , Rusya , Ukrayna savaşına , bir de ticareti dahil etti .
Nedir , bu ticaret savaşları ?
Aslında buna , rekabet savaşları da denilebilir .
Geçmişte olan , iki dünya savaşının sebepleri de bunlara dayanıyordu .
Trump , daha koltuğa oturmadan, Çin, Meksika ve Kanada’ya, ülkeye girerken, mevcut vergilerin yanında , Ek vergilerin de konulacağını . Bu üç ülkeyle yetinilmeyeceğini , bunlara daha bir çok ülkenin ilave edileceğinin müjdesini verdi .
Böylece , toplu tüfekli savaşa , bir de bunu eklemiş olacak .
Tabii , bunlar 20 Ocak’tan sonra .
Gelelim , Rusya-Ukrayna savaşına .
Kuzey Kore askerinin , Rusya yanında cepheye sürülmesine , misilleme olarak da , ABD , İngiltere’nin füzeleri ile , Rusya’nın dövülmesi .
Buna mukabil de , Rusya’nın , süpersonik füzesini , Ukrayna’ya yollaması .
NATO , olası bir bölge savaşına karşı , Genel Sekreter tarafından , üye ülkelerin başkentlerine , bir dizi ziyaretler gerçekleştiriyor .
Geçen gün de , Ankara’ya , Genel Sekreterin bir ziyareti oldu .
Bu konuda , her halde , Ankara’nın tavrını öğrenmeye geldi .
Bilindiği gibi .
Bu savaşın , bir NATO savaşı olmadığını savunan , iki üye ülke var .
Birisi , Türkiye .
Diğeri de Macaristan .
Nato Genel Sekreterinin , Ankara ziyareti , bir çok gözlemci tarafından , irdelendi .
Takip edildi .
NATO denince , başta , ABD gelmektedir .
Çünkü , NATO’nun , hem asker bakımından , hem de ekonomi bakımından , en güçlü üyesi .
En büyük mali katkıyı sağlayan ülkedir .
Bu nedenle , birçok kararın alınmasında ağırlığı var , Ukrayna savaşında olduğu gibi .
Dünyanın , başka bir coğrafyasında , insanların katledilmeleri karşısında , gözleri kör , kulakları sağır .
Üstelik , bu katliamlara destek ve ön ayak oluyorlar .
Genel Sekreter Rutte’nin, Ankara’dan talep ettiklerine Ankara ne cevap verdi ?
Ve .
Hangi taleplerde , bulunulmalıydı ?
Ankara , Trump yönetimine karşı , PKK- YPG‘ye , ABD tarafından yapılan , başta askeri yardım ve donanımın kesilmesini ve bölgede , bir terör devletini kurmak girişimlerinden vazgeçilmesini .
Yunanistan’ı şımartmaktan vazgeçmesini , Türkiye’nin , mavi vatandaki uluslararası hukuktan doğan haklarına , saygı gösterilmesini .
Lozan Anlaşmasındaki , kurallara uyulmasını .
Kıbrıs’ta , Kıbrıs Türk Halkının kazanılmış haklarının tanınması .
Nato üyesi ülkelerin , Kafkaslara soktukları burunlarını çekmeleri . Sonuçta Ermenistan’a kötülük yapacaklarını .
Kıbrıs’ı , barut fıçısı haline getirmekten , vazgeçmelerini .
Türkiye’ye karşı , tam bir müttefik muamelesi yapılması .
İsveç’in , NATO’ya alınmasına karşılık , söz verilip de yerine getirilmeyen F-16’ ların verilmesinin akıbeti .
Bunlar , herhalde Rutt’tan sorulmuş ve yanıtı talep edilmiştir .
Bunları çoğaltmak , mümkün .
Can alıcı noktalar , bunlar .
İngiltere ve Fransa , Ukrayna’ya , asker göndermeyi , ajandasında değerlendiriyor .
Almanya , yurttaşları için sığınak hazırlığında . Bunun için hummalı çalışmalar devam etmekte .
Rusya’da Putin , geri adım atmıyor .
Nükleer tehdidini , sürdürüyor .
NATO içinde , asker sayısı bakımından , Türkiye ikinci sırada .
Ne kadar , silah üstünlüğünüz , olursa olsun .
Savaşın kaderini değiştiren , kara birlikleri , piyadelerdir .
Ukrayna’daki durum , bunu ispatlamıştır .
Bu konudaki , ikinci kanıt .
Iraktaki , Mehmetçiğin yaptığı harekatta , ortaya çıktı .
Rusya’ya karşı , NATO’nun yapacağı her hangi bir harekat , Türkiyesiz olursa , başarı şansı ne olur ?
NATO yetkilileri , bunu düşünmek bile istemiyor .
Başta , ABD .
Ve.
ABD’nin , yeni başkanı Trump .
Trump’ın güvenlik danışmanının , Biden yönetimi ile Ukrayna konusunda , ayni çizgide olduklarını açıklaması . Sandıktan çıkmadan önce söyledikleri ile sandıktan çıktıktan sonraki söylemleri , büyük çelişki oluşturmakta .
Bu durum karşısında .
Akla şu soru gelmektedir .
ABD derin devleti , iş başında mı ?