Kıbrıs Türk siyasetinde “naiflik” tartışması yeniden gündeme oturdu.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın, CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman’a yönelik eleştirilerinde kullandığı “naif” ifadesi, siyasi literatürde farklı anlam katmanlarıyla öne çıktı.
Türkçe’de “naif”, saf, deneyimsiz ya da gerçeklerden kopuk anlamlarıyla bilinse de, siyasette bu kelimenin kullanımı çoğu zaman “gerçekçi olmayan” yaklaşımlara işaret ediyor.
Tatar’ın açıklaması, federasyon modeline dayalı çözüm arayışlarının karşı tarafın tutumunu değiştireceği varsayımına yönelik bir eleştiri niteliği taşıyor.
Öte yandan, CTP Sözcüsü Asım Akansoy’un Ada TV’de yaptığı açıklamalar, partinin bu eleştirileri kabul etmediğini gösteriyor. Akansoy, CTP’nin izlediği siyasetin “naif” değil, somut ve dikkate alınan bir çizgide olduğunu belirterek, Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’dan, uluslararası kurumlara ve Türkiye’deki muhalefet partilerine kadar birçok aktörle yaptıkları görüşmelere atıfta bulundu.
Bu vurgu, CTP’nin politikalarının yalnızca iç siyasete değil, dış ilişkilere de dayandırıldığı mesajını veriyor.
Ancak siyasetin kolay bir denklem olmadığını da unutmamak gerekir. UBP Milletvekili Hasan Taçoy’un dile getirdiği kaygılar, olası bir Erhürman liderliğinde, Türkiye ile uyumlu bir çizgi izlenip izlenmeyeceği sorusunu gündeme taşıyor.
Taçoy’un, “partisi onunla birlikte hareket eder mi” sorusu ve geçmişte Talat’ın yaşadığı yalnızlık hatırlatması, bu tartışmanın sadece kişilerden değil, partilerin kurumsal hafızasından da beslendiğini ortaya koyuyor.
CTP’nin önünde, Akansoy’un ifade ettiği kadar kolay bir yolun olup olmadığı tartışmaya açık.
Uluslararası görüşmelerde dikkate alınmak, siyasette elbette bir kazanım. Ancak dikkate alınmakla, somut sonuç almak arasında ciddi bir mesafe bulunuyor.
Kıbrıs sorununda çözüm arayışları defalarca masaya taşındı; ancak her seferinde farklı engellerle karşılaşıldı.
Sonuç olarak, bugün yapılan tartışmalar sadece bir kelime etrafında şekillense de, aslında Kıbrıs Türk siyasetinin temel sorunlarını yansıtıyor.
Türkiye ile ilişkiler, uluslararası camiada dikkate alınma, partilerin iç dayanışması ve çözüm arayışlarının gerçekçiliği önümüzdeki günlerde daha çok tartışılacak. Bizden söylemesi…