Demokratik Seçimi Taşlayanlar

Türkiye'de seçim tarihi yaklaştıkça karanlık emellerinin hizmetinde olanların provakasyonları da artmakta.

Türkiye'de seçim tarihi yaklaştıkça karanlık emellerinin hizmetinde olanların provakasyonları da artmakta.

Türkiye'de ister AK Parti'li, ister CHP'li isterse MHP'li isterse de BDP'li olalım, bu farklı partilere yakın olma ya da onlara oyumuzu verme tavrımıza rağmen şiddete hep birlikte 'HAYIR!' demeliyiz.
Dün Hopa'da olanlar kesinlikle kabul edilemez.

Hele olaylara karışanlar arasında 'CHP' pankartı taşıyanlar olduğuna dair haberler CHP için hayati önem taşımakta. CHP'yi kullanarak ya da CHP'lilerin arasına karışarak marjinal gruplarla işbirliği halinde başka partilere saldıranlar olmasına izin verilmemeli.

Dün Başbakan'ın otobüsünü taşlayanlar aslında demokrasiyi taşladıklarının ya farkında değiller ya da ne yaptıklarını bilmeyecek bir durumda başka oyunlara alet olmaktalar!

Ne Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, ne Muhalefet Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na ne de MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye yönelik olarak gündeme gelen saldırıları demokrasiye değer veren kimse kabul edemez. Aynı şekilde her ne kadar bazen demokrasinin ince çizgisinin neresinde durduklarını kendilerinin de zor farkedebildiği BDP yöneticileri için de geçerlidir bu 'olmazsa olmaz'.

Hopa'da Başbakan'a 'taş atarken' görevini yapmaktan başka bir suçu olmayan bir 'emniyet mensubu' başına isabet eden bir taş nedeniyle hayatını kaybetti. Katledildi!

Hopa'da bir polis memurunu attıkları taşla öldürenler aslında Türkiye'nin Demokratik Sistemi'ne zarar vermekteler.

Bu ilk değil!
Destekledikleri milletvekilleri seçime katılamayacak diye İstanbul'da sokaklara çıkan bir tür siyasi magandalar içi masum insanlarla dolu bir belediye otobüsünü yakmaya kalkmışlardı. İnsanlar canlarını zor kurtardı.
'Haklı bir dava bile savunulsa' masum insanları terörize etme hakkına sahip değil hiç bir siyasi hareket. Daha geçen hafta İstanbul Etiler'de bir otobüs durağına konan hain bomba bir çok masum insanın yaralanmasına ve bir bayanın bacağını yitirmesine yol açtı.

Adana'da AK Parti adayı Ömer Çelik saldırıların defalarca hedefi oldu. Seçim bürolarını ya da araçlarını yakmaya çalışmakta birileri.

Amaç Türkiye'de gündeme gelen demokratik seçimleri terörize etmek.
Demokrasilerde insanlar karşıt görüşlere de sahip olsunlar 'olgun' olurlar. Örneğin CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun seçim gezilerinde gittiği yerlerde AK Parti Teşkilatları'nı da ziyaret etmesi çok güzel bir tavır. Hopa'daki CHP'liler ders almalı parti başkanlarından.

AK Parti otobüsünün üstünde görevini yapmakta olan polisi taşlayıp katlederek CHP'nin seçimi kazanmasını değil oy kaybetmesini sağladıklarının bile farkına varamayacak kadar gözü dönmüş olmalı bu seçim magandalarının.

AK Parti, CHP, MHP, BDP ve Bağımsızlar 12 Haziran 2011 tarihine kadar tansiyonun daha fazla yükselmemesi ve Türkiye'nin her geçen gün daha fazla demokratikleşmesi ile sorunlu olanların provakasyonları nedeniyle can ve mal kaybı olmaması için büyük bir sorumluluk taşımaktalar.

Seçim kampanyaları sürecinde atılan her taş hangi yöne olursa olsun aslında Türkiye'ye atılmakta!

Seçime 12 gün kala tek dileğimiz bu son 12 günün barış içinde geçmesi!
Bu haber 496 defa okunmuştur

:

:

:

: