Sanatla olan yolculuğuna ilkokul yıllarında başlayan Özok, yaratıcılığını farklı malzemeler ve disiplinler üzerinden ifade etme tutkusu ile şekillendirmiştir. 2023 yılında Kıbrıs Amerikan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Plastik Sanatlar Bölümü’nden lisans birincisi olarak mezun olmuştur. 2002 yılından beri kendi atölyesinde devam eden çalışmaları 2015 yılında kurduğu ClayArt Seramik Atölyesi ile sanat kariyerinde en önemli dönüm noktası olmuştur. Burada seramik, cam ve kâğıt gibi farklı malzemelerle özgün sanat eserleri üretmenin yanı sıra, çocuklar ve yetişkinlere yönelik sanat eğitimleri vermektedir. Yerel ve uluslararası birçok karma sergide eserleri sergilenen Özok, çeşitli sanat projelerine de öncülük etmiştir. 2002–2018 yılları arasında Özok Group’ta direktör ve yönetici olarak görev almış; stratejik planlama, kurumsal gelişim ve yönetim süreçlerinde etkin rol üstlenmiştir. Bu sayede, kurumsal yönetim ve liderlik alanında önemli deneyimler kazanmıştır. Toplumsal sorumluluk bilinci yüksek bir sanatçı ve iş insanı olan Fatma Özok, birçok sivil toplum kuruluşunda aktif görevler üstlenmiştir. Girne Inner Wheel Kulübü’nde (2020–2021) ve İş Kadınları Derneği’nde (2023–2024) dönem başkanlığı yapmış; Kıbrıs Kadın Öyküleri Derneği’nin kurucu üyeliğinin yanı sıra Kuzey Kıbrıs Seramikçiler Derneği ve Kıbrıs Kağıt Sanatçıları Derneği üyeliklerini sürdürmektedir. Kişisel sergilerinde sanatsal yaklaşımını farklı temalar üzerinden izleyiciyle buluşturmuştur. “Diyalektik” (2022) başlıklı cam-seramik çalışmaları ve “Rezonans” (2023) seramik sergisi, ele aldığı kavramsal konular ve teknik ustalığı ile dikkat çekmiştir.

Fatma Özok’un sanat ruhunu kendi tümceleriyle öğrenmeye ne dersiniz?

SANAT KURSLARINDAN AKADEMİK EĞİTİME
“Kariyer yolculuğum, Meslek Lisesi’ndeki yaygın eğitim kurslarında Dekoratif Resim Bölümü’ne devam ederken kurs hocamın çalışmalarımdan etkilenerek beni Seramik Bölümü’ne yönlendirmesiyle başladı. Atölyemde seramik çalışmaları yapmak, ClayArt’ı hayata geçirmem, burada açtığım seramik kurslarının büyük ilgi görmesi ve seramik çalışmalarımın yanı sıra; kağıt, cam şişe gibi malzemeleri de kullanarak üretmek ve sergilemek, kariyerimde önemli adımlar oldu. Güzel Sanatlar Fakültesi’ni okul birincisi olarak bitirmek de ayrı bir dönüm noktasıydı benim için.”
FATMA ÖZOK’UN GERÇEĞİ
“En sevdiğim özelliklerim; merakım, sabrım, disiplinim ve malzemeye duyduğum saygı, bir de okumaya ve öğrenmeye duyduğum açlık. Aynı zamanda, başarısız olmaktan korkmadan adım atabilme özelliğim. Hayatın akışta olduğuna inanıyorum; bu yüzden “keşke” dediğim bir şey yok. Malzeme zaman ve sabırla şekil alıyorsa; hayat da benzer şekilde ilerliyor. Sabırla, güvenle ve akışa bırakmakla her şey kendiliğinden yolunu buluyor. İlham veren, alan açan ve dokunmadan yönlendiren bir liderlik anlayışı içindeyim. Yarattığım ortamda, herkesin kendi potansiyelini keşfetmesine önem veriyorum. Dürüst iletişim, saygı, üretimde özgürlük ve birlikte öğrenme. Atölyemde hiyerarşiden çok paylaşım kültürü vardır. Zor zamanlarımda motivasyonumu ve ekibimin moralini yüksek tutmaya özen gösteririm. Sanatın iyileştirici gücünü kullanırım. Birlikte üretir, birlikte güler, birlikte toparlanırız. Bazen; kile dokunmak bile, motive olmaya yeter.”
ÇOK YÖNLÜLÜK VE ÜRETKENLİK
“Birden fazla alanla ilgilendiğim doğrudur. Hiçbir zaman, kendimi tek bir disiplinle sınırlamadım. Cam, seramik, atık kağıt, kağıt hamuru son zamanlarda da tel heykeller… Her biri, farklı bir nefes. Zamanımı projelere göre bölümlere ayırıyorum ve disiplinler arası düşünmek bana enerji veriyor. Günlük rutinimde bol bol okumak, eşimle birlikte yürüyüş yapmak, atölyemde zaman geçirmek ve üretmek yer alıyor. Bu alışkanlıklar, hem zihnimi tazeliyor hem de yaratıcılığımı besleyerek verimliliğimi artırıyor. Farklı disiplinlerden beslenmem iş hayatıma büyük katkı sağlıyor. Her teknik, bana yeni bir düşünme şekli öğretiyor. Camın akışkanlığı, kâğıdın hafifliği, seramiğin sabrı… Bu çeşitlilik, hem sanatsal üretimimi hem de problem çözme becerimi güçlendiriyor.”
GİRİŞİMCİLİK VE YENİLİK
“Yeni bir projeye başlarken ilk baktığım kriterler şunlardır: Beni heyecanlandırıyor mu? İçinde anlatacak bir hikâye var mı? Malzeme, bana bir şey söylüyor mu? Bu üç sorunun cevabı ‘evet’ ise başlarım. Başarılı bir girişimin temel unsurları bana göre şunlardır: Tutku, vizyon, sürdürülebilirlik ve ekip ruhu. Bunun yanında, hızla değişen iş dünyasında yeniliği sürekli araştırarak, öğrenerek, deneyerek yakalıyorum. Atölyemde hiçbir malzeme ‘olmaz’ değildir; her şey denemeye değerdir.”
KADIN LİDER OLMAK
“İş dünyasında kadın olarak büyük bir zorluk yaşamadım. Kıbrıs gibi dişil enerjinin yüksek olduğu bir yerde hep yolum açık oldu. Toprağın, denizin ve kadınların taşıdığı güçlü ruh, attığım her adımda bana destek oldu ve yürümeyi kolaylaştırdı. İş hayatımda ve İş Kadınları Derneği başkanlığı yaptığım dönemlerde, kadınların büyük azim ve mücadeleyle nasıl başarıya ulaştıklarına defalarca tanık oldum. Benim zorluklarla başa çıkma yöntemlerim; kendi alanımı kendim yaratmak, üretmek, göstermek ve asla vazgeçmemek. Başarıyı da başkalarının tanımlarıyla değil; kendi iç yolculuğumla ölçerim. Genç kadın liderlere veya girişimcilere tavsiye verecek olursam: Kendi sesinizi duymaktan asla vazgeçmeyin. Cesaret, emek ve sabır üçlüsünü yanınıza alın. Bir de çevrenizdeki ‘yapamazsın’ diyenlerin sözlerine aldırmadan denemekten korkmayın.”
İLHAM VE GELECEK
“Beni en çok ne motive eder? Malzemeyle kurduğum bağ, yeni bir formun ortaya çıkış anı ve insanların ürettiklerimle temas ettiklerinde hissettikleri. Kariyerimde şu anda beni en çok heyecanlandıran projem, 1914 yılında Lapta’da doğan anneannemin çocukluk ve gençlik anılarını eritilmiş cam heykellerle anlatmak ve bu çalışmaları Lapta’da gerçekleştireceğim kişisel sergimde paylaşmak. Hafızayı malzemeyle buluşturmak benim için çok özel bir süreç olacak. Gelecek 5–10 yıl için kişisel ve profesyonel hedeflerim de var tabii ki. Bunlar: Malzeme çeşitliliğimi artırmak, uluslararası sergilerde daha aktif yer almak, ClayArt’ı hem üretim hem eğitim anlamında daha kapsayıcı bir platforma dönüştürmek. En önemlisi de sanat yolculuğumu içten ve özgün bir biçimde sürdürmek.”

Kaynak:
https://www.alasia.edu.tr