Çete savaşı kurbanı 17 yaşındaki Etem Çelebi’nin katili önce ömür boyu hapse mahkum oldu; bir yıl sonra da suçsuz bulunup, serbest bırakıldı. Acılı aile gencecik yaşta toprağa verdikleri oğullarının katilinin adalete teslim edilip, suçunu çekmesini istiyor.


Mihrişah Safa

Londra’da üç yıl önce çete savaşında suçsuz yere öldürülen 17 yaşındaki Türk genci Etem Çelebi’nin ömür boyu hapse mahkûm edilen katili, ikinci defa yargılanınca suçsuz bulundu ve serbest bırakıldı.
Old Bailey Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ikinci duruşmada, cinayetten bir yıl önce ömür boyu hapse mahkûm olan ve en az 26 yıl hapis cezasını çekmesi istenen 20 yaşındaki Richard Harrison- Allen’in suçsuz bulunması, Çelebi ailesine acılarını bir kere daha yaşattı.
Oğullarını gencecik yaşta toprağa veren acılı anne-baba Hayriye ve Kemal Çelebi, Etem’in katilinin bulunmasını ve adalet önüne çıkartılmasını istediler.
Leyton Futbol kulübünün başarılı oyuncularından olan ve büyük ümit vaat eden genç sporcu Etem, 2007 Kasım ayında Kuzey Londra’da Stoke Newington mahallesindeki evinin bahçesinde çete savaşı nedeniyle açılan ateş sonucu hayatını kaybetti.

YENİ DELİLLER SUNULDU
İngiltere’de büyük tepki toplayan ve İngiliz basınının günlerce bahsettiği cinayet sonrası polis geniş çapta soruşturma açıp, zanlıları gözaltına aldı. Geçen yıl ömür boyu hapse mahkûm edilen Harrison-Allen, Crowne Prosecution Service’e (Savcılık) başvurarak, suçsuz olduğunu ve yeniden yargılanmasını istedi. Savcılığın bu isteği kabul etmesiyle, mahkeme yeniden başladı. Ortaya konan yeni deliller altında, 20 yaşındaki katil zanlısı suçsuz bulunup, serbest bırakıldı.
Kıbrıslı Hayriye Çelebi ve Türkiyeli Kemal Çelebi’nin iki oğlundan küçüğü olan Etem, hem okuyor, hem de Leyton FC’de futbol oynuyordu. Geleceği ümit vaat eden futbolcusu olarak gösterilen 17 yaşındaki talihsiz genç, ünlü İngiliz pop şarkıcısı Leona Lewis’in hem çocukluk arkadaşı, hem de aynı sitede komşusuydu. Günlerce konuşulan cinayet sonrası Etem’in cenazesi Londra’daki büyük törenden sonra ailesinin isteği üzerine Gazimağusa Tuzla’da toprağa verilmişti.