ALİTHİA “European Voice” isimli gazetede yayınlanan bir habere dayanarak BM’nin Kıbrıs’a bir temsilci yerine üst düzeyli bir grup atamayı incelediğini bildirdi ve gazetenin BM’deki kaynaklarının da bunu doğruladığını bildirdi.

Gazete haberi manşetten; “Başkanın Seçilmesi Anahtar -‘Size Son Bir Şans Vereceğiz’ -Temsilci Yerine Grup -BM Kıbrıs Sorununu Hemen Şimdi Netleştirmekte Kararlı -BM’de 8 Temmuz’la İlgili Hayal Kırıklığı” başlık ve spotlarıyla yansıttı

Gazete Rum tarafında yapılacak seçimlerde Rum Yönetimi Başkanı’nın kim olacağının, Kıbrıs sorununun çözümdeki anahtar olmaya devam ettiğini, ancak bunun, BM’nin; seçimler sonrasında ciddi bir inisiyatif alma konusundaki planlarını etkilemediğini yazdı. BM’nin Kıbrıs sorunuyla ilgilenmekte olan biriminin; 8 Temmuz anlaşmasının Rum tarafında iç tüketim malzemesi olarak kullanılmasından dolayı hayal kırıklığı içerisinde olduğuna dikkat çeken gazete şunları yazdı:

“Başkanlığa kimin seçileceği Kıbrıs sorununun çözümündeki anahtar olmaya devam ediyor. Ancak bu; BM’nin seçimler sonrasında ciddi bir inisiyatif alma planlarını etkilemiyor. Buna paralel olarak bu inisiyatifin, ‘ya şimdi ya hiç’ şeklinde olacağı belirtiliyor. BM yetkilileri halen; kimin zaferle çıkacağından bağımsız olarak, seçimlerden sonra izleyecekler hareket ve adımlara hazırlanmaktadırlar.

European Voice’un önceki hafta yayınlanan haberi, başkanlık seçimleriyle de bağlantılı olarak BM’nin Kıbrıs sorununa ilişkin düşüncelerini araştırmamıza vesile oldu. European Voice, BM’nin bir diplomatına dayanarak, Kıbrıs’taki seçimlerin ardından BM’nin bir çözüm prosedürüne yeniden başlamak niyetinde olduğunu, ancak bunun son şans olacağını, hem Kıbrıs Rum tarafına hem de Kıbrıs Türk tarafına açıkça söyleyecek üst düzeyli özel bir grup gönderme ihtimalini ciddi şekilde incelemekte olduğunu yazdı.

BM’deki kaynağımızla irtibata geçtik ve European Voice’un haberini teyit ettiklerini saptadık.  Dahası BM’nin; Kıbrıs sorunuyla ilgilenmekte olan çevrelerinin, 8 Temmuz anlaşmasının Kıbrıs’ta iç tüketim malzemesi olarak kullanılmasından dolayı hayal kırıklığı içerisinde olduklarını gördük.

European Voice; BM’nin Kıbrıs’taki seçimlerin hemen ardından Kıbrıs’ta temaslarda bulunmak ve soruna kapsamlı çözüm müzakerelerinin başlaması hedefiyle üst düzeyli bir grup atamasının kuvvetle muhtemel olduğunu kaydettiği haberinde şunları yazdı:

‘Birleşmiş Milletler grubunun üyeleri, her kim olursa olsun, her iki liderle de görüşecek ve yaklaşımları da ‘Bakın dostlar, ya şimdi ya hiç’ şeklinde olacak. Yabancı diplomatlar, başkanlık seçimlerinin, müzakerelerin yeniden başlamasına olası yeni bir başlangıç noktası sağlamasını bekliyorlar. Diğer gözlemciler de bunun anlaşma yapılabilmesi için son şans olabileceği konusunda uyarıyorlar.’

TARAFLI ŞÜPHESİ ORTADAN KALKACAK

Yukarıda kaydedilenleri BM içerisindeki kaynağımızın önüne koyduk ve bunların doğru olup olmadığını sorduk. Kaynaklarımız ‘(BM’de) Bir düşünce var, soruna ilişkin hareketlilik de var’ dediler. BM’nin üst düzeyli grubunu sorduğumuzda da ‘Temsilci olarak bir kişi yerine, yine ‘taraflı’ olunduğu yönünde şüpheler olmaması için bir grup düşünülüyor. Aksine, uluslar arası itibara sahip kişilerden oluşturulması düşünülen grupla, objektiflik ve tarafsızlık güvence altına alınıyor’ yanıtını verdiler.

Dikkate değer bir olgu da; BM’nin aynı kaynağıyla görüşmemiz sırasında, 8 Temmuz anlaşması ve bunun iç tüketim malzemesi olarak kullanılmasından hayal kırıklığı duyulduğunu öğrenmemizdir. Kaynağın ifade ettiği üzere ‘… Gambari’nin mektubunu (Kasım 2006) okursanız, diplomatik nezaketin arkasında zamanın Genel Sekreter Yardımcısı’nın (Gambari) hayal kırıklığını görürsünüz… Çünkü 4 ay boyunca (Temmuz 06-Kasım 06)  hiçbir ilerleme kaydedilmedi. Mektubu da bu nedenle gönderdi.’

 İşaret ettiği üzere, iki taraf ‘prosedürü ciddiye almak ve ilerleme olması için çalışmak yerine, neredeyse 2 yıldır durağanlık içerisindedirler, 8 Temmuz’u da iç tüketim malzemesi olarak kullanıyorlar.’”