Başbakanlık Müsteşarı Öntaç Düzgün: “Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nın  açıklamalarıyla ne yazık ki Papadopulos’un Ozmosis siyasetine katkı koymaktadır”

Başbakanlık Müsteşarı Öntaç Düzgün,   Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası’nın (KTÖS), hükümete ve onun her türlü faaliyetine karşı çıkma içgüdüsüyle geliştirdiği “külliyen ret” politikasının, spor alanlarına da bulaştığını ve Kıbrıs Türk gençliğine zarar verici, kabul edilemez bir boyut aldığını kaydetti.

Düzgün, “Tamamen Rum politikacılar ve Rum Futbol Federasyonu yöneticilerinden kaynaklanan sebeplerle oynanamayan Çetinkaya-Luton Town dostluk maçı ve ona bağlı gelişmeleri gerekçe sayan KTÖS,  Kıbrıs Türk futboluna ve kurumlarına saldıran ve küçük düşüren açıklamalarıyla, ne yazık ki Papadopulos’un her alanda hissettiğimiz ‘ozmosis’ siyasetine katkı koymaktadır” dedi.

Başbakanlık’ın Spordan Sorumlu Müsteşarı Öntaç Düzgün, dün yaptığı yazılı açıklamada, Uluslararası Futbol Federasyonu (FİFA)’nın, “bilgi ve davet yazısı yeterlidir” dediği şartlarda oynanması planlanan Çetinkaya-Luton Town maçının gerçekleşememesinin sebebinin, Rum Futbol Federasyonu ve Rum Dışişleri Bakanlığı’nın son dakikaya kadar sürdürdükleri engellemeler olduğunu belirtti ve şunları dile getirdi:

“Hal böyle iken,  ‘Biz sadece futbol oynamak istiyoruz’ diyen Kıbrıs Türk futbol otoritelerine, ‘spora siyaset karıştırdıkları’ ve ‘ayrılıkçı politikalar’ izledikleri suçlamasında bulunan KTÖS yöneticileri, ‘şu anda Kuzey Kıbrıs’ta bulunmakla ve yasadışı Ercan Havaalanı’ndan giriş yapmakla suç işlemektesiniz, derhal Güney Kıbrıs’a geliniz’ diyerek, Luton takımını telefoniyen tehdit eden Rum Futbol Federasyonu’nun tavrını nasıl olur da spor etiğine uygun bulabilmektedir?  KTÖS nasıl olur da maçı engelleyebilmek için Rum Dışişleri Bakanlığı’nın faaliyetlerini tolere edebilmekte ve spor etiğine uygun bulabilmektedir? KTÖS yönetimi gelişmeleri bilmeden ve vakıf olmadığı bir alanda bu denli iri laflar söylerken ‘şeytanın avukatlığı’na da soyunduğunun farkında değil midir?   

KTÖS yönetimi, yurt dışı sportif temaslar yapan ve büyük başarılar elde eden çocuklarımıza, gençlerimize ve onların öğretmenlerine, ‘Rum otoritelerden izin alınız’ derken kendi ile çeliştiğinin farkında değil midir? KTÖS yönetimi uluslararası öğretmen kuruluşları ile ilişkilerini geliştirirken Rum partnerlerinden mi izin almaktadırlar? KTÖS yönetimi KKTC Hükümeti’nin her faaliyetini ‘ayrılıkçı’ olarak nitelendirirken Rum Yönetimi’nin Kıbrıslı Türklere karşı izlediği hegemonyacı tutuma, sporda dahi hayat hakkı tanımaz politikalara karşı neden tavır almamaktadır?”

Hükümetin izlediği “Kıbrıslı Türklere yönelik spor ambargoları kaldırılmalıdır” politikasının haklılığının, gücünü, BM eski Genel Sekreteri Kofi Annan’ın BM Güvenlik Konseyi’ne sunduğu rapordan, Genel Sekreter Ban Ki Moon’un bu raporu teyit eden açıklamalarından, Avrupa Birliği Konseyi ve Parlamentosu kararlarından ve Avrupa Birliği Kıbrıslı Türklerle Yüksek Temas Grubu’nun bu alandaki teşviklerinden aldığını ifade eden Öntaç Düzgün, hükümetin, bu uluslararası meşruluğu ve haklılığı dikkate alarak, Kıbrıslı Türklere karşı uygulanan Rum Yönetimi kaynaklı spor izolasyonlarına karşı yılmadan mücadelesini sürdüreceğini vurguladı.