İsviçre'de Kıbrıs çalışması

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, 2-7 Mart tarihleri arasında İsviçre Konfederasyonu’nun başkenti Bern’de gerçekleştirilen temaslar çerçevesinde, Kıbrıs’ta olası bir federal çözüm modeliyle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Akansoy, İsviçre’nin federal yapısını derinlemesine incelediklerini belirterek, bu deneyimin Kıbrıs’taki çözüm arayışlarına katkı sunacağını ifade etti.

Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, 2-7 Mart tarihleri arasında İsviçre Konfederasyonu’nun başkenti Bern’de gerçekleştirilen temaslar çerçevesinde, Kıbrıs’ta olası bir federal çözüm modeliyle ilgili önemli değerlendirmelerde bulundu. Akansoy, İsviçre’nin federal yapısını derinlemesine incelediklerini belirterek, bu deneyimin Kıbrıs’taki çözüm arayışlarına katkı sunacağını ifade etti.

Dayanışma ve Sinerji: Toplumsal Bütünleşmenin Temeli

Akansoy, İsviçre sisteminin sürdürülebilirliği ve işlevselliği üzerine yaptıkları incelemelerde, sosyal ve etnik faktörlerin bu dinamikleri nasıl şekillendirdiğini analiz ettiklerini söyledi. İsviçre’nin 1848 Anayasası ile federal bir yapıya dönüşüm sürecini ele aldıklarını kaydeden Akansoy, bu dönüşümün ardındaki siyasi ve toplumsal motivasyonları uzmanlarla tartışma imkânı bulduklarını dile getirdi.

İsviçre modelinin en dikkat çekici özelliğinin “dayanışma ruhu” ve bundan doğan “sinerji” olduğuna vurgu yapan Akansoy, toplumsal bütünleşmenin, kapsayıcılığın ve doğrudan demokrasi kanallarının tüm bireylere açık olması sayesinde sağlandığını belirtti. Ayrıca, dört dil topluluğunun (Almanca, Fransızca, İtalyanca, Romanşça) ortak bir yaşam standardını korumasında müzakere, paylaşım ve uzlaşı kültürünün kritik rol oynadığını ifade etti.

Doğrudan Demokrasi ve Kantonal Özerklik

İsviçre’de federal anayasanın çizdiği çerçevenin dışındaki tüm yetkilerin kantonlara bırakıldığını belirten Akansoy, bu durumun yerel ihtiyaçlara esnek çözümler üretme imkânı sağladığını söyledi. Eğitim ve iç güvenlik gibi temel alanların kantonların inisiyatifinde olduğunu aktaran Akansoy, bu yapının “çeşitlilik içinde birlik” ilkesini somutlaştırdığını dile getirdi.

Akansoy, İsviçre modelinde müzakere ve uzlaşı kültürünün temel dinamiklerden biri olduğunu belirterek, referandum ve halk inisiyatifi gibi doğrudan demokrasi araçlarının halkın karar alma süreçlerine aktif katılımını sağladığını ifade etti.

Siyasetin Yapısı: Kolektif Fayda Odaklı Yaklaşım

İsviçre’de siyasetin yarı profesyonel bir anlayışla sürdürüldüğünü aktaran Akansoy, siyasette “ben” değil “biz” anlayışının hâkim olduğunu belirtti. Siyasetçilerin çoğunun asıl mesleklerini sürdürmesinin, halkla teması güçlendirdiğine dikkat çeken Akansoy, kişisel çıkarlardan ziyade toplumsal faydayı önceleyen bir siyaset kültürü bulunduğunu ifade etti.

Kıbrıs İçin Kazanımlar

Asım Akansoy, sekiz siyasi parti ve müzakere süreçlerinde deneyimli isimlerin katıldığı bu ziyaretin, Kıbrıs Diyalog Forumu (KDF) organizasyonu ile İsviçre Dışişleri Bakanlığı ve Avrupa Birliği’nin desteğiyle gerçekleştirildiğini belirtti.

Bu temasların, Kıbrıs’ta federal modelleri yeniden değerlendirmek, toplumsal beklentileri anlamak ve diyalog kanallarını güçlendirmek adına önemli bir deneyim olduğunu vurgulayan Akansoy, “CTP olarak, İsviçre’nin federal yapısından edindiğimiz bu çıkarımlarla Kıbrıs sorununa dair çözüm arayışlarımızı kararlılıkla sürdüreceğiz. Dayanışma, uzlaşı ve kolektif akıl, müzakere süreçlerinin omurgasını oluşturmaya devam edecek” ifadelerini kullandı.

Akansoy, bu değerli çalışmaya katkı koyan tüm kişi ve kurumlara teşekkür ettiklerini sözlerine ekledi.
Bu haber 110 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER