“Ergenekon” soruşturmasında tutuklanan Gazeteci Ahmet Şık’ın kaleme aldığı “İmamın Ordusu” isimli yayımlanmamış kitap için yayınevine ve Radikal Gazetesi’ne baskın yapıldı. Baskınlarda kitabın kopyalarına da el konuldu. Muhalefet baskınlara sert tepki gösterirken, hükümetten de ilk tepkiler geldi.
Yayımlanmayan 'İmamın Ordusu' kitabı için yapılan baskına hükümetten iki farklı yorum geldi. Başbakan Erdoğan “Durup dururken olmuyor” derken, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç “Üzüntü ve endişe duydum” dedi. CHP eski Genel Başkanı Deniz Baykal ise; “Bu tablo çok vahim” değerlendirmesinde bulundu.
‘Bunları biz değil yargı çıkarıyor’
Baskınlar ve kitabın kopyalarına el konulmasıyla ilgili değerlendirmede bulunan Türkiye Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan şunları söyledi: “Bunlar benim konum değil. Bunların tamamı yargının konusudur. Yargı bu süreci, devam ettirdikleri sorgulama süreci içerisinde, biliyorsunuz ellerindeki bulgular, belgeler sebebiyle devamlı ne çıkıyorsa bunun üzerine üzerine gidiyorlar. Bunlar, durup dururken olan şeyler değil. Demek ki her araştırma yeni bir araştırmayı, yeni müdahaleyi herhalde getiriyor ve yargı da buna göre adımlarını atıyor. Yani bunun yürütme olarak bizlerle ilgili bir yanı yok. Bunları biz çıkarmıyoruz, bunları yargı çıkarıyor ve lütfen, yani bu konuda da olayı bu şekilde değerlendirmekte fayda var. Yani 'Neler oluyormuş bu ülkede', bu soruyu bir de kendimize herhalde soracak olursak çok daha isabetli olur diye düşünüyorum.'' Başbakan Erdoğan, bir gazetecinin ''Hukuk açısından değerlendirecek olursanız, henüz basılmamış bir kitabı...'' demesi üzerine de ''Yargı kararını verecek tabii.
‘Son derece üzücü’
Baskın için “şık değil” diyen Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da henüz basılmamış ve kitaba dönüşecek olan bir ürüne el konulması ve gazeteci Ertuğrul Mavioğlu'nun görev yaptığı Radikal'e yönelik uygulama yapılmasını ''fevkalade üzücü bulduğunu'' kaydetti. Dışarıdan gördüğü manzaranın böyle olduğunu; ancak ortada bir yargı kararının bulunduğunu kaydeden Arınç, ''Beğenelim, beğenmeyelim bu bir yargı kararı. Yargı kararları eleştirilmeyecek diye de bir hüküm yok. Elbette eleştirebiliriz. Bu konuda belki biraz daha fazlasını söyleyebiliriz'' ifadesini kullandı. Arınç,
‘şüphesiz ki herkes her şeyi yazmakta ve konuşmakta özgürdür’ diye devam ettiği konuşmasını ‘sadece bir kitaptan dolayı, bir basın mensubundan dolayı veya bir gazeteye yönelik böyle bir eylem ve faaliyet yapılmasından gerçekten üzüntü ve endişe duyduğumuzu şahsen ifade etmek istiyorum”diyerek tamamladı.
Zihinlerdeki düşüncelere otosansür
Eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da Ergenekon soruşturması kapsamında tutuklanan Gazeteci Ahmet Şık'ın yazdığı kitap taslağının aranmasıyla ilgili yapılan baskını eleştirdi.
Antalya'da seçim çalışmalarını sürdüren konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Bu tablo çok vahim. Adam kitap yazmış, kitap daha basılmamış. Türkiye’de bir süreden beri bütün bu olumsuzlukların kökeniyle, kaynağıyla, nereden çıktığıyla ilgili bir arayış sürüyor .Bunun altında ne yatıyor? İktidar yatıyor ama iktidarın yanı sıra devletin içinde başka bir yapılanma var mı, yok mu diye bir arayış var. Bir değerlendirme var. Bu çerçevede çeşitli kitaplar yayımlanıyor. Değerlendirmeler kamuoyuna sunuluyor. Son zamanlarda bir başka gazetecinin de gene aynı noktaya yönelik bir kitap hazırladığı söylentisi kamuoyuna yayıldı. Gene aynı şekilde, yaşanan olayların şifresini ortaya koyuyor. Nasıl bir yapılanmanın, örgütlenmenin devlet içinde şekillendiğini açıkça ortaya koyuyor. Türkiye'de yaşanan bu olaydaki imha anlayışına rağmen kafalardaki fikir ve düşünceler yok edilemeyecektir ancak birileri zihinlerdeki düşüncelere de otosansür koymaya çalışıyor.'