Tanzanya'dan Türk iş adamlarına yatırım çağrısı

Afrika'nın Hint Okyanusu'na kıyısı bulunan, doğal güzellikleri ve zengin yeraltı kaynaklarıyla tanınan ülkesi Tanzanya, yerel dilde adeta ''Hakuna matata (Sorun yok)'' diyerek, yatırım yapmaları için Türk iş adamlarını çağırıyor.

Burundi, Kenya, Malavi, Mozambik, Ruanda, Uganda ve Zambiya ile komşu olan Tanzanya, Jakaya Kikwete'nin cumhurbaşkanlığına gelmesinin ardından son dönemlerde adeta bir yatırım atağına geçmenin hazırlıklarını yapıyor. Kanada ve İskandinav ülkeleri başta olmak üzere birçok gelişmiş ülkenin iştahını kabartan yer altı zenginlikleri ve tarım potansiyeline sahip olan Tanzanya, aynı zamanda Doğu Afrika'ya açılan bir kapı konumunda.

Türkiye'nin, Tanganyika ile Zanzibar Adası'nın İngiltere'den bağımsızlıklarını kazanarak, 1964 yılında birleşmesiyle Tanzanya adını alan bu ülkeyle olan ilişkileri, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün resmi ziyaretinin ardından önemli bir ivme kazanmış durumda. Gül'ün, ziyareti sırasında beraberinde götürdüğü Dr. Sander Gürbüz'ün büyükelçilik görevine başlamasıyla birlikte iki ülke arasındaki ilişkiler son derece olumlu bir görünüm sergiliyor.

Tanzanya'nın en önemli ticaret kenti olan Darüsselam'da Türkiye'yi temsil eden Sander Gürbüz, Türk okullarının tanıtımı amacıyla düzenlenen bir organizasyon çerçevesinde bu ülkede bulunan Türk gazetecilere yaptığı açıklamada, Türk iş adamlarını yatırım yapmaya davet etti.

-''ZENGİN MADEN YATAKLARI VAR''-

Ülkenin altın başta olmak üzere zengin maden yataklarına sahip olduğunu dile getiren Gürbüz, Tanzanya'nın, altın rezervlerinin sadece yüzde 4'ü ile Afrika kıtasının önde gelen ülkelerinin arasında yer aldığını vurguladı.

Gürbüz, göreve başlamadan önce görüştüğü Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun, Tanzanya'ya büyük önem verdiklerini ve ülkeler arasında ilişkiler kurulurken her iki tarafın da kazanmasını istediklerini söylediklerini ifade ederek, ''Şu anda iki ülkenin 60 milyon dolar olan dış ticaret hacmini 300-400 milyon dolara çıkarmak istiyoruz. Dış ticaret hacminin 40 milyon dolarlık bölümünü Türkiye'nin ihracatı oluşturuyor'' dedi.

Tanzanya'ya serbest ticaret anlaşması önereceklerini, bunun yanı sıra bu ülke ile Karma Ekonomik Kurul (KEK) toplantısı yapılacağını anlatan Gürbüz, ayrıca Tanzanya-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubunun kurulacağını bildirdi.

-''TÜRK İŞ ADAMLARI İÇİN BÜYÜK AVANTAJ''-

''Tanzanya'nın altyapı yatırımlarına muhtaç olması, Türk iş adamları için büyük avantaj'' diyen Gürbüz, şöyle devam etti:

''Tanzanya altyapıya muhtaç. Yol, su, elektrik, kanalizasyon sistemine büyük ihtiyaçları var. Ülkedeki konutların ancak yüzde 12'sinde elektrik kullanılıyor. Zanzibar Cumhurbaşkanı ile görüştüm. Kendisi, 'Acaba Türkler bizim hava alanımızı yaparlar mı?' dedi. Tanzanya, yatırım açısından avantajlı bir ülke.''

Gürbüz, Tanzanya'nın batı ülkeleri tarafından sevilen bir ülke olduğunu, özellikle İskandinav bölgesinin buraya inanılmaz bir ilgisinin bulunduğunu belirterek, Swissair'in her gün bu ülkeye sefer yaptığını ve altın götürdüğünü, KLM firmasının ise burada yetiştirilen çiçekleri Hollanda'ya taşıdığını bildirdi.

Tanzanya ekonomisine her yıl 15 ülkenin katkı sağladığını, bu ülkelerin yanı sıra çok sayıda uluslararası yardım kuruluşunun da Tanzanya'da faaliyet gösterdiğini dile getiren Gürbüz, şunları söyledi:

''Türkiye'nin Tanzanya'ya satacağı mal, aynı zamanda Doğu Afrika Birliğini oluşturan Kenya, Ruanda, Uganda ve Burundi'ye satılmış olacak. Bölgenin en büyük limanı Tanzanya'da bulunuyor. Bu birliği oluşturan Ruanda'nın şu anda gelişim açısından birçok uluslararası kuruluş tarafından örnek gösterildiği biliniyor.''

Gürbüz, Tanzanya'da siyasetin yerel halk, ticaretin ise Hint kökenlilerin elinde bulunduğuna işaret ederek, bu ülkede özellikte tarım, altyapı, madencilik ve turizm alanında Türk iş adamları için önemli fırsatlar olduğunu vurguladı.
Bu haber 1 defa okunmuştur

:

:

:

:

DİĞER HABERLER