İKİ DEVLETLİ ÇÖZÜMDE KKTC’NİN GARANTÖRÜ KİM?

19 Ekim’de KKTC’de Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.

19 Ekim’de KKTC’de Cumhurbaşkanlığı seçimi yapılacak.
Mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar “Uluslararası tanınmış eşit ve egemen iki devletli çözüm” fikrini savunurken, muhalifi “Güney Kıbrıs Rum Yönetimini ile Kıbrıs Türklerinin kuracağı federasyon” tezini savunmakta.

Arada bazı çatlak sesler çıkıyor ve “Uluslararası tanınmış eşit ve egemen iki devletli çözüm kabul edilirse, 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasasına göre Garantör olan Türkiye, BM’nin 4 Mart 1964 tarihinde aldığı 181 numaralı karar uyarınca 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti’nin devamı olarak kabul edilen Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin garantörü olacak, bu durumda da Türkiye Cumhuriyeti KKTC’nin garantörü olmayacak, KKTC garantörsüz kalacak” gibi akıldışı iddialar öne sürülüyor.

KKTC’nin siyasi geçmişini bilmeyenler, okuma ve araştırma özürlü olanlar Cumhurbaşkanlığı seçim döneminde bu gibi saçma iddiaları ortaya atarak Kıbrıs Türk halkının aklını karıştırmaya ve oy devşirmeye çalışıyor.

Öncelikle yüreklere su serpelim; Türkiye hiçbir hal ve koşulda Kıbrıs’tan ayrılamaz. 1960 Cumhuriyetinin garantörü olan Türkiye, iki devletli çözümde de Kıbrıs Türklerinin garantörü olacak.
Nasıl mı? 2001 Türkiye-KKTC Güvenlik İşbirliği ve Askeri Destek Anlaşması, Türkiye ile KKTC arasındaki askeri ve güvenlik işbirliğinin temelini oluşturuyor.
Bu anlaşmaya göre KKTC’ye herhangi bir silahlı saldırı olursa Türkiye -KKTC’nin garantörü olarak- bu saldırıyı kendine yapılmış addedip derhal müdahale etme ve karşı saldırıya geçme hakkına sahip. Yani bu anlaşma içeriğince, KKTC'nin güvenliğini sağlamak ve terörle mücadele gibi konularda destek vermekle yükümlü.

Biraz daha geri gidersek; BM’nin çağrısı ile sonra erdirilen II. Barış Harekatı sonrasında (1 Ekim 1974) mevcut Kıbrıs Geçici Türk Yönetimi'nin yerine Otonom Kıbrıs Türk Yönetimi (OKTY) kurulmuştu. Kurulan bu yeni Yönetimin ilk aldığı kararların içinde Türkiye Cumhuriyeti ile “Türkiye Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetlerinin Statüsünü belirleyen anlaşma” (SOFA) yer alıyordu.

Buna ilaveten Uluslararası güvenlik kuralların içinde Bağımsız Devletleri Koruma İlkesi bulunuyor. Buna göre Türkiye Cumhuriyeti, KKTC'nin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü uluslararası hukuk prensipleri çerçevesinde koruma hakkına sahip.

Türkiye Cumhuriyeti ve KKTC arasındaki Güvenlik İşbirliği ve Askeri Desteğin hukuki temeli, Zürih ve Londra Antlaşmalarından kaynaklanan garantörlük hakkına ilaveten 2001 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC arasında imzalanan Güvenlik İşbirliği Anlaşması ve uluslararası hukukun temel ilkeleri olan meşru müdafaa hakkı ile bağımsız devletleri koruma prensibi mevcut.

Görüldüğü üzere sadece 1959’da atılan imzalar değil, Barış Harekatının ardından attığımız imzalar da Türkiye’nin Kıbrıs’taki varlığını perçinlemiştir ve Kıbrıs konusunda “İki devletli çözüm” kabul edildiği takdirde “KKTC’nin garantörsüz kalacağı” iddiası her yönüyle abesle iştigaldir.

Prof. Dr. (İnş. Müh.), Doç. Dr. (UA. İliş.) Ata ATUN
KKTC Cumhurbaşkanı Danışma Kurulu Üyesi
KKTC Cumhuriyet Meclisi 1. Dönem Milletvekili

Bu haber 16 defa okunmuştur

:

:

:

: