Adıyaman’da adalet arıyoruz

Adıyaman’ın kalbinde bugün bir dava görülüyor. Sadece mahkeme salonunda geçen bir duruşma değil; bu, bir halkın adalet arayışının, bir milletin vicdanının, annelerin babaların evlatlarına verdiği sözün duruşmasıdır.

Adıyaman’ın kalbinde bugün bir dava görülüyor. Sadece mahkeme salonunda geçen bir duruşma değil; bu, bir halkın adalet arayışının, bir milletin vicdanının, annelerin babaların evlatlarına verdiği sözün duruşmasıdır. Yıkılan bir binanın değil, yıkılan hayatların, sönen umutların ve kopan kalplerin hesabı soruluyor.
Adıyaman’daki Grant Siyas Oteli’nin enkazı altında kalan “Şampiyon Meleklerimiz” için bugün bir kez daha adalet arıyoruz.
Duruşma salonunun duvarları, ailelerin sessiz gözyaşlarını, kalplerinde taşıdıkları o tarifsiz acıyı dinliyor.
Kıbrıs Türk halkının kalbi bugün Adıyaman’da atıyor. Başbakan Ünal Üstel’in, bakanların, milletvekillerinin ve gazetecilerin oluşturduğu heyet, sadece bir dava için değil, bir söz için burada: “Çocuklarımıza adalet sözü verdik.”
O söz, bir milletin vicdanında yankılanan bir yemindir artık. Çünkü o çocuklar sadece bir ailelerinin değil tüm Kıbrıs’ın çocukları artık.
Geçen hafta açıklanan bilirkişi raporu, dönemin belediye görevlilerinden bazılarının binanın yıkılmasında kusurlu olduğunu ortaya koydu. Ancak mesele yalnızca hukuki bir kusurdan ibaret değil.
Bu, sorumsuzlukla, denetimsizlikle, umursamazlıkla canlarımızı elimizden alan bir sistemin aynasıdır. O binada çocuklarımızı kaybettik; ama aslında yıllardır süregelen duyarsızlığı, ilgisizliği, göz yummayı da orada toprağa gömdük.
Kıbrıs Türk Halkı bugün burada sadece kendi evlatları için değil, Türkiye’de depremlerde hayatını kaybeden binlerce insan için de adalet istiyor. Çünkü bu dava emsal olacak.
Bu dava, yıllardır cezasız kalan sorumlulara karşı açılmış bir umut kapısı olacak. Eğer bu kez adalet yerini bulursa, belki bir sonraki felakette bir bina daha sağlam yapılacak, bir çocuk daha hayatta kalacak.
Her bir ailenin döktüğü gözyaşı, bugün mahkeme koridorlarında yankılanıyor. O gözyaşları sessiz değil; her damlası bir çığlık, bir isyan, bir adalet çağrısı.
“Biz bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz” diyor aileler. Çünkü Şampiyon Melekler, sadece spor sahalarında değil, şimdi adalet mücadelesinde de örnek olmayı sürdürüyor.
Bu dava bizim boynumuzun borcudur. Her birimizin yüreğinde o çocukların masum gülüşleri var. Adalet yerini bulduğunda belki acı dinmeyecek, ama içimizdeki yara biraz olsun iyileşecek.
Ve o gün geldiğinde, Kıbrıs Türk halkının adalet için yaktığı meşale, Türkiye’nin dört bir yanında adaletin sembolü olacak. Bizden söylemesi…
Bu haber 27 defa okunmuştur

:

:

:

: