Uzatmalı ateşkesten sonra , İsrail ateşkesten de yararlanarak , başlatmış olduğu soykırıma , bütün şiddeti ile devam etmektedir .
Filistin halkının , dünya adaletsizliği karşısındaki varlığı , herkesin malumu .
Bu , 1948 yılından beri devam etmekte .
Batılı emperyalistlerin , yalan ve aldatıcı vaatlerine kanarak , Dünyada savunmasız bir varlık haline getirilmelerinin , çok ama çok ağır bedellerini maalesef ödemektedirler .
Fakat , halk dilinde bir deyim var .
“Son pişmanlık fayda etmez” diye .
Batılı emperyalist devletlerin , başta Amerika ve İngiltere’nin desteklediği İsrail . Genişleme politikasını , sahada uygulamaktadır .
Filistin halkı , kendi topraklarında , göçmen durumuna düşürülmüş . Geleceği meçhul hale getirilmiştir .
Bu kabul edilebilir bir durum olamaz .
Yıllarca bu devam etti .
BM GK kararları uygulanmadı .
Filistin devleti , kabul edildi .
Fakat , yürürlük yine batılı emperyal güçler tarafından engellendi .
İsrail ve hempaları , bunu bir statüko haline getirdiler .
BM’in eli kolu bağlı kaldı .
BM GS , bu haksızlıklar karşısında , sesini çıkarmaya çalıştı . Sesini kıstılar .
Hamas , Filistin halkının , sokulduğu durumun , yıllarca statüko haline getirmesine karşı çıkarak , baş kaldırdı .
Bu baş kaldırışın sonucunu , iyi hesaplayarak yaptı mı ?
İsrail ve hempalarının gücüne karşı , kendi gücünü hesaplayarak mı bu yola çıktı ?
Yoksa , Allah , rast getire mi diyerek silaha sarıldı ?
İsrail hapishanelerindeki , Filistinli tutsaklar ile tutukladığı İsraillileri , trampa etmek için mi bu hareketi yaptı ?
İsrail’in , bu denli bir soykırıma gireceğini ve bunun önlenemeyeceğinin , hesabını kitabını yapmadı mı ?
Trampa edilen Filistinlilerin ve trampayı bekleyenlerin , sayısal oranının çok üzerinde insanların öleceğini , hesaba katmadı mı ?
Yoksa , Hamas’ın hareketi , bu soykırımı yapmak için , israil’e yakılan , bir yeşil ışık mı ?
Akıllara maalesef , ister istemez bu soru gelmektedir .
Gazze’de , insanlara kıyılıyor .
Hamas’ın gücü , buna el vermiyor .
Siyonizmin genişlemesi , devam ediyor .
Gelelim , ülkemizdeki suç manzaralarına .
Sayısal ve çeşitlilik açısından , herhalde , Guines rekorlar kitabına gireriz , diye düşünüyorum .
Kamuya ve devlet dairelerine yapılan istihdamlarda , ülkemiz , globalleşme hareketinden önce , bu kadar işlenen suçla karşılaşmamıştı .
Bilhassa , AB olayından sonra , suçlarda çeşitlilik ve artışlar başlamış olup , dört nala devam etmektedir .
Nerede ise , bir yaşam biçimi , halini almıştır .
Ne yazık ki , bu suçlar , kamuya da , büyük oranda olmasa bile , yansımış durumda .
Genelde , bu suçlar , yurt dışından gelenler tarafından , daha çok işlenmektedir .
Gerek özelde , gerekse de kamuda , vatandaşlık elde eden kişiler de çalışma imkanı bulmaktadır .
Vatandaş olanlar , tüm vatandaşlık haklarından , yararlanırlar .
Bu , bir Anayasa ilkesidir .
Orijinal Kıbrıslı Türklerin , işledikleri suçlarla , sonradan vatandaş olan veya çalışma izinli olarak adada bulunanların , işlediği suçları , terazinin kefesine koyarsak , kefeler nasıl şekil alır ?
Bizde , işe alımlarda , sabıka belgesi aranır .
Vatandaşlıklarda , bu aranır mı bilmiyorum .
Sabıka belgesi temiz olanlar , suç işlemeyeceklerine dair , bir karine mi teşkil eder .
Nitekim , temiz sabıka belgesi ile girenlerin , nasıl marifetler çevirdiklerine şahit olmaktayız .
Sabıka belgeleri , sadece işlenmiş suçları belgelemek için hazırlanan evraklardır .
Ya kişinin karakteri , toplumdaki hal ve gidişi , yaşantısı , insanlara psikolojik yaklaşımlarının derecesi , nasıl anlaşılacaktır ?
Hepsinden önemlisi .
Yurdunu seven ve onun için kalbi atanın . Yurttaş olup olmadığını , nasıl anlayacağız .
Galiba , yurttaş yetiştirme becerisini de kaybetmiş durumdayız .
Kıbrıs Türk Mücahidinin sesi . Bizim sesimiz olan BRT ‘nin , 60 ‘cı yaş gününü kutlar . Nice 60’lı yaş günleri dilerim .