Yarın, Temellerinde, şehit canı, kanı ve gözyaşı harcı bulunan,
Devletimizin en yüce kurumu olan, Cumhuriyet Meclisimizin, yeni yasama yılına girmesi nedeni ile yeni yasama döneminin ilk toplantısı ve açılış töreni yapılıyor.
Kıbrıs Türk Halkı, siyasi eşit olarak ilk kez 1960 yılında, Kıbrıs Cumhuriyetinin Anayasasına dayanarak. Temsilciler Meclisinde, Kıbrıs Türk Halkını temsil etmişti.
Bilindiği gibi, bu meclis, karma bir meclisti.
Sayısal olarak değil de, siyasal olarak Kıbrıs Türk Halkı o mecliste temsil ediliyordu.
Bu temsiliyet, üç ay sürdü.
Enosis yolunda Rum Halkı ve lokomotif güçleri olan EOKA, bu meclisin temsil ettiği devleti ortadan kaldırarak. Bu karma cumhuriyetin devletini, bir Helen Cumhuriyeti haline getirmek için, biz Kıbrıs Türk Halkını, bu cumhuriyetten ve onun en yüksek kurumu olan Temsilciler Meclisinden attılar.
Atmakla da kalmadılar ve büyük bir soy kırım hareketine giriştiler.
11 yıllık bir var oluş savaşımından sonra, Federe Meclis, arkasından da, bağımsızlık ilanı ile yarın açılacak olan Cumhuriyet Meclisimiz kurulmuştu.
1983 Anayasası ile oluşturulan Meclisimizde dört siyasi parti temsil edilmektedir.
CTP ve UBP, ağırlıklı olarak, temsil edilen, partimizden ikisi; DP ve TDP, muhalefette kalmış iki siyasal parti.
CTP ve UBP, Hükümette ortak.
Tarihinde, sandalye sayısı, en yüksek olan bir hükümet…
Yarın genellikle, tüm Milletvekillerini ilgilendiren ve omuzlarında çok büyük bir yük olan, yasallaşmasını bekleyen. Yasa tasarısı ve önerileri durmakta.
Tasarılar, hükümetten.
Öneriler ise, vekillerden gelenlerdir.
Bu gün itibarı ile Meclisimizin gündeminde bulunan ve yasalaşmayı bekleyen, 88 yasa tasarı ve önerisi vardır.
Bu rakam, büyük bir rakam.
Meclis gündeminde olmayan ve komitelerde olan, bir o kadar daha tasarı ve önerisi bulunmaktadır.
Haftada iki kez toplanmakla, bu tasarı ve önerilerin yasallaşmasını bu yasama yılında beklemek. Gerçekten, büyük bir umut olur diye düşünmekteyiz.
Kaldı ki, komitelerden gelecek olanları da bu listeye katarsak, liste oldukça kabarık.
Yasa tasarısı ve önerilerinin, haftanın bir oturumunda görüşülüp karara bağlanma yöntemi ise, yasalaşmanın önünde bir engel olarak görülmekte.
Tabii, meclisimizin, görevleri arasında sadece bunlar yok.
Başka işlevleri de var.
Bu yasama döneminde hükümetten gelecek olanlar da, sırada beklemekte.
Ayrıca, hayati konulardaki yasa tasarılarının ise, bu listenin içinde olmaması, bir hayli düşündürücü olsa gerek.
Bu listenin ivedilik bölümünde olması gereken, Hal Yasa Tasarısı ile gıda Güvenliği Yasa Tasarıları yok.
Halbuki bu tasarılar, insanlarımız için.
Meclisteki Vekillerimiz için de, çok elzem olarak çıkarılması gereken tasarılar.
Yediklerimizden, her gün zehirleniyoruz.
Kanser, kalp, beyin kanamasının nedenleri, denetimsiz kullanılan tarım ilaçları.
Bahçeden direk, tüketiciye giden sebze ve meyvelerdir.
Bu ortada iken, Hal Yasa Tasarısının ve Gıda Güvenliği Yasa Tasarısının, görüşülmesi, gündeme alınmamıştır.
Bu iki tasarı ivedilikle, Meclis gündemine getirilmeli ve jet hızı ile geçirilmelidir.
Yoksa yediklerimiz, bizi jet hızı ile öbür dünyaya götürmekte, hiç de tereddüt etmeyecektir.
Sayın vekiller…
Bunu biliniz ki:
Sizler, bundan ari değilsiniz.