Orta Doğu ve Doğu Akdeniz Erdoğan’dan sorulacak!

Doğu Akdeniz’de taşlar yerinden oynamaya başladı. Bölge bundan sonra Türkiye’de sorulacak.

Doğu Akdeniz’de taşlar yerinden oynamaya başladı. Bölge bundan sonra Türkiye’de sorulacak.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Erdoğan geçmişte din üzerinden bir birlik kurmaya, güç oluşturmaya çalıştı. Müslüman ülkeler adına oluşturmak istediği bu birliğe Arap ülkelerinden olumlu bir destek alamayınca dikkatini Türk ülkelerine çevirdi. “Birlikten güç doğar” dedi.
Suriye’de de gelinen durumdan sonra Türkiye’nin bölgedeki gücünü tüm dünya tanımaya başladı. Türk dünyası bir birlik olarak istediği güce ulaştı.
Erdoğan da yaşanılan bu süreçte Türk Dünyasının Lideri olduğu ve gerektiği yerde bu liderliği göstereceğini ispat etti. Ermenistan’a karşı yıllardır savaşan Azerbaycan’a verdiği destekle savaşı Azerbaycan lehine noktaladı.
Bu destekle Azerbaycan ile Türkiye arasında her alanda bir işbirliği dönemi başladı.
Gelinen durumda Orta Asya’dan Orta Doğu’ya uzanan geniş bir coğrafyada Türkiye’nin onayı olmadan hiçbir adım adım atılamayacağı ortadadır.
Türk Dünyası her geçen gün büyüyor.
Erdoğan’ın vizyonu ile Türk dünyasına Afrika’daki Müslüman ülkeler de katılıyor. Gelecekten Türkiye Orta Doğu’da olduğu gibi Afrika’da da etkili bir ülke olmaya doğru her geçen gün ilerliyor.
Orta Doğu’da daha önce Erdoğan’ın Müslüman Birliği teklifini reddeden ülkeler arasında yer alan Sudi Arabistan, Ürdün, Mısır gibi ülkeler bundan sonra bir şekilde “bizi de bu birliğe kat” diye Erdoğan’ın kapısını çalacaklar.
Öyle görünüyor ki gelecekte başta yeni Başkan Trump’ın liderliğinde ABD olmak üzere Batılı devletler Erdoğan’a bölgedeki hakimiyeti konusunda gereken saygıyı gösterecekler.
Nitekim son açıklamalarda bunun işaretini net olarak gördük.
ABD, Türkiye ile Suriye'nin, Kıbrıs'ın egemenlik haklarını zedeleyebilecek deniz sınırları konusunda bir anlaşma imzalayabileceği yönündeki haberler karşısında tarafsız bir duruş sergiledi.
Washington’ta konuyla ilgili bir soruya yanıt olarak ABD Dışişleri Bakanlığı sözcüsü, olası anlaşmaya ilişkin belirli soruların doğrudan Ankara ve Şam'a iletilmesini önerdi.
ABD, Doğu Akdeniz'deki tüm taraflara, gerginliği tırmandırabilecek eylemlerden kaçınmaları çağrısında bulunarak, iş birliğini, enerji güvenliğini ve ekonomik istikrarı desteklemek için bölgesel kaynakların geliştirilmesinin gerekliliğini vurguladı.
Türkiye'nin Şam'a yönelik son açılımı, enerji, altyapı onarımı ve Kürtlerin kontrolündeki bölgelerdeki bölgesel gerginliklerin çözümü konusunda iş birliğini amaçlıyor.
Peki ABD’nin Türkiye karşısında yeni pozisyonu en çok kimi endişelendirecek?
Elbette en endişeli ülkeler Orta Doğu’nun şımarık çocuğu İsrail ile Doğu Akdeniz’in şımarık çocuğu Güney Kıbrıs olacak.
Bu iki ülke ya şımarıklıktan geri adam atacak ya da Türk ve Müslüman Dünyası’nı karşısına bulacak. Bundan sonra Orta Doğu ve Doğu Akdeniz Erdoğan’dan sorulacak.
Kıbrıs’a gelecek olursak bundan sonra ada da her sürpriz gelişmeye açıktır.
Çünkü kararı Kıbrıs’ın kuzeyi ya da güneyinde yaşayanlar vermeyecek.
Bölgede güçlenen yeni Türkiye, Batı’nın dev ülkeleri kazan kazan prensibiyle masaya oturursa yeni bir dönem başlayabilir.
Çin ve Rusya bu sürece hazır. ABD de yavaş yavaş hazırlanıyor. İngiltere ve Fransa ise zaten ABD nereye çekerse oraya gider. . 2025 yılında Kıbrıs sorunu çözüm yolunda büyük bir yol alır. Yeni devletin ismiyle ilgili verilen “Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” mesajı da bu yolda önemli bir mesaj olabilir. Bizden söylemesi…


Bu haber 187 defa okunmuştur

:

:

:

: