Nupelda KARABUĞDAY

Dürüst, iktidar ortağı CTP’nin işçi ve emekçiden yana olmadığını savundu ve ekledi;

İhtiyaçlı bir toplum olma görüntüsünü ortaya koymamamız gerektiğini söyleyen Ulusal Birlik Partisi (UBP) Güzelyurt Milletvekili Kemal Dürüst, bugün Güney Kıbrıs’tan çok daha iyi şartlar altında olduğumuzu belirtti. İktidarda bulunan Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin (CTP), işçi ve emekçiden yana hiçbir tavrı olmadığını belirten Dürüst, “CTP’nin içinde sosyalizmden kırıntı kaldı mı?” diye sordu. İktidar ortağı Demokrat Parti’nin varlığı ile yokluğunun bir olduğunu da ifade eden Dürüst, “Hükümet gitti gidiyor konularını duyuyoruz her zaman, bunlar sırf hükümette kalma adına sermaye güçleriyle birlikte olma adına taviz vererek hükümet yürüten anlayışı görüyorum” dedi. ADA TV’de yayımlanan Gündeme Bakış Programı’nda Erçin Şahmran’ın konuğu olan UBP Güzelyurt Milletvekili Kemal Dürüst, ülke gündemi ve devam eden müzakereler ile ilgili çok çarpıcı detaylara değindi. Dürüst’ün açıklamalardan öne çıkan detaylar şu şekilde…

‘RUM HALKININ TAVRI ÖNEMLİ’
“Kıran kırana toplumu ikiye ayıracak tartışmalar yaşanmaması gerekiyor. Ki böyle bir ivme de oluşmuyor. Ben Rum halkının yeterli seviyede çözüme hazır olmadığını düşünüyorum. Artı değerler var ancak eksi değerler de var. Kilisenin ister gibi bir görüntüsü var ancak siyaside diplomaside yapılan ile verilen mesajlar arasında farklılıklar olabiliyor. Unutulmamalı ki Hristofyas Cumhurbaşkanı olduğu zaman bizde de Talat Cumhurbaşkanı’ydı. Hristofyas barış meleği seçilmişti, o barış meleğinin Güney’de iktidarda olduğu dönemde bile Rum tarafı hayır dedi. Bu gerçek karşısında halkımıza verilen birçok söz tutulmadı.

‘CTP ÇÖZÜMÜ BAHANE EDİYOR’
Ülkede sıkıntılar var, zamlar var, ekonominin kötüye gidişi var. CTP’nin üzerine ne zaman gitseniz onlar Kıbrıs sorununun çözümüyle her şeyin hallolacağını söyler. Bana göre çözüm olsun veya olmasın ne kadar güçlü bir KKTC, ne kadar güçlü bir sistem oluşturursak bu noktada da o kadar güçlü oluruz. Her şeyimiz tamamdır dersek yanlış söylemiş oluruz. Bazı imkanları daha iyi kullanabilirdik. 1974 öncesine göre değerlendirdiğimde, bizim artık burada ne olursa olsun KKTC devleti gerçeği olduğunu, 7-8 tane Güney’in imrenerek izlediği üniversitelerimiz olduğunu unutmamız gerekiyor. Benim düşüncem, her şeyi çok iyi yaptık mükemmeliz demiyorum ancak iyiye giden işlerimiz de oldu.

‘TÜRKLEŞTİRİLMİŞ TOPRAKLAR VAR’
En az Güzelyurt olmakla birlikte Türkleşen topraklar vardır. Bu süreç biraz daha giderse bundan Rum tarafı büyük kayıplara uğrayacaklardır. Ekonomik sıkıntısı esas olan onlardır. Bu süreç lehimize. Bir yüzdelik az da olsa Türkleştirilmiş toprak olmuştur Kuzey’de. Bir 10 yıl daha çözümün olmaması çok daha Türkleştirilmiş toprak doğuracaktır. CTP’nin şuanda olumsuzluğa ittiği bir takım sektörler vardır. DP’nin varlığı ile yokluğu şuan tartışılıyor. Örneğin narenciyeyi bugün kötüye götürmekle insanların üretimden koparılma noktasına getirmekle topraklarından da mı koparılma arzusuna gidiliyor? İlkeleriyle övünen CTP’de merak ediyorum sosyalizmden kırıntı kaldı mı içerisinde? Emekçi ve işçiden yana tavrı kaldı mı? Hükümet gitti gidiyor konularını duyuyoruz her zaman, bunlar sırf hükümette kalma adına sermaye güçleriyle birlikte olma adına taviz vererek hükümet yürüten anlayışı görüyorum. Her şeyden şüphelenir pozisyondayım. Tarım işçisinin haklarını herkesten önce emekçi ve işçiden yanayım diyen CTP’nin savunması gerekmiyor mu? Bugün insanların sigortaları yatırılmıyorsa, aç susuz memlekette yaşıyorlarsa bunların haklarını iktidarda olan CTP’nin çözüme kavuşturması gerekmiyor muydu? Nerede CTP? Nerede emekçinin partisi? Ben CTP’nin işçi emekçi alın teri savunucusu olduğunu düşünmüyorum. “