Genel olarak ülkedeki yangınlar

1995 ve sonrası çıkan yangınları araştırmak için oluşturulan Meclis Komitesinin raporu dün Meclis genel kuruluna sunuldu . Yangın komitesinin hangi tarihte oluşturulduğu raporda belirtilmedi veya haberi veren kaynak bunu yazmadı .

1995 ve sonrası çıkan yangınları araştırmak için oluşturulan Meclis Komitesinin raporu dün Meclis genel kuruluna sunuldu . Yangın komitesinin hangi tarihte oluşturulduğu raporda belirtilmedi veya haberi veren kaynak bunu yazmadı .
Çıkan yangınların nedeni ve suçlusu bulundu . “Orman dairesinde bu konuda zafiyet olduğu “ yollu komite raporunda ibare var .
Bizde yangınlar genellikle üç türde meydana gelmektedir .
Biri kent, ikincisi arazi - orman , üçüncüsü de çok yakın bir geçmişte başlayan araba yangınları. Kent yangınlarının söndürme işi Osmanlıdan beri kentte oluşturulan yangın söndürme ekiplerince yapılmaktadır .
Osmanlıda tulumbacılar vardı .
İngiliz sömürge yönetiminde yangınlara karşı teknoloji geliştirilmiş ve devreye motorlu araçlar girmişti . Donanımı tamamlanan teşkilata ekipmanlar da alınarak kent yangınlarına karşı yangından sonra telafisi imkansız sonuçların doğmasının önüne geçilmişti .
İngiliz sömürge yönetiminde de arazi ve orman yangınları sorun olmaya devam etti .
Bunun için genel Vali emirname çıkararak. Yangın yöresinde bulunan , sağlıklı tüm kişilerin yangın söndürmek için görevli ve yetkili kişilerin hizmetine girmelerini yasal kural haline getirmişti. Katılmayanları ise cezai müeyyide uygulanması için mahkemeye sevk edilmeleri nedeniyle tutuklayarak , karakola götürüyorlardı .
Halen bu kural bizde yürürlükte .
Fakat uygulanmaz .
Devlet oluşturduktan sonra , Çağdaş devletin gerekleri ne ise onları yerine getirmeye ve uygulamaya başladık .
Devlet çarkını teşkilat yasaları oluşturarak çevirmeye başladık . Fakat çark zamanında yağlanıp temizlenmediği için paslanmış dönüşü nerede ise mümkün olmamaktadır .
Raporda Orman dairesine yangınların söndürülmesi için gerekenin yapılmasında zafiyeti tesbit eden erk. Ayni raporunda ise yüce komitemiz aynen şunu yazıyor .
“ Yangınların önlenmesine ilişkin faaliyetlerin geçici memurlar tarafından yürütüldüğü . Dolayısı ile de kendilerine yasada ön görülen görev yetki ve sorumlulukların yüklenemediği tespitinde bulunmuştur.”
Komitemiz bu sütunda yıllarca dile getirdiğim ve bir kulaktan girip öteki kulaktan çıkan çok önemli gayri hukuksal bir konuyu da tespit etmiştir.
Bu tespit sadece Orman dairesi için geçerli olmasa gerek . Bilemem ama belki de bugün KKTC’nin tüm devlet dairelerinde % 80 kamuyu yönetenler , geçici memur ve geçici işçidir .
Oturdukları çoğu makam, Kamu görevlileri Yasasındaki kadrolu personelin makamı ve kadroluymuş gibi hizmet şemasındaki görev ve yetki bu geçicilere uygulatılmaktadır . Bu doğrultudaki icraatların hiç bir yasal geçerliliği yok . Yok hükmündedir . Ama maalesef devlet çarkı bu geçicilerin elinde .
Söz konusu komite KKTC ‘de en büyük siyasi erk tarafından Meclis tarafından oluşturulan bir komite . Ayni zamanda da siyaset kurumunun ana nüvesini teşkil etmekte . Her partiden bu komiteye üye verilmiştir .
Sadece Sn. Arıklı ve partisi, geçmişte, geçici personel devlet kadrolarına almamıştır .
Bu gayri yasal durumu yaratan hemen hemen geçmişte iktidara gelmiş veya ortak olmuş siyasal partilerimiz değil mi ?
Orman dairesi için bulunan zafiyet bulgusu ayni zamanda tüm kamu yönetimini ahtapotun kolları gibi sarmıştır .
Kamu yönetiminde , Görev yetki ve sorumluluk taşımayan ve ülke yönetimini geçicilere havale eden zihniyetlerin ülkeyi getirdiği nokta bu .
Bunu ben yıllarca bu sütundan yazıp çiziyorum . Kulak asan yok .
Çok şükür yasamada bulunan ve söz konusu komiteye üye veren partilerimizin oluşturduğu komite , en nihayet Orman dairesinde acı gerçeği gördü .
Umarım bu tüm kamu yönetimine şamil olur ve bunun gereği en yakın bir zamanda , yerine getirilmek için düğmeye basılır .
Görev yetki ve sorumluluk işini aşın. Her türlü yangın bu memlekette söndürülür .
Bu yapılmadığı takdirde nemelazımcılık zihniyetini de ortadan kaldıramazsınız .
Yetki gaspı ve aşımı gayri hukuki olarak da sürmeye devam eder .
Sonra Yalçın Cemal demedi demeyin .
Bu haber 3860 defa okunmuştur

:

:

:

: