Kutlu Adalı cinayeti ile ilgili, KKTC sınırları içinde başta Meclis, medya, sosyal medya olmak üzere yapılan girişimler karşısında. Sonuca gitmek için, başlangıcın bir türlü nereden yapılacağı konusu hep soru işareti ile karşılaşıyor.
Kutlu Adalı cinayeti ile ilgili, KKTC sınırları içinde başta Meclis, medya, sosyal medya olmak üzere yapılan girişimler karşısında. Sonuca gitmek için, başlangıcın bir türlü nereden yapılacağı konusu hep soru işareti ile karşılaşıyor.
Nereden başlanacağına bir türlü karar verilemiyordu. Nedeni de zanlıların, cinayetle ilgili delil ve donelerin KKTC de olmaması. Sadece beyanlar var, o beyanları yapanlar yurt dışında bulunuyor.
Bütün bu olumsuzlukları ve imkansızlıkları ortadan kaldıracak ve cinayetin kapısını aralayacak yeni bir olumlu gelişme oldu !
O da, TC Başsavcılığının, cinayetle ilgili soruşturmaya karar vermiş olmasıdır.
Kutlu Adalı cinayeti, yeni bir minvale girmiştir.
Bizim Başsavcılığımız da konu ile ilgili elinde ne varsa hazır hale getirsin. Eksiklik varsa, PGM ‘den talep etsin.
İcabında, PGM yeni araştırma ve soruşturmaya başlasın. TC Başsavcılığının açıklaması, KKTC makamlarından da belge isteneceği yollu. Meclis Araştırma Komitesi, işi süratlendirmeli.
Cumhuriyet Başsavcılığı ile bizim Başsavcılığımız müşterek çalışma yapabilir. Araştırma soruşturma yapabilir. Hatta bunu her iki devlet PGM ‘ leri seviyesinde ele alabilir. Bu konuda her iki devletin adli yardımlaşma anlaşması var.
TC organize suç çetelerinin üzerine gitmekte kararlı. Belki de Adalı cinayeti sonuca gitmek için bir başlangıç olabilir.
Gelişmeleri bekleyip göreceğiz.
Güneyde genel seçimler yapıldı. Kafatasçı milliyetçiler, beklenmeyen bir oy artışı ile Mecliste temsil edilecekler. Kafatasçılığı sadece Elam temsil etmiyor. Akel hariç, hepsi kafatasçı milliyetçi. Böyle olmasa idi, 53 yılda Kıbrıs sorunu adil bir çerçevede sonuçlanırdı.
Disi’nin, Elam’dan ne farkı var ?
Disi, EOKA terör örgütünden doğmadı mı ? Kuruluşunda hep EOKA’cı caniler yok muydu?
Klerides, Papadopulos EOKA terör örgütünün kurucuları arasında değil miydi ?
Enosis için atılan imzasını, hangi siyasi parti geri çekti. Elam’ın kafa yapısı tümünde mevcut. Elam’ı bunlardan arındırma haksızlık olmaz mı ?
Hepsi ayni, al birini çal ötekine.
“Aslında yok birbirimizden farkımız. Biz Osmanlı bankasıyız.”
Elamın varlığı, Güneyde kafatasçı milliyetçiliğini daha da zirveye çıkaracak ve Rum sağ siyasi partileri bu yarışta yerlerini alacaklardır.
Güneydeki seçimler Kıbrıs konusundaki görüşmelere ne etki yapar?
Hiçbir şey.
Ayni teraneyi söylemeye devam edecekler.
Hayvancıların eylemi üçüncü gününde. Yarın, beş örgüt daha sokağa iniyor.
Bunları başkaları da izleyebilir.
Halk çok ciddi sıkıntılar içinde, Hükümetten sıkıntılara çözüm beklemekte.
Hükümet, kamuya ciddi tasarruf tedbirleri getirmeli ve bu konuda tüm halka örnek olmalı.
Ayni şekilde, yerel yönetimlere de bu tedbirler uygulatılmalı. Hala daha lale devri yaşayan yerel yönetimler var. Cevizcinin çuvalından lale devirleri yaşandı. Fakat cevizcinin çuvalı boşandı. Nerede ise hepsi borç batağında. Yerel yönetimler için tasarruf tedbirleri düşünülmeli ve yerel yönetimler sıkı bir mali denetim mekanizması ile sürekli denetlenmeli.
Tasarrufu idareden başlatalım ve aşağıya yayalım.
Bu ekonomik ortamda bile israf devam etmekte.
Bunu önlemek için ayrı bir birim de kurulabilir.
Çünkü değişen gelişen ve oluşan şartlar karşısında, maalesef mevcut denetim mekanizmaları kifayetsiz kalmaktadır.
Rahmetli Bülent Ecevit, Başbakanlığı döneminde. Alınan tasarruf tedbirleri nedeni ile makam arabası kullanmadı ve kendi aracı Renault TX ile makamına gidiyordu. Niye TX benzin daha az yaktığı için.
Tasarruf için aklıma gelen örnek bu oldu. Çünkü halkın gözü bu konuda tepelerde olanlardadır.