Artık ülkemizde taraflı tarafsız herkesin kabul ettiği bir gerçek var,bugün milli bütçenin bozulduğunu kime sorsanız doğru kabul etmektedir.Amerikan doları cinsinden geçmiş 10 yılı incelediğimizde bütçenin ana giderinin memur maaşları olduğu görülmektedir. 1998 yılında ortalama memur maaşı 650 usd iken asgari ücretin 350 usd olduğu , devam eden 5 yıllık süreçtede bu rakamların çok artmadığı memur maaşının 900 usd , asgari ücretinde 500 usd olduğu görülmektedir.Maaşlarının ve asgari ücretin 2003 yılına kadar mantıkli bir şekilde yükselmiş olduğu ,ancak 2004 yılından itibaren dönemin hükümet yetkililerinin verimliklik esasına ve ülkenin gelir gider dengesini dikkate almadan bonkörce yaptıkları maaş artışları ve eşel mobil sistemi ile ortalama bir memura o tarihte 900 usd ödenirken bugün ise aynı verimsizlik fazlası ile devam etmesine rağmen 2500 usd ödenmektedir. Yani ince hesap yapmaya gerek kalmaksızın şöyle hesaplayabiliriz; Ortalama 18.000.- memur olduğunu düşünürsek 2003 yılında ödenen toplam maaş tutarı (13 maaş üzerinden ) 210.000.000.- usd iken, bu gün ise (2009)aynı memurlara verimlilik esasına bakılmaksızın 600.000.000.- usd ödenmektedir.Türk lirası hesabı ile ise 900.000.000.-TL ödenmekte olup transferler kalemi bu rakamın dışındadır.Bu günkü içinden çıkılmaz tablonun en önemli sebebinin son beş yılda yapılan memur zamları olduğunu söylemek mümkündür.Bir taraftan halkın refahıymış gibi görünen bu durum aslında ülkeyi ithalat ve üretim olarak umulmadık bir şekilde pahalılaştırmış,halkın alımları güneye kaymış iç piyasadaki ticari döngü önemli oranda duraksamış ve işletmeler çok ciddi zarar görmeye başlamıştırdır. Bu gün artık KKTC’de sübvansiye ile üretilen herhangi bir malın bile ülke içinde satışı neredeyse imkansız hale gelmiştir.Daha önceki yazılarımdada yazdığım gibi KKTC’de pastayımı büyüteceğiz(Özel sektör) işsizler ordusunumu sorusunun cevabını artık bizi yönetenler en kısa zamanda vermek noktasına gelmişlerdir.İş hayatına atılan iş insanları bilirlerki yapacakları ticari hesapsızlıklarının veya yaşayacakları ticari şanssızlıklarının bedelini en ağır şekilde ödeyeceklerdir. Her gün pek çoğu gizlenen iflazların olduğu çeklerin ödenemediği bu günkü ekonomik tablonun en önemli suçlusu devleti yönetenler olmalarına rağmen, bedelini ise her zaman olduğu gibi ne yazıkki devletine güvenen parasını bir yerlere transfer etmeyen iş insanları ödeyeceklerdir.Kimse bu durumu global krize bağlamasın zira bu bizim kendi kendimize ürettiğimiz Rum arazilerini satıp tapu gelirleri ve ithalata dayalı geçici gümrük gelirleri ile efelenme cesareti bulup ülkeyi uçurumun kenarına getürmemizden ibarettir.İyiki bir ana vatanımız var her derdimize deva olmaya çalışan yavrusunun hatalarını çoğu kez görse bile görmezden gelen.İyi bir hafta sonu dileklerimle.