KKTC’de hiç bir şey yapmaksızın her şeyi eleştirmeye meraklı bir zümre var. İşleri güçleri sadece “bir şeyler yapma derdinde olanları” eleştirmek. Dikkat ediyorum şimdi de Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu ya da Dış İşleri Bakanı Hüseyin Özgürgün yurtdışında toplantılara katılıp KKTC'yi tanıtmak için didindikçe eleştiri alıyorlar. Oysa geçmişte 2. Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat'ın, eski Başbakan Ferdi Sabit Soyer'in ve eski Dış İşleri Bakanı Turgay Avcı'nın yurtdışında gerçekleştirdiklerinin bazılarına tanık olmuş biri olarak sadece bu tarz girişimlerin KKTC'nin yararına olmasından dolayı desteklenmesini doğru bulmaktayım. Hatta eski Ulaştırma Bakanı, eski Turizm Bakanı ya da Milli Eğitim Bakanı ile katıldığım gezi ve fuar tarzı etkinliklerde KKTC için tanıtımın ne derece hayati önem taşıdığını tespit ettim.

Turgay Avcı döneminde açılan temsilcilikler bir kazanımdı. Şimdi de bildiğim kadarı ile Dış İşleri Bakanlığı bu alanda çok titiz çalışmakta. Son olarak İsveç Temsilciliği'nin tüm zorluklara rağmen açılması bir başarıydı. Özellikle Almanya ve Brüksel'de gerçekleştirilen resmi geziler ve katılınılan etkinlikler elbette beraberinde KKTC'nin Tanınması'nı getirmedi.
Ancak daha düne kadar sadece Rum Propagandası tarafından 'bilgi kirliliğine maruz kalan' muhataplarımızın bu sayede KKTC ve Kuzey Kıbrıs Gerçeği üzerine doğru bilgilenmesini sağladı.

Bu ufak adımlar ve tek, tek her temas ve kazanılan her politikacı ve de yönetici bizim için çok değerli. Ayrıca bu atılan adımlar gidilen ülkenin kamuoyuna da yansıdığı oranda
Kıbrıslı Türkler'in 'neler çektiğinin anlaşılması' mümkün olmakta. Şimdi bazıları bir yandan 'Türkiye Büyükelçisi niçin İç İşlerimize karışıyor?' derken kendi dediklerinin çeliştiğini bile fark etmekten yoksun bir halde 'Cumhurbaşkanı, Başbakan ya da Dış İşleri Bakanı niçin Türkiye'de toplantılardalar?' diye soruyor.

KKTC bir ülke ise bu durumda kardeş ülkede olsa Türkiye'de bir tür ' yurtdışı' ve Türkler'in de KKTC hakkında bilgilendirilmesi gerekmekte. İşte bunu Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, Başbakan İrsen Küçük ve Dış İşleri Bakanı Hüseyin Özgürgün gerçekten çok iyi yapmaktalar.

Cumhurbaşkanı ve Başbakan sık, sık Türkiye'ye davet edildiklerinde konuşmacı olarak Kıbrıs'ı, KKTC'yi ve Kıbrıslı Türkleri anlatırken Türkiye Medyası'nın da yardımıyla Türkiye vatandaşlarına da değerli mesajlar vermekteler. Dış İşleri Bakanı Hüseyin Özgürgün Türkiye'de üniversitelerde, sivil toplum örgütlerinin toplantılarında ve resmi davetlerde oldukça kalabalık kitlelere hitap ediyor ve yaptığı konuşmalarla Kıbrıs konusunda ön yargılara sahip dinleyicileri olumlu etkileyebiliyor. İşte bu çok değerli Türkler ile Kıbrıslı Türkler'in kaynaşabilmesi açısından.

Bu gezileri eleştirenler sanırım yararlarının farkında değiller. Oysa KKTC
ne çektiyse hep kendi içine kapanmaktan ve meydanı Rum Propagandası'na boş
bırakmaktan çekti!