TOP YÜKSEK MAHKEMEDEZAMAN BEYHUDE HARCANIYOR

Türkiye ile , İki yıl önce yapılan , ekonomik ve ticari işbirliği anlaşmasının , onaylanması , iki yıl sonra meclise geldi .

Türkiye ile , İki yıl önce yapılan , ekonomik ve ticari işbirliği anlaşmasının , onaylanması , iki yıl sonra meclise geldi .
Beşinci Cumhurbaşkanı döneminde yapılan , anlaşmanın onayı , 2025 yılına salkarak , 6‘cı Cumhurbaşkanı olan Sn. Erhürman , söz konusu yasayı kucağında buluverdi .
Onay anlaşmanın , iki yıl gibi bir zaman diliminden sonra , meclisten geçirilmesi de , ne kadar etik ?
Onay anlaşmanın , imzalandığı yıl olan 2023 yılında , ülkede , bu anlaşmanın , içeriğine karşı çıkan , sendika ve sivil toplum örgütleri , büyük direnişler yapmışlardı .
2025 yılının son çeyreğinde de , meclisten onay almasının sonucunda , yine büyük eylemler olmuştu .
Bir çok sivil toplum örgütü , onay yasasının, Cumhurbaşkanı tarafından , imzalanmaması için talepte bulunmuşlardı .
Sn. Cumhurbaşkanı , kendisine , Anayasanın verdiği yetkilerden olan , Anayasa Mahkemesinden görüş alma yetkisini kullanarak , onay yasasını , Anayasa Mahkemesine havale etti .
Şimdi top .
Anayada Mahkemesinde .
Verilecek karar doğrultusunda , adımlar atılacaktır.
Bunu .
Karardan sonra , hep beraber göreceğiz .
Bilindiği gibi , bizde yargı bağımsız olup , verdiği kararlar , katıksız uygulanmaktadır .
Dilerseniz .
Bu yazımda , başka bir konuya da değinmek isterim !
Dün .
KKTC , Dışişleri Bakanı , Sn. Ertuğruloğlu’nun , görüşmelerin seyri konusunda , yaptığı açıklamayı irdelemek istiyorum .
Sn. Ertuğruloğlu .
Rum tarafının , uzlaşmazlığını kanıtlama gayretlerine değinerek , boşuna zaman kaybı vurgusu yaptı .
Tabii , uzlaşmazlık , kime karşı kanıtlanacak ?
Yine , Ertuğruloğlu’nun , sosyal medya üzerinden yaptığı açıklamasına bakılırsa .
BM ve AB .
Niye , BM ve AB .
Kıbrıs Cumhuriyeti olarak , tanımaları .
Defalarca , karşı tarafın uzlaşmazlığının kanıtlanması karşısında , tekrar bunu ele alıp , yola çıkılmasını de eleştiren , Sn. Ertuğruloğlu “ Birilerinin komleksi tatmin olacak diye .”
Rumun uzlaşmazlığının , isbatı , zaten geçmişte çok kez kanıtlanmış olmasına karşın .
BM ve AB , bunu bile bile , hala daha , güneyi şımartmaya devam etmektedirler .
Bu iki örgüt , aslında sorun çözen değil de , sorun yaratan ve çoğaltan iki örgüt .
İlk , uzlaşmazlık ve pişmanlık , Denktaş , Kiprianu , müzakerelerinde başladı .
Genel sekreterin gözetiminde yapılan görüşme , her iki tarafça da mutabakata varılarak sonlanmıştı .
İmza aşamasına gelince , Kiprianu , Atina ile istişare etmek için izin istedi .
Gidiş , o gidiş .
Görüşmesinde , Yunan Başbakanı , Simitis , bunu bir de haçladı .
AB‘ne gireceğiz ve adayı , çifte ENOSİS yapacağız dedi .
Anlaşmadan cayan , Rum tarafına , hiçbir kelam edilmedi .
Gelelim , Annan Planı dönemine .
Kıbrıs Türkleri adına büyük tavizler verilerek , tarafların imzaladığı plan .
Papadopulos’un timsah gözyaşı dökmesi ve ohi kampanyası başlatması ile , güneyden Plana , OHİ çıktı .
Kıbrıs Türkleri , evet dedi .
Verilen vaatler , tutulmadı .
Plana , hayır diyen Rumlar .
AB’ ne alındı .
Uzlaşmaz taraf , yine Rumlar olmasına rağmen , ödüllendirilerek birliğe alındılar .
Son olarak da , Crans Montana’da , Annan Planından daha da fazla tavizler almalarına rağmen , yine ohi deyip , uzlaşmazlıklarını dünyaya kanıtladılar .
Annan’ın .
İzolasyonlar , artık bundan sonra devam edemez diyerek , yazdığı rapor .
Güvenlik Konseyinden , onay almaz ve yayınlanmaz .
Taraf olan bu kurumlara , Rumun , uzlaşmaz olduğu , daha nasıl kanıtlanacak ?
Bu konuda .
Sn. Ertuğruloğlu , ileri sürdüğü zaman kaybı düşüncesinde , yerden göğe kadar , haklı değil mi ?
Bu haber 17 defa okunmuştur

:

:

:

: