Ewa Klamt

Son günlerde medyada üzülerek Kuzey Kıbrıs açısından şanssız bir gelişmeyi izlemekteyim.

Son günlerde medyada üzülerek Kuzey Kıbrıs açısından şanssız bir gelişmeyi izlemekteyim. Gündeme gelen ve bence de çok daha farklı organize edilseydi belki de sorun yaratmayacak olan bir iki dış gezi nedeniyle kamuoyunda yaratılan önyargılar gerçeğin görülmesine engel olmakta!

 

Sanki Kuzey Kıbrıs onlarca yıldır “derdini anlatamama sorununa sahip değilmiş” gibi ve KKTC’nin “bir tanınma sorunu yokmuşcasına” hükümetin ve parlamenterlerin yurtdışı temaslarının tamamı “para çarçur etmek” olarak gösterilmeye başlandı.

 

Bir ya da iki kere “gezmek” abartıldı diye tüm dış temasları “turistik gezi” şeklinde tanımlamak Kuzey Kıbrıs Gerçeği’nin dünyaya anlatılması çabalarına da zarar verebilir. Oysa KKTC’nin temsilcilerinin bugün düne oranla çok daha fazla bir angajmanla AB ülkelerinde toplantılara katılmaları, önemli politik ilişkileri geliştirmeleri ve tüm bu aktivitelerinde muhataplarına Kuzey Kıbrıs Gerçeği’ni anlatmaları gerekiyor.

 

“KKTC’nin tüm dünyaya küsüp, dünyanın da bundan haberi olmadığı onlarca yıl” Rum Kesimi anlattı hep. Bu nedenle de amborgonun kaldırılması kolay olmuyor.

 

Örneğin Almanya’da ulaşılan her vali, her belediye başkanı, her eyalet bakanı, her milletvekili çok önemli kazanımlar. Tüm bu şahısları Kuzey Kıbrıs’a davet etmek mümkün olmadığına göre onların yanına da gitmek gerekiyor. Elbette “abartmadan” ve eldeki olanakları da son kuruşuna kadar hesaplayarak. Ancak Kuzey Kıbrıs’ta şimdi yurtdışından önemli bir davet alan sorumlular “aman ülkede medya gene bizim yurtdışı gezimize takar” diye düşünerek Lefkoşa’da kalacak olursa bu bir tasarruf değil meydanı diğerlerine bırakmak olur.

 

Örneğin UBP’li Hasan Taçoy ile CTP-BG’li Özdil Nami’nin Avrupa Parlamentosu’nda KKTC bütçesinden harcamak zorunda kaldıkları her YTL, Rum Kesimi’nin faaliyetlerini göz önünde tutacak olursak Kuzey Kıbrıs’ın profesyonel tanıtımı için lobicilere ödemeye gücü yetmeyecek meblağlardan çok daha az ve buna rağmen çok daha yararlı.

 

Kuzey Kıbrıs Kamuoyu’na bir dost olarak rica ediyorum: Yanlış önyargılar nedeniyle politikacılarınızın yurtdışında acilen yapması gereken tanıtım çabalarını ve kurdukları KKTC için “olmazsa olmaz” ilişkileri yersiz bir şekilde eleştirenlere şans vermemek gerekiyor. Aksi takdirde Kuzey Kıbrıslılar kendi çabalarını çelmeler duruma düşebilirler.

 

İşte size güzel bir gelişme. Avrupa Parlamentosu Kıbrıs’ta Kayıplar konusunun rapörtörü olarak Ewa Klamt’ı seçmiş. Bu olumlu bir haber.

 

Beş buçuk yıl boyunca İç İşleri Komisyonu’nda birlikte çalıştığım Ewa Klamt’ın  her zaman iki tarafa da eşit mesafede olacağından eminim. Onun bu göreve seçilmesi doğal olarak Kıbrıs konusunu da öğrenmesini ve anlamasını beraberinde getirecek ve de bu sayede Kuzey Kıbrıs Gerçeği’ni anlatma olanağı bulacağımız bir hristiyan demokrat Alman politikacıyı kazanma şansımız da var.

 

Özdil Nami ve Hasan Taçoy’un Avrupa Parlamentosu’nda konuşacakları bir kişi daha belirlenmiş oldu işte.

 

Dostlarıma kolay gelsin derken, tüm Kuzey Kıbrıslılardan da yurtdışında sizin için koşturanlara destek olmaktan başka ne bekleyebilirim.

Bu haber 571 defa okunmuştur

:

:

:

: