Avrupa’yı kurtarmak

Şöyle başlayalım. Avrupa siyasetini, ekonomisini takip edenler mutlaka bilir.

Şöyle başlayalım. Avrupa siyasetini, ekonomisini takip edenler mutlaka bilir. İtalya'nın eski başbakanı, eski Avrupa Merkez Bankası Başkanı Mario Draghi'den bahsediyorum. ‘Süper Mario‘ lakaplı Mario Draghi, çok uzun bir kariyerin ardından bir kez daha ekonomist olarak kamuoyunun karşısına çıktı. Profesör ve yatırım bankacısıydı, devlet adamıydı ve Avrupa Merkez Bankası başkanıydı, Euro‘nun kurtarıcısı olarak tarih yazdı. Şimdi de Avrupa'yı kurtarmak için yola çıktı.
* * * *
Geçtiğimiz hafta 77. doğum günüydü. Pazartesi günü de AB bürokratlarıyla hazırladığı raporu AB Komisyonu‘na sundu. Zamanlama da mükemmel. Muhtemelen tesadüf değil. Çünkü bu hafta 26 yeni AB komisyon üyeleri tanıtılacak. Avrupa Birliği'nin rekabetçiliğine ilişkin 400 sayfalık rapor, mevcut durumun analizini sunuyor, kırılganlıkları hakkında bir gözlem ortaya koyuyor. Kendi alçakgönüllü ifadesiyle, AB'yi ekonomik gerilemeden kurtaracak bir şeyler yapmak için yola çıktığı söyleniyor.
* * * *
Draghi tarafından Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen'e sunulan rapor gizli değil. AB’nin resmi sayfasında yayınlandı. ‘The future of European competitiveness – A competitiveness strategy for Europe - In-depth analysis and recommendations‘ isimli iki bölümü raporu açıp okuyabilir. Raporun şu anda kurulmakta olan Avrupa Komisyonu'nun çalışmalarına ilham vermesi bekleniyor. Ancak yirmi yedi üye devletin ortak bir siyasi iradesi olmadığını da unutmamak gerekir.
* * * *
İlk bölüm 69 sayfalık bir metin. Acilen bir şeylerin olması gereken üç alandan en önemlisi, ileri teknolojiler alanında özellikle ABD ve Çin ile inovasyon uçurumlarını kapatmak. İkincisi karbondan arındırma ve rekabet edebilirliğe yönelik ortak bir plan. Üçüncüsü ise güvenliğin artırılması ve jeopolitik bağımlılıkların azaltılması. 328 sayfalık ikinci bölümde enerji, kritik hammaddeler, dijitalleşme, yüksek teknoloji, enerji yoğun endüstriler, temiz sanayi teknolojileri, otomotiv, savunma, uzay, farmakoloji ve ulaşım olmak üzere on sektörel politika anlatılıyor.
* * * *
Özetle rapor ne diyor? Avrupa neredeyse yirmi yıldır ABD ve Çin'in gerisinde kalmaya devam etti. Gelecek daha da karanlık görünüyor. AB Komisyonu'na sunulan raporda, AB'deki rekabet gücünü artırmaya yönelik en az 170 öneri ve alt teklif var. Uzmanlara bakılırsa analiz yeni değil ama tamamen doğru. Peki bu nasıl olacak? Rapor, bu kötü gidişatı tersine çevirmek için 1960'larda, 70'lerde olduğu gibi Avrupa gayri safi yurt içi hasılasının yaklaşık yüzde 5’inin yatırıma yönlendirilmesi çağrısında bulunuyor.
* * * *
Bu öneri her yıl 750-800 milyar Euro ilave özel ve kamu yatırımlarına karşılık geliyor. Bu da İkinci Dünya Savaşı sonrasında Marshall Planı'yla Avrupa’ya gelen yardımın iki katından fazla. Draghi temiz enerji, yüksek teknoloji ve yüksek rekabete odaklanan bir vizyonu ortaya koyuyor. Bu vizyonun arkasına da ciddi bir finansal güç koymak istiyor. Yani özel ve kamu yatırımlarına yılda ekstra 800 milyar Euro. Bu para nasıl bulunacak ve nereden gelecek? Draghi AB’de daha fazla ortak borçlanma istiyor.
* * * *
Böyle bir durum Covid salgını sırasında ekonomik toparlanmayı finanse etmeye yardımcı olmak için sınırlı şekilde uygulamaya konulmuştu. Tekrarlanması zor. 27 ülkenin hepsini kendini düşünüyor, kendi çıkarları var ve onların seçmenlerinin de çıkarları farklı. Uzmanlara göre, Mario Draghi, Avrupa'da alışılmadık derecede saygı duyulan bir kişi. Hazırladığı rapor da Avrupa için iyi niyetlerle dolu. Vizyonu cesur olsa da, önerdiği politikalar mevcut politik manzarada pratik olarak imkansız. Çünkü Avrupa, parçalarının toplamından daha az.
* * * *
‘Teşhis ilk adımdır, ancak tedaviyi bulmanın garantisi değil‘ derler. Avrupa’nın durumu da böyle. Draghi’nin sunumunu bitirdikten sadece üç saat sonra Almanya Maliye Bakanı ‘Almanya ortak borçlanmaya onay vermeyecek‘ dedi. Avrupa hiç şüphesiz bir dizi krizle karşı karşıya: devam eden ekonomik gerileme, ekolojik değişim ve savaş. Ama bir an önce de harekete geçilmesi gerektiği de ortada. Bakalım ne zaman ve nasıl harekete geçilecek veya geçilebilecek mi?

Bu haber 184 defa okunmuştur

:

:

:

: