74 ‘ten sonra güvensizlik gelmiş

Lefkoşa’nın Rum semtinde, AB üye devletlerinin Büyükelçilerine verdiği resepsiyonda, Anastasiadis efendi, yine şakıyıverdi.

Kıbrıs konusuna ve görüşmelere değinen, Rum lider.
Temcit pilavı gibi, bildik şeyleri tekrarladı.
Yönetim, AB, mülkiyet.
Ekonomi başlıklarında, ilerleme kaydedildiğini, ancak statükonun kabul edilmez, sonsuza dek, sürdürülme istekleri karşısında. İki tarafın tezleri arasında, büyük farklılıkların ve görüşlerin olduğunu açıkladı.
Toprak ve güvenlik konularının, görüşülmediğini.
Yabancı askerlerin, çekilmesinin, bir zaman takvimine bağlanmasını da, isteyen Anastasiadis, 4 özgürlüğün ise. Olmazsa olmazları arasında olduğunu da, söylemeyi, ihmal etmedi.
Görüşmelerin zaman takvimine bağlanmasını istemeyen Rum lider, çözümden önce yabancı asker dediği, Türk Askerinin adadan çekilmesini, takvimleyecek kadar ileri gidiyor.
74 ‘e de atıfta bulunarak, 1974 olaylarının, Kıbrıs Rum tarafında, güvensizlik duygusu yarattığını da, söyledi.
1974 öncesi güven duygusu içinde olan, Rumlardı bu doğru.
Güvensizlik içerisinde olan da, Kıbrıs Türk Halkı idi.
Aklınca 1974 öncesini getirecek, eski günlerdeki gibi Türk Halkının ensesinde boza pişirtecek.
Hala daha o günlerin rüyasını görerek, Anastasiadis efendi atmaya devam ediyor.
Garantiler konusunda, da AB üyesi bir ülkenin, üçüncü bir ülke tarafından, garanti edilmesini de, çağ dışı buluyor.
Garantilerin olası bir anlaşmada, kesinlikle kabul edilmeyeceğini de, söylüyor.
Garantilerin ve Türk Askerinin olmayacağı, bir çözüm anlaşmasında, imzalar atıldıktan sonra olacakları.
KKTC ‘ de, her tür ideolojik görüşü, ne olursa olsun gidilecek köyün, minarelerini görmekte hazırlanılmaya çalışılan bu tuzağa, düşmemek için, her hal ve karda tetikte beklemektedir.
Kıbrıs Türk Halkının yaşamının en önemli unsurlarından biri, hayat kaynağı olan Türkiye’nin garantörlüğünün kalkması demek. Nefes borusunun tıkanması, şah damarının kesilmesi ile eş anlamlıdır.
Anastasiadis ve Güney, bunları kesmede kararlı.
Kıbrıs Türk Halkı ise kestirmemekte kararlı.
9 başlıkta da çok önemli konular var ki, anlaşmaya varılamamış.
Anastasiadis buna karşın isteklerimiz karşılanmazsa.
Türkiye’ye, AB baskılar yapar ve bu isteklerimiz karşılanır diye ümit ediyor ve 2016 sonunda, bir çözümden bahsedebiliyor.
Tabii Anastasiadis’e göre bu çözüm, Türk halkını kayıtsız şartsız teslim almaktır.
Kıbrıs Türk halkı, bu oyun ve tuzaklara getirilecek bir halk olmaktan, çoktan çıktı.
Artık öyle yağma yoktur.
Ya gelirsiniz 77–79 Doruk Anlaşmalarındaki gibi varılan mutabakat çerçevesinde. İki bölgeli, iki halklı, iki kurucu egemen devletin ortaklığında bir federasyon kurarız.
Ya da, herkes kendi yoluna, gideceğimiz yere varırız.
Bu haber 4082 defa okunmuştur

:

:

:

: