“Kıbrıs konusunun mutlaka müzakere masasında bir neticeye bağlanması gerektiğine inanıyorum. Seçildiğimin ertesi günü Hristofyas ile dilediği yerde bir araya gelmeye hazırım. Kıbrıs sorununu meclis tarafından oluşturulacak yeni bir platformda hükümetle birlikte yürüteceğiz”
“Bugüne kadar KKTC’nin ilanına ağlayanların değil, ayakta alkışlayanların verdikleri görevleri layıkıyla yerine getirme gayreti içerisinde oldum”
Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Başbakan Derviş Eroğlu, Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde Kıbrıs konusunu Cumhuriyet Meclisi tarafından oluşturulacak yeni bir platformda ve hükümetle birlikte yürüteceğini söyledi.
Kıbrıs konusunun mutlaka müzakere masasında bir neticeye bağlanması gerektiğine inandığını kaydeden Eroğlu, seçildiği günün ertesi günü Rum Yönetimi Başkanı Dimitris Hristofyas ile dilediği yerde bir araya gelmeye hazır olacağını belirtti.
UBP Parti Meclisi dün saat 12.30’da Lefkoşa Atatürk Meydanı’ndaki UBP binasında toplanarak, 18 Nisan’da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki adayını belirledi.
UBP Genel Sekreteri İrsen Küçük’ün sunuş konuşmasıyla başlayan Parti Meclisi, ilçe başkanlarının Genel Başkan Başbakan Derviş Eroğlu’nu cumhurbaşkanlığı adaylığına önerdikleri kararlarını okumasıyla devam etti. UBP İskele İlçe Başkanı Ali Rıza Usluer, Güzelyurt İlçe Başkanı Ahmet Çaluda, Girne İlçe Başkanı Necdet Numan, Mağusa İlçe Başkanı Ahmet Eti ve Lefkoşa İlçe Başkan Vekili Mehmet Darbaz’ın tavsiye niteliğindeki kararları okumalarının ardından, yeniden söz alan Küçük, Meclisi Grubu ve Genel Yönetim Kurulu’nun oy birliğiyle aldığı kararları da okudu ve Eroğlu’nu oybirliğiyle aday ilan etti.
Eroğlu, kürsüdeki teşekkür konuşmasının ardından balkona çıkarak, Atatürk Meydanı’nda toplanan partilileri selamladı. Eroğlu daha sonra meydana inerek halkın arasına karıştı.
ÇOK ÇALIŞMAK GEREKİR
UBP Genel Başkanı Başbakan Derviş Eroğlu, kendisini Cumhurbaşkanı adayı gösterenlere teşekkür ederek, “Şahsıma layık gördüğünüz Cumhurbaşkanlığı adaylığı görevini şerefle, onurla ve gururla üstlendiğimi bu tarihi günde ve bu tarihi salonda bulunan sizlere ve tüm halkıma açıklıyorum. Yolumuz açık olsun” dedi.
Bu onurlu görevin partililerin ve halkın çok büyük bir kesiminin arkasında durması, desteği ve çalışmalarıyla başarıya ulaşabileceğini söyleyen Eroğlu, 18 Nisan akşamı KKTC’nin bütünüyle yüzünün gülebilmesi için bugünden yola koyulup çok çalışmak gerektiğini belirtti.
Eroğlu, çalışmadan, uğraşmadan, emek vermeden hiçbir başarıya ulaşmanın mümkün olmadığına işaret ederek, “Öndeyiz, zaten biz kazanacağız diyerek yavaş hareket etmek, seçimi ciddiye almamak olmaz. Seçimi güzel bir farkla kazanmak, Güney’deki komşularımıza ve hala Kıbrıs Türkü’nün nasıl bir anlaşma istediğini anlamayanlara verilebilecek en güçlü cevaptır” dedi.
Eroğlu, şöyle devam etti:
“Gücünü kendi halkından alan, sırtını kendi halkına dayayan bir devlet adamının başarıya ulaşabileceği gerçeğinden hareketle, bizim gibi düşünen, bize yakın düşünen siyasal partilerden ve vatandaşlarımızdan KKTC’nin geleceği için arkamızda durmalarını bekliyorum. Bunu hayata geçirmek adına gidip kendileri ile görüşecek ve desteklerini isteyeceğim.”
KIBRIS KONUSU
Cumhurbaşkanı seçilmesi halinde yapacaklarına ilişkin ipuçları da veren Eroğlu, Kıbrıs sorununu Cumhuriyet Meclisi tarafından oluşturulacak ve adının hep birlikte kararlaştırılacağı yeni bir platformda, hükümetle birlikte yürüteceğini söyledi.
Cumhurbaşkanlığı döneminde ‘Ben bilirim, ben yaparım olur’ zihniyeti geride kalacağını kaydeden Eroğlu, şöyle devam etti:
“KKTC Cumhurbaşkanı olarak görüşmeleri bir ekiple birlikte götüreceğim. Bu ekipte yer alacak arkadaşlarımın pek çoğunun ismi hazır durumda. Seçildikten sonra yeni bir değerlendirme yaparak, iş çevrelerinden, Anayasa ve uluslararası hukuk ile ekonomi, finans, toprak, mülkiyet, Avrupa Birliği, insan hakları gibi konularda deneyimli öğretim görevlileri ve diplomatlardan oluşan büyük bir ekip meydana getireceğiz…”
Eroğlu, ulusal bir konu olan Kıbrıs konusunu Anavatan Türkiye’nin devlet ve hükümet yetkilileriyle sıcak ve yakın işbirliği çerçevesinde ele alacaklarını da söyledi.
“HRİSTOFYAS İLE GÖRÜŞMEYE HAZIRIM”
Kıbrıs konusunun mutlaka müzakere masasında bir neticeye bağlanması gerektiğine yürekten inandığını kaydeden Eroğlu, “Seçildiğim günün hemen ertesi günü Hristofyas’la dilediği yerde bir araya gelmeye hazır olacağım. Bu görüşmede kendisine iyi niyetle, yapıcı bir şekilde sürecin devamını sağlamaya hazır olduğumu, var olan gerçekler temelinde bir anlaşma için üzerimize düşeni yapacağımızı ifade edeceğim” dedi. Eroğlu, Rum Yönetimi Başkanı ve Sözcüsü’nün söylemlerini de eleştirerek, “Beni kötülemek, diğer adaya destek vermek için çırpınıyorlar. Ama kararı siz vereceksiniz, onlar değil. Kaderinizi siz belirleyeceksiniz, onlar değil” dedi.
“BİRLİK VE BERABERLİK İÇİN GAYRET GÖSTERECEĞİM”
Eroğlu, Cumhurbaşkanlığı’nın sadece görüşmecilik makamı olmadığını, yürütmenin başı olarak halkın ekonomik ve sosyal sorunlarının aşılması, hükümetin başarılı çalışmalar yapması için de üzerine düşeni yapacağını söyledi. Halkın birlik ve beraberlik içinde olabilmesi için tüm gücüyle gayret göstereceğini, devletin varlığından, anayasal düzeninin korunmasından yana olan herkesle işbirliği yapacağını kaydeden Eroğlu, “18 Nisan akşamından sonra 5 yıldır halkın sorunlarına kapalı olan Cumhurbaşkanlığı makamının kapılarının halka açılacağını” ifade etti.
“GÖREVE TALİP OLMAK YOK.. GÖREV VERİLİR”
Eroğlu, şöyle devam etti:
“Bizim politika anlayışımızda göreve talip olmak yoktur. Görevler size verilir, ya kabul edersiniz ya da reddedersiniz. Ben bugüne kadar KKTC’nin ilanına üzüntüden ağlayanların değil, KKTC’nin ilanını ayakta alkışlayanların verdikleri tüm görevleri layıkı ile yerine getirme gayreti içerisinde oldum. Partililerim ve halkım beni milletvekili, bakan ve başbakan makamlarına getirdi. Şimdi halkım bana bir kez daha Cumhurbaşkanı adaylığı görevini veriyor. Bu benim için onur ve gururdur. Halkın düşünce ve duygularını yakından bilen bir kişiyim. Çünkü halkın içindeyim... Siyaset hayatımın hiçbir döneminde halktan kopmadım. Sadece UBP’nin değil tüm KKTC sevdalılarının adayı olduğumun bilincindeyim. KKTC yaşamalı, yüceltilmeli diyen herkesin, Kıbrıs Türk halkının refah ve güven içerisinde yaşamasını arzu edenlerin tamamının bizimle olacağından eminim. Bu vatan topraklarında özgür ve güven içinde yaşamak ve geleceğimiz için başarmalıyız. Varlığımız devam ettirmek ve çocuklarımızı için başarmalıyız. Halkın desteğiyle ilk turdan bu seçimleri kazanmalıyız.”