Tarihin her evresinde , yöneten ve yönetilenler olmuştur .
Bu ayrı bir tartışma konusu .
Yönetim şekilleri , ülkeden ülkeye her zaman değişmiştir .
Magna Carta’ya gelene kadar , siyasi irade , tek kişinin elinde idi .
Kelimenin tam manası ile , astığı astık , kestiği kestikti .
Bu .
1215 yılına kadar , dünyada devam etti .
Bu yılda , İngiliz Kralının yetkilerinde kısıtlama yapan bir sözleşmeyi , krala kabul ettirdiler .
Fakat , bu tam manası ile bekleneni veremedi .
Kralın , hakimiyeti devam etti .
Nereye kadar ?
1789 Fransız İhtilaline kadar .
Artık , halk siyasi iradesini , meclise yansıtarak , siyaset kurumunda etkin olmaya başladı .
1769 ‘da , Cumhuriyet sisteminin gelmesi ile , siyasi rejim , Demokrasiye endekslendi .
Demokrasinin idari sistemi de , Cumhuriyet olarak belirlendi .
Fransa’daki bu hareketten sonra , dünyadaki uluslar , bu rejime kavuşmak için mücadeleye giriştiler .
Bunların başında da , Türk Ulusu gelmektedir .
Atatürk’ün önderliğinde , hem , Anadolu işgalden , hem de ülke , siyasi rejim olarak , Demokrasiye yönelerek , Cumhuriyet sistemini kabul etmiştir .
Genellikle , dünyamızda , Demokrasi rejimi , yaygın olan bir rejim .
Buna bağlı olarak da , sistem , Cumhuriyet .
Demokrasiyi benimseyen ülkeler , ikiye ayrılmaktadır .
Klasik Demokrasi .
Çağdaş Demokrasi .
Klasik Demokrasilerde , milli iradede , tam egemenliği bulamazsınız .
Meşruti krallıklar ve hükümdarlıklar , buna örnek gösterilebilir .
Çağdaş Demokrasilerde . Asıl olan .
İradenin , ne kadar fazla ve ağırlıkta olacağıdır .
Demokrasilerde , millet , siyasal iradesini belirlemek ve oluşturmak için , siyasi iradesini kullanarak , oyuyla , vekillerini meclise gönderir . Onun siyasi iradesi doğrultusunda , ülke yönetilir .
Buna , siyaset biliminde , Temsili Demokrasi de denmektedir .
Biz de , ortaklık cumhuriyeti ile birlikte , bu rejimi kabul edip uygulamaya başladık .
74 sonrası da , TC Anayasalarından yararlanarak , bu rejimle , siyasal yaşantımızı devam ettiriyoruz .
Çağdaş Demokrasilerde , siyasi iradenin , ne kadar fazla ve ağırlıkta yansıması ile , o demokrasinin çağdaşlığı ortaya çıkar .
Bunun uygulaması .
Seçim sandıklarında , mümkün .
Bunun için de , Demokrasi bir kurallar manzumesi olduğuna göre , kurallar vaz edilmiştir .
Bizdeki seçim sistemi , çağdaş demokrasiyi , bir anlamda sağlamaktadır . Vatandaşın , siyasi iradesini meclise yansıtması bakımından , çağdaşlığı da beraberinde getirmektedir .
Seçmen .
Mevcut mevzuata göre .
İsterse , tek partiye mühür basar .
İsterse o parti içindeki adaylara da , tercih yapar .
Bir de , oyunu tek partiye vermez .
Birden çok partinin , adaylarına , karma oy hakkını kullanarak , iradesini tecelli ettirir .
Bu , çağdaş demokrasinin , olmazsa olmazıdır .
İdeali bu .
Dün .
UBP , İskele Mv. Sn. Yasemin Öztürk’ün , Kıbrıs Gazetesinde çıkan haberine göre , Seçim ve Halk Oylaması yasasında yapılacak değişiklikle . Karma oy kullanmayı sağlayan yasanın , ilgili maddesinde değişikliğe gidilerek , karma oyun kalkacağı açıklamasında bulundu .
Bilindiği gibi , Sn. Öztürk , ilgili komitenin de başkanı konumunda .
Geçmişte , sayımlarda , anomalilere yol açtığı için , bazı şikayetlerin olduğu da malumumuz .
Fakat .
Sayımda ve oy kullanmada , ciddi sıkıntılar varsa .
Bunun çaresi , siyasi iradeyi kısıtlamakta bulunduysa . Bu , bir demokratik hakkın tırpanlanması , anlamına , gelmez mi ?
Siyaset kurumu , vatandaşa , seçme hakkını , daha da geliştirme çareleri arayacağına . Olanı da , tırpanlama yoluna mı gidiyor ?
Bunun gerekçesi .
Oy pusulalarının yanması veya sayımlarda sıkıntılar olması .
Bunun çaresi .
Vatandaşın , seçme iradesini , tırpanlamak mı ?
Yoksa .
Sıkıntıları , başka yollarla gidermek mi ?