Neden Yankee ile Johny Raus diyemiyoruz

Gazeteler ve Televizyonlar ‘Akdeniz’deki suların sürekli ısındığından, hatta bölgede ciddi bir ‘Çatışma’ ortamı yaratıldığından bahsederken bizler buralarda hala daha lay lay lom dan bahsediyoruz.

Gazeteler ve Televizyonlar ‘Akdeniz’deki suların sürekli ısındığından, hatta bölgede ciddi bir ‘Çatışma’ ortamı yaratıldığından bahsederken bizler buralarda hala daha lay lay lom dan bahsediyoruz.

Muhtariyet idaresinden bile vazgeçtiğimiz Kıbrıs’ta, nüfustan iş alanlarına, dış politikadan, iç politikaya kadar her şeyin idaresini Türkiye’ye devretmiş bulunuyoruz. Türkiyeli yetkililer kısa süre sonra Kıbrıs’taki muhtemel bir çözümden bahsederken, Baş görüşmecimiz, Cumhurbaşkanımız Eroğlu ile özel görüşmecisi Kudret Özersay’ın yansıttıkları görüntü hiçte söylenenler ile uymuyor.

Allah aşkına birisi çıkıp bana bölgede neyin değiştiğini ve bu politika değişikliği nedeni ile Kıbrıs’ta bir çözümün olacağını buna bağlı olarak yapılacağını söylesin. Akdeniz’in ‘Batmayan Uçak ‘ gemisi olarak nitelendirilen Kıbrıs Ada’sının bu özelliği ile bölgedeki stratejik önemi mi kayboldu? Yoksa İsrail’in güvenliğimi ortadan kalktı. Yoksa Irak’da ve İran’da petrol kuyularının dibi mi göründü?

Tam aksine altımızdaki gaz ve petrol denizi birilerinin iştahını kabartmaya devam ederken, Amerika, başarısızlığa uğradığı BOP’un (Büyük Ortadoğu Projesi’) yerine başka bir strateji gerçekleştirdi. Bir anda bastığı düğmeden Mısır, Libya, Suriye, Yemen ve bazı Arap ülkeleri nasibini alırken, Kıbrıs’taki petrol işine küçük kardeşi İsrail’i de katıverdi.
Dünya’nın ikinci büyük ‘BOR’ rezervlerine sahip Türkiye’yi bile parçalayıp işgal etmeyi bile düşünen Amerika’nın, iştahını kabartan petrol ve gaz denizi nedeni ile Kıbrıs’ta bir çözüm sağlayacağını düşünenlerin ben alnını karışlarım.

Avrupa’nın kapısı olarak görülen ve çok güzel bir mozaik görüntüsü veren Tito’nun Yugoslavya’sını parçalara bölüp, NATO’nun orada konuşlanmasını sağlayan, Libya’yı NATO’ya bombalatan Amerika,, Asya’nın kapısı olarak görülen meşhur ‘İpek Yolu’ dan mı vazgeçecek? Zengin petrol rezervlerine sahip Kafkasları ‘Asya’ya bağlayan kapıyı, Amerika hiç kapatır mı? Başarısızlığa uğradığı BOP’un yerine ‘B’ planını geçirip Arap ülkelerini ‘Cadı Kazanı ‘ gibi karıştırması bundan değimli?

Annan Planı döneminde size karadan toprak vereyim sizde bana denizden hak verin diyen İngiltere’nin yanı sıra Kıbrıs’tan üs isteyen Fransa’nın bizi öpmek istemesinin nedeni petrol ve gaz değimli? Birden Kıbrıs Aşkı devşiren Avrupalılar tarafından cüce olarak nitelendirilen ‘Sarkozy’nin Rum Kızı ‘Marulla’ya göz kırpmasını siz boşuna mı sanıyorsunuz?
İsrail’li iş adamlarının Kuzey’de bu kadar yer almasını, özerk bir bölge isteyerek ‘Marina’ yapmaları da benim karnımı ağrıtıyor.

Ali Özmen Safa ile kahve içip sohbet ettiğimiz dakikalarda hiç unutmadığım bir lafı var. Bak Taner diyen Ali Bey biz ‘Saray Önünde Tavla Oynarken’ millet Uluslar arası Arenada ‘Satranç Oynuyor’. Biz bir hamleyi düşünürken, onlar daha sonraki hamleleri hesaplıyor diyor. Biz yaşanan bu olaylar nedeni ile Türkiye’nin Rum’un ilan ettiği bölgede hala daha Türkiye’nin hakkı olup olmadığını tartışıyoruz. İngiliz’in, Amerikan Askerinin ve Fransız ile Kanada askerlerinin kol gezdiği Kıbrıs’ta hala daha Türk Askerinin varlığını tartışıyoruz.
Vallahi İngiliz’in ve Amerika’nın cehennemin ucundan gelerek salyaları aka aka göz koyduğu yer altı zenginliklerinde bence Türkiye’nin daha fazla hakkı var.

Türkiye’nin nüfus aktarmasına, içişlerimize bu denli karışmasına hatta bize muhtariyet idaresini bırakmasını eleştirebiliriz. Ama bu noktada hakkını koruması açısından Türkiye ile kol kola girmeli ve ona destek olmalıyız diye düşünenler tarafındanım. Cehennemin ucundan gelerek buralarda satranç oynamak isteyenlerin oyunlarını bozmak sanırım Kıbrıs Türkü olarak boynumuzun borcudur. Kısacası Elma ile Armudu ayni sepete koymamamız gerekir diyorum.

Neyse biz Saray Önünde tavla oynamaya devam edip, UBP karıştı. Kabine değişecek. Falancı Bakan işini yapamıyor ve UBP yandaşlarını işe alıyor söylemlerinden başımızı kaldıramazken, Millet malı götürüyor. Biz götürenlerin arkasından ‘Andilla ‘ koyup bakarken ve ‘Türken Raus’ derken, neden ‘Yankeee ile John’y Raus’ diyemiyoruz.

Bu haber 138 defa okunmuştur

:

:

:

: