Her yıl 10 Kasım’da, yüreğimizde aynı duygularla sadece bir lideri değil, bir fikri , bir duruşu, bir umudu hatırlıyor ve anıyoruz.

Atatürk’ün ışığında, nesilden nesile ilerlemek, onun izinde yürümek, bilimin, aklın ve özgürlüğün yolunu seçmektir.


Mustafa Kemal Atatürk’ü, sadece bir devlet adamı olarak değil, geleceğe yön veren bir öğretmen olarak da hatırlarız. Atamızın en büyük hedeflerinden biri de ‘’ fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür’’ nesiller yetiştirmekti. Eğitimi sadece bilgi aktarımı olarak değil; düşünmeyi, sorgulamayı, üretmeyi öğreten bir yaşam biçimi olarak görüyordu. Bu sebeple de köy enstitülerinin, halkevlerinin ve kız çocuklarının eğitime katılmasının önünü açtı.


Atatürk, eğitimin bir milletin kaderini belirlediğini çok iyi biliyordu ve gerçek kurtuluş, cehaletin zincirlerini kırmakla mümkündü.
’’ Eğitimdir ki bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.’’ sözü, onun bu konudaki inancını özetler. Cumhuriyet’in ilk yıllarında, yurdun dört bir yanında okullar açılırken, kara tahta başında harfleri öğreten öğretmenler de Atatürk’ün kurduğu yeni Türkiye’nin temel taşlarıydı.

ATATÜRK’ÜN ÇOCUK SEVGİSİ

Atatürk, çocukların riyakârlık bilmeden bütün istek ve arzularını samimi bir şekilde açıklamalarından çok hoşlanırdı. Çağdaş ve mutlu Türkiye’yi çocuklarda görür, onlara sevgi ile yaklaşır ve bol bol sohbet ederdi.
Mustafa Kemal Atatürk; ‘’ Çocuklar geleceğimizin güvencesi, yaşama sevincimizdir. Bugünün çocuğunu, yarının büyüğü olarak yetiştirmek hepimizin insanlık görevidir.’’ diyerek çocuklara olan sevgisini her daim anlatırdı.

Atatürk, çocuğun önemini her ortamda vurgulayarak çocuklara yönelik hizmetlerde rehberlik yapmayı sürdürmüştür. 17 Ekim 1922 yılında Bursa’da kendini karşılayan çocuklara aşağıdaki şekilde seslenerek nasıl bir gençlik istediğini belirtmiştir;
“Küçük hanımlar, küçük beyler! Sizler hepiniz geleceğin bir gülü, yıldızı ve ikbal ışığısınız. Memleketi asıl ışığa boğacak olan sizsiniz. Kendinizin ne kadar önemli, değerli olduğunuzu düşünerek ona göre çalışınız. Sizlerden çok şey bekliyoruz.”

Unutmayalım!

Atatürk geleceği gençlere emanet etmiştir. Bizlere düşen görev de, çocuklarımızı ve gençlerimizi Atamızın açtığı yolda yetiştirmektir.

Mustafa Kemal Atatürk, çağının ötesinde ‘büyük bir lider’, bir komutan ve en önemlisi büyük bir eğitim, bilim ve sanat sevdalısıydı. Bizler her zaman aklın ve bilimin ışığında, Atatürk’ün yolunda ilerleyeceğiz.
ATAMIZI SEVGİ, SAYGI VE SONSUZ MİNNETLE ANIYORUZ.