KKTC Başbakanlık Avrupa Birliği Koordinasyon Merkezi, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin (KŞK) iki taraflı ve tarafsız yapısının, adada güven inşasına katkı sağlayan önemli bir mekanizma olduğunu vurgulayarak, “Kayıp şahıslar konusu siyaset üstü tutulmalıdır” dedi.
KKTC Başbakanlık Avrupa Birliği Koordinasyon Merkezi, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin (KŞK) iki taraflı ve tarafsız yapısının, adada güven inşasına katkı sağlayan önemli bir mekanizma olduğunu vurgulayarak, “Kayıp şahıslar konusu siyaset üstü tutulmalıdır” dedi.
Koordinasyon Merkezi, Kıbrıs Türk tarafı olarak, insan haklarına, adalete ve kayıp yakınlarının acılarına duyarlı bir yaklaşımla komitenin çalışmalarına samimi şekilde destek vermeye devam edeceklerini, bu desteğin sürdürülebilmesi için sürecin, karşılıklı güven, eşitlik ve tarafsızlık ilkeleri çerçevesinde yürütülmesinin büyük önem taşıdığını kaydetti.
KKTC Başbakanlık Avrupa Birliği Koordinasyon Merkezi'nden yapılan yazılı açıklamada, 1963–1974 yılları arasında Kıbrıs’ta yaşanan acı olayların, her iki tarafın tarihinde derin yaralar bıraktığı ve birçok insanın akıbetinin hâlâ aydınlatılamadığını hatırlatılarak, “Kayıp şahıslar meselesi, Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum taraflarının ortak insani acısıdır” denildi.
Bu çerçevede, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin (KŞK) iki taraflı ve tarafsız yapısının, adada güven inşasına katkı sağlayan önemli bir mekanizma olduğunu vurgulayan merkez, komitenin görevinin, kaybolan kişilerin kimliklerinin tespit edilmesi ve ailelerine gerçeğin ulaştırılması olduğunu belirtti.
Bu sürecin siyasi çıkar hesaplarından uzak, tamamen insani bir zeminde yürütülmesinin büyük önem taşıdığına işaret eden merkez, “Avrupa Parlamentosu’nda kabul edilen ve AB’nin 2026 bütçesinden KŞK çalışmalarına fon ayrılmasını öngören önerge, ne yazık ki bu insani konuyu siyasallaştırma riski taşımaktadır. Taraflardan birini öne çıkaran, diğerini dışlayan yaklaşımlar, komitenin tarafsızlığına ve adadaki güven ortamına zarar verebilir.” ifadeleri kullanıldı.