Aracında bazı plan ve projeler bulundurduğu gerekçesiyle Güney Kıbrıs’a geçeceği sırada tutuklanan ve hakkında dava açılan  Mimar Osman Sarper Rum adaletine güvenmediğini söyledi

  Sarper; Güney’de aleyhine getirilen suçlamalarla ilgli mahkemeye bu nedenlerle gitmediğini belirterek, eğer giderse mahkemeye itaatsizlikten tekrardan tutuklanabileceğini kaydetti

MİNE AVKIRAN

Güney Kıbrıs’a geçeceği sırada aracında bazı plan ve projeler bulundurdu gerekçesiyle tutuklanan Mimar Osman Sarper, suç işlediğine de, Rum adaletinin doğru çalışacağına da inanmadığını söyledi.

Osman Sarper, Rum cezaevinde kaldığı süre içerisinde zor günler geçirdiğini, bürokratların ve çevresinin girişimleriyle kefaletle serbest bırakıldığını hatırlattı.

Yargıcın umursamaz tavırları nedeniyle Rum adaletine güvenmediğini, bu yüzden davalara katılmadığını ifade eden Sarper; Rum tarafının, “Kendi malları üzerine proje yapılmasına” tepki olarak, böyle bir olayın yaşadığına işaret etti.

Sarper; “Gidersem, mahkemeye itaatsizlikten tekrardan tutuklanabilirim. Bu yüzden gitmiyorum ve dava her seferinde erteleniyor” dedi.

Mimar Sarper, tutklu kaldığı süreçte yaşadıklarını ve son gelişmeler, star kıbrıs muhabirine anlattı.

CEZAEVİNDE ZOR GÜNLER

Sarper, tutuklu kaldığı günlerde diabetli ve tansiyon hastası olması nedeniyle Lefkoşa Genel Hastanesi’ne kaldırıldığını ancak orada gereken ilgiyi görmemesi üzerine özel hastaneye sevkedildiğini söyledi.

Tutuklu birinin özel hastanede kalabilmesi için başkasının kefil olması gerektiğini ve bu yüzden Kıbrıs Türk Mimarlar ve Mühendisler Odası ile iletişime geçerek, Rum Mimar ve Mühendisler Odası’ndan bir mimarın gelerek kendisine kefil olduğunu, 2 gün boyunca özel hastanede polis kontrolünde kaldığına dikkat çekti.

8 günün sonunda mahkemeye çıkan Sarper, mahkeme kararıyla 8 gün daha tutklu kalmasına karar verilerek Merkezi Cezaevine gönderildiğini belirterek; “Suçlu olup olmamama karar verilmeden Merkezi Cezaevine gönderildiğim zaman uzun süre tutklu kalacağımı düşünmüştüm. Bu yüzden büyük bir moral bozukluğu yaşadım. Yükselen tansiyonum ve kan şekerime doktorlar müdahale etti. Yiyeceklerim, diyabet ve tansiyon hastasına özel menü olarak verilmeye başlanmıştı” dedi.

EYLEMLER VE GİRİŞİMLER ETKİLİ OLDU

Tutuklu kaldığı süre içerisinde ailesinin ve çevresinin yardımlarıyla bir takım eylemler yapıldığına işaret eden Sarper, Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat’ın Birleşmiş Milletler Genel Sekreter Yardımcısı İbrahim Gambari’ye bu konuyu ilettiğini, Gamari’nin de durumu Rum Yönetimi Başkanı Tassos Papadobulos’u uyardığını hatırlattı.

Sarper, “Mal satma gibi bir düşüncemin olmadığı araştırıldıktan sonra tutuksuz yargılanmama karar verildi ve kefaletle serbest bırakıldım.” dedi.

RUM ADALETİNE GÜVENMİYORUM

Güney Kıbrıs’ta 18 gün boyunca tutklu kalarak, mahkeme kararıyla kefaletle serbest bırakılmasının ardından Aralık ayında davasının görüldüğünü söyleyen Sarper, “Bazı hukukçularla konuştuğum zaman, mahkemeye gitmemenin daha doğru bir karar olduğunu düşündüm. Dava, neticelenmiş değil, sürekli olarak erteleniyor. Mahkemeye gitmememin bir diğer nedeni de, yargıcın umursuz tavırlarından dolayıydı. Önceden karar vermişcesine, sağa sola bakınarak dışarıyı seyrediyordu. 2 yıla kadar mahkum edileceğimi bildiğim için, yargıcın adaletine inanmadım ve davalara gitmedim” diye konuştu.

RUMUN PİYANGOSU BANA ÇIKTI

Rum tarafının bu konu ile ilgili ses getirmek için böyle bir olay yaşandığına işaret eden Sarper,  dosya üzerinde Rum veya Türk malı yazmadığını, sadece kişilerin ismi geçtiğini, dosyanın bir İngiliz şirketine ait olması şüphesiyle Rum polisinin bu yola başvurduğuna dikkat çekti.

Sarper, o günden sonra Güney Kıbrıs’a hiç geçmediğini, geçmeyi de düşünmediğini, çünkü, yaşadığı olayın önceden planlanmış olduğunu inandığını kaydetti.

“Ben olmasaydım bir başkası olacaktı. Bu piyango bana çıktı” diyen Sarper; ailesi ve çevresinin yanında devlet yetkililerinin, kendisine gerekli ilgiyi gösterdiğini,  Cumhurbaşkanı ve Başbakan’dan maddi ve manevi destek gördüğünü belirtti.

Metehan Sınır Kapısı’ndan Güney Kıbrıs’a geçeceği sırada aracında yapılan aramada ‘kişiye ait mal üzerine proje çizmek ve 5 hissedara ait mala zarar vermeye teşebbüs’ nedeniyle Rum Polisleri tarafından 27 Haziran 2006 günü tutuklanan Mimar Osman Sarper, mahkeme kararıyla 18 gün hapse mahkum olmuştu.