Görüşülen çerçevenin, 11 Şubat 2014 mutabakat belgesi olduğu da, malumumuz.
Rum tarafı Türk tarafının, 11 Şubat mutabakatından yan çizerek, federasyon değil de konfederasyon istediğini, masada bunu savunduğunu Rum basını iddia ediyor.
Türk tarafı da Rum tarafının federal bir çözüm değil de üniter bir idare sistemi istediğini.
KKTC basınından bu konuda, Güneye suçlamalar da yapıldığını, okuyoruz, izliyoruz.
Sn. Akıncı’nın görüşme sonrası, yaptığı açıklamada, bu konunun üzerinde durarak her iki tarafın halkına, şüpheleri ortadan kaldıracak açıklamalarda bulundu.
Sn. Akıncı: İki kesimli, iki toplumlu eşitliğe dayalı iki kurucu devletli bir yapı için çalışıyoruz.
Sn. Akıncı Rum tarafının iddia ettiği gibi çözüm için konfederal bir sistem istenmediğini de açıklamasında söyledi.
Bütün çabalar federal bir yapı için.
Güneye baktığımızda ise gerek yetkililer, gerekse, sivil toplum örgütleri ve medya.
Kıbrıs Cumhuriyetinin, ortadan kalkmayacağını federal bir yapıya dönüştürüleceğinin, üzerine basa basa açıklamada bulunuyorlar.
Hem de, toplumlarını, bu yöndeki bir anlaşma için, hazırlıyorlar.
Masada görüşülmekte olan, federasyon çözüm şeklinin, siyasal bilimde ve siyasal literatürde, nasıl oluştuğuna bakmakta, fayda telakki etmekteyiz.
Federasyonlar konfederasyonların ulaştığı, en son devlet şeklidir.
Yani federasyonlar, konfederasyonu oluşturan, konfedere devletlerin, bir araya gelerek, oluşturdukları siyasi birliklerdir.
Federasyona, giden yol konfederasyon devlet şeklinden geçer.
Nedir konfederasyon devlet şekli.
Bağımsız devletler, egemenliklerini korumak şartı ile ortak ve sınırlı menfaatlerini sağlamak maksadı ile bir anlaşma ile kurulan devletler topluluğudur. Topluluğu oluşturan devletler egemenliklerini muhafaza ederler.
İşte bu devletler topluluğunun oluşturduğu konfederal yapıdaki halk süregelen bu yapı içerisinde bir birlerine güven vermişlerse.
Bu yapıyı daha da merkezleştirerek egemenlik yetkilerini ileride federal yapıdan ayrılmak koşulu ile, Federal otoriteye devrederler.
Federal sistemde, egemenlik federasyona geçer. Kurucu devlet niteliğindeki, konfedere devletler bu siyasi yapıda, dışa karşı egemen olmaktan çıkarlar.
Egemenlik, merkezi idare olan federal devletin eline geçer.
Kurucu devletler iç işlerinde, özerk idarelere dönüşür.
İlerde bu yapıyı beğenmeyen, kurucu devlet varsa, bu ortaklıktan çıkabilir.
Bizde masada görüşülen, doğrudan doğruya, federal bir yapının oluşması.
İki kurucu devletten, eşit siyasi ortaklıktır.
Kurucu devletler şu an konfedere bir yapı içerisinde olmadıklarından, egemenlikleri her iki tarafta da değişik olarak yorumlanmaktadır.
Siyasi literatürde ve bilimde en basit devletin bile egemenliği tanınmaktadır.
Güney zaten düşüncesini söylüyor egemen Kıbrıs Cumhuriyeti, federasyona dönüşecek.
Bu durumda, egemenlik konusunda ileride bir kaygıları olmayabilir.
Türk kurucu devletinin bu konudaki durumu muğlak.
Federasyonu oluşturacak her iki federe devletin egemenliği olacak mı?
Bu Egemenlikler, federal yapıya yansıyacak mı?
Kıbrıs Türk Halkının, bu endişesini kim giderecek?