Kalemim zaman zaman çok yoruluyor, içim daralıyor...Duyarsızlık ilgisizlik günden güne kirlenen çevremiz topraklarımız ...Yok olma tehlikesi içinde olan ağaçlarımız, ormanlarımız , Çevre ve Orman Bakanlıklarının görevlerini çok merak ediyorum... Görevleri nelerdir ? Bir insan bir takım görevlere getirilirken elini vicdanına koyup da öyle yürümeli, örnek olmalı, halkın takdirini almalı. Yazıyorum hiç hep yazıyorum ve hep yazacağım... Ne olur bir insanın içinde vatan sevgisi yoksa bu tür işlere soyunmasın, içimizde gencecik enerji yüklü sayısız insanımız var bıraksınlar da içinde sevgi, beceri, heyecan, yaratıcı güç taşıyan insanlarımız bu hassas ve kutsal görevlere getirilsin... Bir bedenin taşıdığı beynin nedenli güçlü olduğunun farkında olmalı, kendi kılavuzu kendi dostu olmalı, sıra dışı insanlar o yaratıcı güçlerle anca vatanlarını öne taşıyabilirler, güzelleştirip, güçlendirebilirler. Birde utanç duygusu olmalı insanda, bu kirletilmelerden rahatsız olmalı. Ormanlarımızı kemiren çam kurtlarına karşı bu kadar mı duyarsız yöneticiler....Kuruyan AĞAÇLARIMIZ aslında bizim ciğerlerimizi de kurutuyorlar...Meclisimizde oturan milletvekillerimizin arasında o kadar çok doktorumuz var ki bir insanın aldığı temiz nefes oksijenin nereden kaynaklandığını çok iyi biliyorlar.. Doğa, ağaçlar, bitkiler, çiçekler bizi o kadar çok seviyorlar ki........Her bir obje insanın ilacı, mutluluğu, huzuru, güzelliği... Ömrümüze ömür katan, sağlığımıza sağlık katan doğanın çevrenin kıymetini ne zaman bileceğiz... Vatanımızın kıymetini güzelliğini, AFRODİT aşk tanrıçasının VATANI...Üstüne titrediğim vatanım. ...