KKTC'deki bazı 'Türkiyeliler sadece Kıbrıslı Türklere uymakla sorunlu değil aynı zamanda ülkelerine yönelik olarak da hayırsız' diye düşündüm önceki geceyarısı her zamanki marketimde su alırken.
İçi dolu 'kırmızı plakalı' bir arabadan inen 'zıpırın teki' bizim markette geceleri çalışanın önüne içki şişelerini doldurduktan sonra 'bitirim ayaklarda' 'ne yahu bu Kıbrıs'ta hiç hayat yok. Her yer sessiz. Biz de eğlenelim diye geldik' dediğinde kızgınlıkla baktım bu adama.
Türkiye'de PKK Terörü başlarında bir de Binbaşımızın olduğu bir çok askerimizi hain bir pusuya düşürerek kalleşce katletmiş. Tüm Türkiye yasta!
Bu bizim 'Türkiyeli tip' ise 'eğlenemiyorum' derdinde!
Kıbrıslı Türkler eminim bu savaş kendi ülkelerinin savaşı olmamasına rağmen ve bu kanlı terör örgütü KKTC'de olmasa da soydaşlarının katledilmesine gerçekten üzülmekteler.
Ama iş lafa gelince 'Türkiyelilik', 'Türklük' ya da 'milliyetçilik' gibi konularda gevezelik eden bazı 'tipler' tüm Türkiye'nin yasta olduğu ve acılarını sarmaya çalıştığı Türkiye için acı bir gecede ellerinde içki şişeleri yeterince eğlenme olanağı bulamadıkları için üzgünler.
Aynı gece Türk Hava Kuvvetleri'nin F 16 ve F 104 pilotları hayatları pahasına Kuzey Irak'ta 60'ın üzerinde hedefe bomba yağdırdılar. Tüm Türkiye'de 'nihayet' dedi.
Cephede belki KKTC'de elinde içki şişesi gezen tiple aynı yaştaki Türk genci siperde 'Gecenin üçü...' diye mırıldanarak canı pahasına teröre karşı görevini yapmakta. Bizim tipin ise KKTC'de iyice yozlaşmış bir yaşam biçimi içinde ne KKTC'ye ne de Türkiye'ye bir yararı yok. Böylelerinim 'beyaz' ya da 'yeşil' kartı olsa ne olur, olmasa ne olur. Keşke sadece bir 'diskotek gibi gördükleri' KKTC'de de olmasalar.
'Milliyetçi değilim' olmak gerekmiyor da. Ancak ülkemi seviyorum ve artık bu 'kanlı teröre tahammülüm yok' ve de ona karşı böylesine kayıtsız kalanlara!
Neyse aslında yazmak istediğim olumlu konuya dönüyorum.
Yeni bir ekonomik krizin tüm dünya genelinde yatırımcıları ürkütmekte olduğu bir dönemde belki de bu açıdan bakıldığında KKTC'nin çok yakınında ve Kıbrıslı Türkler'in çok sayıda insanla akrabalık, dostluk ve iş ilişkisi içinde olduğu İçel İli sınırları içinde bulunan ve Tarsus'un çok yakınındaki Yenice oldukça avantajlı bir yatırım bölgesi konumunda.
İçel İli sınırları içinde Yenice Beldesi'nde yapımı gerçekleşecek Çukurova Havalanı 30 milyon yolcu kapasiteli Türkiye'nin ikinci büyük uluslararası havaalanı olacak. 150 milyon Avro'luk bir yatırım söz konusu. İstanbul Atatürk Havaalanı'nın 38 milyon ve Ankara Esenboğa'nın10 milyon yolcu kapasiteleri olduğunu hatırlatmakta yarar görüyorum.
Çukurova Havalanı otoyola, demiryoluna da bağlanarak hemen yakınındaki 27 adet rıhtımı olan ve yılda 4.250 gemi kabul kapasitesine sahip Mersin Limanı ile işbirliği de göz önünde tutulduğunda bölgenin cazibesi ortaya çıkmakta. Limandaki Serbest Bölge, Ataş Rafinerisi, Petrol Ofisi ve NATO özel rıhtımları limanın ne derece önemli konumda olduğunu da göstermekte.
Yenice Lojistik Köyü ise tüm bu gelişen bölgenin tam ortasında ve Çukurova Havaalanı'nın ( 2014'de inşaatı bitmiş olacak) yanında tam bir Lojistik Merkezi olaral 2014 yılında Türkiye'nin çok önemli bir Taşımacılık Üssü olacak.
Adana-Yenice-Mersin üçgeninde bu hafta ve gelecek hafta Almanya'dan konuklar ağırlamaktayız.
Kıbrıs dışına açılmak ama sağlam yatırım olanakları arayan Kuzey Kıbrıslı işadamlarımız için Mersin ve Yenice bence çok cazip bir yatırım bölgesi.
Hatırlatayım dedim. Global dünyada ayakta kalmak için ulusal sınırları aşmak şart. İşte KKTC'nin en yakınında ve dünyanın en cazip yatırım alanlarından biri!