Çocuğunuz kız ya da erkek
kaç yaşında?
Oturduğunuz yerden onu dikkatlice izleyin…
Onun her şeyini düşünüyorsunuzdur eminim…
Aç mı, tok mu?
Hangi okula gitmeli?
Hangi sporları yapmalı?
Ne kadar başarılı olmalı?
Matematikten kaç aldı?
Sınıfta en çalışkanlar içinde mi?
Ah!
Eksik gördükleriniz var ya!
Onlar için ACİL önlemler alın hemen..
Okuldan gelir gelmez derhal özel derse!
Herkesi geçmeli!
Bütün sınavlardan en güzel notları almalı!
🤔🤔🤔🤔🤔🤔🤔🤔
EGONUZ
çocuğunuz sayesinde
TAVAN YAPTI MI?
MUTLU MUSUNUZ?
Bunlar sizin en büyük derdiniz değil mi efendim?
Bugün bir değişiklik yapın.
O minicik çocuğun yorulup yorulmadığına bakın…
Yüzü gülüyor mu?
/ SANMIYORUM
Arkadaşlarıyla oyun oynamak için zamanı var mı?
/ YOK!
Şöyle içten bir ÇOCUK KAHKAHASI atmayalı ne kadar oldu?
FARKINDA MISINIZ?
Ufacık, küçücük haliyle zayıf omuzlarına ne kadar AĞIR YÜKLER YÜKLEMİŞSİNİZ..
Şimdi onun RESİM YAPMA zamanı…
Bol bol güzel HAYALLER KURMA zamanı…
Keyifle PİYANO çalmalı…
Ya da hevesle BATERİ takımının başında çığlıklar atmalı…
Onu çocuk TİYATROLARINA götürün…
SALINCAKLARDA sallansın etekleri uçuşarak..
DOĞA YÜRÜYÜŞLERİNE çıkın birlikte…
AĞACI, KUŞU sizden öğrensin.
MERAKLI olduğu konuları birlikte inceleyin. HAYVANAT BAHÇELERİNİ gezin….
Alın başınızı hayal ettiği ÜLKELERE gidin.
Uykudan önce birlikte KİTAPLAR okuyun…
ÇİÇEKLER ekin.
Annesiyle mutfakta PASTALAR yapsın size…
Eline fırçayı verin birlikte bir duvar BOYAYIN…
Arkadaşlarıyla TOP oynasın, İP atlasın..
DOYA
DOYA
ÇOCUKLUĞUNU YAŞASIN..
İlle de ZORLA /
SİZ İSTİYORSUNUZ DİYE/
SIRF ONU SEVİN diye
HER dediğinize OLUR dedirtmekten vazgeçin.
Onun da bazı kararları kendisinin almasına izin verin.
FİKRİNİ SORUN.
DAYATMALARDAN vazgeçin.
Onun da bir RUHU olduğunu düşünün…
Unutmayınız!
ÇOCUKLUĞUNU
DOYASIYA
yaşayamayan
çocuklar bir ömür
MUTSUZ OLURLAR…
Haydi daha fazla geç kalmadan
ÇOCUĞUNUZUN
ÇOCUK OLDUĞUNU
HATIRLAYIN…
( En önemlisi de KENDİ çocukluğunuzu HATIRLAYIN)
HEY ÇOCUK
Sen hep gül güzel çocuk
Sen hep gül
Gözlerinin ta içine otursun
mutluluk...
Gökyüzü gibi gül mesela
Engin denizler gibi gül!
Toprak gibi gül!
Çiçekler açsın
Kuşlar cıvıldasın yüreğinde...
Nehirler gibi gül
Balıklar oynaşsın gözlrimde
Sazlıklardan bir turna havalansın...
Gökyüzü gibi gül mesela
Kanat çırpsın güvercinler
Bulutsuz gökyüzünde
Güneşlerin en güzeli gezinsin...
Sen tasasız bebekler gibi gül çocuk
Şen kahkahaların çınlatsın ortalığı
Öyle kocaman kucakla ki dünyayı
Her yer BARIŞ ve SEVGİ koksun...
Ayşe TURAL
İNCİ ARAL ve YEŞİL
İyi bir okuyucu sayılırım. Haftada ortalama üç kitap bitirdiğim olur. Bazen daha çok.
Sevgili İnci ARAL’la da yazar- okuyucu tanışmamız 1980’li yıllarda başlar.
2 Eylül 2025’te IŞIK KİTABEVİNDEKİ imza gününde yine buluştuk. Aynı zerafet, aynı nezaket… Sağlıklı, mutlu, nice üretken yılları olsun…
“ Bazı kitaplar yutulur bazıları hazmedilir” der bir yazar.
YEŞİL, kolay hazmedilmeyenlerden çünkü…
Neden mi?
Elinizden bir türlü bırakamıyorsunuz. Yavaş yavaş okumalısınız.
Çok şaşırtıcı!
Sürükleyici!
Alabildiğine ilgi çekici…
Her sayfa ayrı bir roman konusu…
Bu kadar çok karakter, adeta karakter karakter içinde. Her karakter sayfalar içinde çarpışıyor, teğet geçiyor, bambaşka dünyalara dönüşüyor.
Dünden bugüne düşüvermek bir çırpıda hem de…
Bugünden ışık hızıyla düne uçmak…
Usta kalem, ömrünü yazmaya adamış bir yürek…
Okuyucuyu düşünmeye zorluyor. Kendinizi kendinize sorgulatıyor…
Adım adım okumaya var mısınız?
Sabır ve kararlılıkla…
* önemli not:
Yazar, sanırım ilk kez bunu yapıyor. Uzun konuşmalarda ( kimi içsel) cümlelerini hiç virgül, nokta, büyük harf koymadan neredeyse bir sayfa arka arkaya diziyor.🤔🤔🤔🤔🤔
YAĞMUR DUASI
Yağ evrenime çisi çisi
En güzelinden...
Benim de evrenimde göçekler
Boy atsın
En güzelinden,en yeşilinden
Böleyim yüreciğimi -can demeden-
Damarlarında dolaşsın kanım
Özsuyun olayım, ne olur ! ....
Soluk başaklarım kördüğüm
Saçlarına bulutların....
Boynu bükük gelinciğim -titrek-
Güne sırtı dönük kır çiçeğim
Gel! ...
En öksüzüne göçeklerimin
Sen de
Yağmur duasına çık
Ne olur! .
Ayşe TURAL