Casino Cenneti Olmak

KKTC yurtdışında maalesef '*Kumarhaneler ve Gece Klübleri Cenneti*' olarak nam salmış durumda.

KKTC yurtdışında maalesef '*Kumarhaneler ve Gece Klübleri Cenneti*' olarak nam salmış durumda.

Adana'da KKTC Dış İşleri Bakanı Hüseyin Özgürgün'ün konuşmasını dinleyenlere
'sadece lafta desteklemeyin, tatilinizi de Kıbrıs'ta yapın' dediğimde, baba
dostu bir Adanalı 'Ozan, sen hiç merak çoğu Kıbrıs'a kumar oynamaya gider
bunların ama paraları sadece kumarhaneye kaptırırlar, tatile falan
gelmezler' dedi.

Maalesef söyledikleri gerçek.

Adana - Ercan arasında uçtuğumda kimlere rastlamıyorumki uçaklarda. Maalesef
tatile gelmiyorlar. Haftasonu oynamaya geliyorlar.

Kumar oynamak isteyen oynar. Onun bileceği iş. Ancak şu bir gerçek, kumar
oynayanın KKTC Ekonomisi'ne katkısı *çok az*. 'İyi kaybeden müşteri'
oynadığı Casino'nun aldığı bilet ve ayırttığı odada kaldığı sürece eğer
Casino tarafından alınmıyorsa bir tek taksi için para harcamakta. O da
giderken. Dönenlerin bazılarının taksi ödeyecek paralarının bile olmadığını
çok sayıda taksiciden dinledim.

Güney Kıbrıs'ta Casinolar yok.

Orada tüm AB ülkelerine hitap eden turizm *devleti ve halkı ihya etmekte*.
Üstelik Güney Kıbrıs'ın turizmden yıllık gelirini KKTC'de rüyamızda bile
göremeyiz.

Geçen günlerde çocuklu genç bir aile turist olarak Almanya'dan geldiler.
Pahalı bir otelde tatil yaptılar. Bu tatil boyunca otelin çalışanları ile
aynı yemekhaneyi kullandılar. Çünkü lüks yemek salonu kumar oynayanlara
reserve edilmişti.

Eşi ile plajı kullanan genç adam arada sırada Casino'dan çıkıp sahile gelen
kumar tiryakilerinin 'hal ve davranışlarının çok rahatsız edici' olduğundan
yakındı. '*Bir daha KKTC'de tatil mi, asla*' idi son sözü.

Evet muhteşem bir güneş, sahil ve tarihi yerler mevcut. Ancak onların hepsi
Casinoların ve Gece Klüblerinin gölgesinde kalmaktalar.

Casino kapılarında genelde hiç bir '*security eğitimi*' olmayan 'Kurtlar
Vadisi' müdavimi koyu renk ceket takımlı ve de kenar mahlallelere özgü
'dünyayı ben yarattım' tavırlı adamlar turistler ve özellikle çocuklu
turistler için en son görmek istedikleri manzaralar ve içinde olmak
istemedikleri ortamlar.

Casinolar otelleri yıllık garantilerle ekonomik olarak yaşattığı sürece KKTC
Turizmi'nin bir '*Antalya kalitesine ulaşmasını beklemek*' çok safca bir
beklenti olur.

Düşünün bir otel yangınında fotoğraf çekmek isteyen gazetecileri
'emir-komuta zinciri' kapsamında döven güvenlik görevlileri eğer o otelde
gerçek turistler olsaydı (mesela Japonlar) ve yangının fotoğrafını çekmek
isteseydiler onları da bir temiz dövecekler miydi?

Ya da dünyada sadece '*Kuzey Kore Diktatörlüğünden'* tanıdıkları 'fotoğraf
çekme yasağı' ile karşı karşıya kalan turistler acaba ne düşüneceklerdi?

Ben bir de Casinolara müdavim durumda olan Türk Silahlı Kuvvetleri'nin
özellikle *emekli komutanlarını ve onların muhterem eşlerini* de
anlayamamaktayım. 'Ergenekon Çetesi' söz konusu olduğunda ya da TSK'ya
yönelik eleştiri dile getirildiğinde '*en cumhuriyetçi, en laik ve en
kahraman*' olan bu kesim kumar oynarken mensubu bulunduğu kurum nedeniyle
'hiç mi yüzleri kızarmaz' diye hep merak ederim.

Türkiye'den gelen meblağların neredeyse batmış durumda olan ülke
ekonomisinin bir şekilde 'yuvarlanıp gitmesini' sağladığı zor bir dönemde,
çok sayıda insanın işsiz kaldığı ve örneğin KTHY çalışanlarının
perspektifsizlikten dolayı '*perişan*' durumda oldukları bir ortamda son
günlerde medyada her geçen gün daha fazla dile getirilen 'Bakanlar ve Parti
Liderleri ve de Sendika Başkanları Casinoların eğlencelerine katılmasalar
iyi olur' görüşünü sonuna kadar destekliyorum.

Üyelerinin hepsi işsiz olan bir sendikanın başkanının elinde puro keyif
çatarken çekilmiş fotoğrafı nasıl savunulabilinir?

Medyanın da bu konuda taşıdığı sorumluluğu unutmamakta yarar var.
Casinolardan ve otellerden reklam alanlar (İyiki bazı ülkelerde olduğu gibi
KKTC'de gece klübleri reklamı yok.) aldıkları sürece gerçekleri yazmama ve
göstermemeyi tercih ediyor ve reklamlar kesildiğinde birden '*ahlaki
değerleri*' hatırlıyorlar. Bu da bir KKTC Gerçeği.

Uzun lafın kısası: Casinolar ve Gece Klübleri Cenneti olarak anılmak ve daha
fazla yozlaşmak istemiyorsa Kuzey Kıbrıslı Türkler, o zaman *Hukuk
Devleti*prensiplerinin hayata geçmesi için çaba vermek zorundalar.

Casinolarını ve Gece Klüblerini dört dörtlük kontrol eden bir devlet onların
neden olduğu sorunlarla başa çıkabilir.

Almanya'da da Casinolar var. Devlet işletiyor. Casino personeli okullarda
itina ile eğitiliyor. Meslek eğitimi ile diplomalarını alıp Casino'da
çalışabiliyor personel. Güvenlik Görevlileri için ise Alman Polisi için
geçerli eğitim kuralları söz konusu. Kimse bir siyah ceket takım giyip bir
Casino'nun kapısına dikilemiyor.

*Gazetecilerin dövülmesi *nedeniyle gündeme gelen tartışma vesilesiyle bazı
detayları hatırlatayım dedim.
Bu haber 747 defa okunmuştur

:

:

:

: