Ayşe Yılmaz

Ülkemiz ekonomik önlemler, sendikalar derken bir de Jennifer Lopez’in bir otelin açılışında gerçekleştireceği konserinin iptaliyle yeni bir şok daha yaşadı. Tüm dertleri bir kenara attık ve bu sefer ‘Jennifer bizi bırakma, bunu bize yapma’ diye ağlamaya başladık. Geçen gün bir alışveriş merkezindeydim. Gazete ve dergilerin olduğu bölümde elime geçen bir dergiyi dikkatle inceliyorken arkamdan gelen bir sesle irkildim: “Tüüühhh, Jennifer Lopez gelmiyormuş, Rumlar bunu da ettiler bize”. Sesin geldiği yere döndüm yaşı 60-65 arasında pamuk saçlı bir teyzem elinde bir gazete gözlüklerini burnuna indirmiş elindeki yazıyı okuyor eşi zannettiğim beyefendiye. Amca döndü eşine baktı ve ‘kim hanım, kim gelmiyormuş’ diye sordu. Pamuk saçlı teyzem de; “Jennifer Lopez gelmiyormuş, Rumlar engellemiş” diye yanıt verdi. Eşi şöyle bir hafızasını yoklayarak Jennifer Lopez’in kim olduğunu bulmak ister gibi bir müddet düşündü ve bulamamış olacak ki gözü bana takıldı “Yavrum biliyor musun kimdir bu kadın” dedi. Bende yabancı bir şarkıcı olduğunu söyledim. Döndü ve eşine, ‘sen bilir misin kimdir bu kadın’ diye sordu. Pamuk saçlı teyzem de bir müddet düşündü, ‘ben bilmiyorum ama yabancı şarkıcıymış Rumlar engellemiş işte’ dedi. Bunun üzerine amca; “Amaaann ne varmış canım, bize ne ecnebi şarkıcılardan hanım Safiye Ayla gelmiş, geçmiş bu memleketten o dediğin kadının gelmemesinin ne önemi var ki, Hem anamızdan ecnebi şarkıları dinleyerek mi çıktık sanki bırak Allah aşkına’ dedi, bana da bir göz kırptı ve eşiyle beraber market arabasını ağır ağır iterek ilerledi.
Akşam eve geldim. Türkiye kanallarından birinde ‘Rumlar Bizi Üzdü’ başlığıyla bir haber okunuyordu. Altında da Rum tarafı, Jennifer Lopez’in gelişini engelledi diyordu. Bir anda sinirlendim. Sabah markette gördüğüm çift ve amcanın sözleri geldi aklıma ; ‘amaann, anamızdan ecnebi şarkıları dinleyerek mi çıktık sanki’. Ne kadar doğru bir sözdü bu. Sokakta herkes bu duruma tepki gösteriyor. Oysa emin olun o tepki gösterenlerin yüzde sekseni Jennifer Lopez’in ne iş yaptığını nasıl bir şeye benzediğinin dahi bilmiyorlar. Sokakta görseler tanımazlar bile… Gazete manşetlerimizin çoğunda da benzer başlıklar; Rumlar yine yaptı yapacağını, Jennifer’a Rum engeli, Rumlar aynı tas aynı hamam…. Durun arkadaşlar ne oluyor. Neden onların istediklerini yapıyoruz. Neden bu kadar çabuk teslim oluyoruz. Görmek istediğimiz gerçekten Jennifer Lopez mi? Eğer öyleyse zaten bahsi geçen otelde gerçekleşecek olan açılışa bugün ahh, vahh diyenlerin çoğu kapıdan bakamayacaklardı bile. Değil Lopez’i görmek saçının bir telini dahi göremeyeceklerdi. İstediğimiz bu değilse ne? Dünyaca ünlü bir starın ambargolar altındaki ülkemize gelişiyle dünyaya kendimizi kanıtlamak mı? Eğer öyleyse bunun çok daha akıllıca bir yolu olabilirdi. Adı geçen otel 1 ay öncesinden Jennifer Lopez’in gelişini reklam uğruna afişe etmeseydi başka türlü de dikkatleri çekemez miydi? Bence çekerdi. Nasıl mı? Şu iki reklam cümlesine bakın ve hangisi sizde daha çok merak uyandırıyor bir düşünün: “Jennifer Lopez 10 Ağustos’ta …… Otel’in Açılışına geliyor” ya da “Dünyanın en çok takip edilen, ilgiyle beklenen süper starı 10 Ağustos’ta Kıbrıs’ta... Büyük sürpriz için 10 Ağustos’ta …… Otel’de buluşalım”. Ben olsam ikinci seçeneği tercih ederdim. Böylece Rum tarafı ne olduğunu bilemeyeceği ya da önceden kestiremeyeceği bir kişiyi engelleme yoluna gidemeyecekti. Kapımızda yatıp, gözlerini inen uçaklara dikeceklerdi ama böyle afişe edilemeyecekti. Bu işten en karlı çıkan, açılışı yapacak olan otel oldu. Otel böyle siyasi bir oyunla başta Türkiye olmak üzere pek çok ülkenin gündeminde yer buldu. Gerçekten çok akıllıca bir taktik tebrik ediyorum. Bize gelince de amcanın da dediği gibi anamızdan Lopez dinleyerek mi doğduk sanki Lopez’e taş çıkartacak nice başarılı sanatçılarımız var varsın Lopez memleketinde kalsın. Bunu umursamamalıyız ve her şeyden önemlisi Rumları bir zafer kazanmış kahraman edasına sokmamalıyız. Bizi istemeyeni biz hiç istemeyiz…