YENİ YILA AKTARILANLAR

2024’ ün , son günlerini yaşıyoruz .

2024’ ün , son günlerini yaşıyoruz .
Bir çok sorun , yeni yılın omuzlarına yüklenmek için istifleniyor .
Bu , pek çok sorun arasında , KKTC’ yi , hayati olarak ilgilendiren sorunların başında . Çalışma hayatını ilgilendiren ve bunun için de kamuda örgütlü olan sendikaların , iki gün süresiz greve gitmeleri nedeni ile , Hükümet kanadından gelen teklif ve karar sonucu , grev ve eylemler yeni yıla kadar buz dolabına kondu .
Alınan karar .
Toplu İş Sözleşmesi , Grev ve Referandum değişiklik yasa tasarısı, geri çekildi .
Hayat pahalılığı ile ilgili olarak , hükümetin yapmak istediği değişiklikler ise :
Hükümet ve sendikaların , yapmış oldukları görüşmede , varılan anlaşma sonucunda , yeni yılda varılan mutabakat çerçevesinde , görüşülmesine , hem fikir olundu .
Hükümetin , sendikalarla varılan mutabakata kadar , iki günlük genel grev sayesinde , bütçeye girecek olan para akışındaki miktarın kesilmesi ise , ayrı bir araştırma konusu .
Yeni yılda , yani bir hafta sonra , bu konudaki gelişmeleri , hep birlikte göreceğiz .
2025‘ e aktarılan ve en büyük temennim olan , Trafik kazalarının , 2026‘ ya havale edilmemesi için , 2025’ te , çok yoğun bir şekilde , ahtapotun kolları gibi , her yer aranıp taranarak . Trafik kazalarının , önüne geçilecek bir yıl olması için kolları sıvamak , en birincil adım olması gerekir , diye düşünüyorum .
Bunun düzelmesi için , polis raporlarına da girerek , bir eleştiri mahiyeti kazanan , yollardaki alt yapının yetersizliği , artık idrak edilip , çok ivedi olarak gerekli adımlar atılmalıdır .
Trafik kazaları , yaşlılara endekslenerek , işin içinden sıyrılma modası , çoktan geçmiştir .
Hiçbir yolumuzda , dört dörtlüğü bıraktım .
Çağdaşlığı da bıraktım .
Klasik olarak nitelendirdiğimiz tarzda bile , bir alt yapı oluşturulmamıştır .
Kara Yolları ve Ulaştırma Bakanlığı , ne için oluşturulmuştur ?
Ülkede , 10 kişiden 9’u , bu soruyu soruyor .
Ülkemiz ve tüm dünyadaki ülkeler , 2025‘ e , iklim değişiklikleri ve insanlık için yaşanılamayacak bir seyre doğru giden dünyamızı , sonsuza kadar yaşanabilecek bir duruma getirmesi için , yüklerin en ağırını yüklemişlerdir .
Tabii , nasıl ki dünyayı yaşanamayacak hale sokan insanoğlu ise , bunu yapacak olan da yine kendisi olacaktır .
2025’ te , tüm ülkelerde , bu sorun için kalıcı çözümler arayışı olarak , ilan edilmeli .
Bu yapılmazsa , ne olur ?
Olacak olan .
“ Gidilecek köy , minarelerinden çoktan görülmüştür .”
Bilhassa , ülkemizde , ki , genel greve gidilme nedeni olan hayatın pahalılaşmasıdır .
Her geçen gün , bu devam etmektedir .
Tek kutuplu ekonomik düzende , Kapitalist sistem “ gemi azıya almış “ durumda .
Kapitalizme , dünyada , düşman olmayan var mı ?
Varsa , devede kulak .
Ayrıca , kulağa da hoş gelmiyor .
Kulağa hoş gelsin diye , bazı aklı eren kapitalist seviciler , adını da değiştirerek.
Kulağa hoş gelecek , üç kelimelik bir cümle icat ettiler .
“ Serbest Piyasa Ekonomisi ” diye .
Yeni isim , kulağa hoş gelmesine geldi de .
Ceplerin dolmasına , hiç hoş gelmedi .
Cepler , değil dolmak .
Karıştırıla , karıştırıla , ceplerdeki delik , birden çok delik haline geldi .
İşte , bu durumda olan , Kıbrıs Türk Halkı , vahşi bir hal alan bu serbest Piyasa Ekonomisinin dizginlenmesini , 2025 ‘ ten dört gözle beklemektedir .
Tabii , bunu yapacak olan , siyaset kurumu olacaktır .
Bekleyelim , görelim ..
Bu haber 164 defa okunmuştur

:

:

:

: