Bu günde, yarını düşünmeye, vakit olmayan bir hızla ilerliyoruz. Gün içerisindeki saatler dolu dolu geçiyor... Her saatin bir önemi var... Saatın akrep ve yelkovanını takip etmekte zorlanıyoruz. Bu öyle bir hız ki dünya dönüyor,biz de dönüş içerisinde istesek de istemesek de kendimize yıllar ekleyerek yaşlanıyoruz. Yaşadığımız her yılın her yaşında hissedilen duyguların, yaşanmış olaylar hepsi değilse bile geçmişte kalanlar, kalmayanlar, unutulup aniden hatırlanan anılar toplamında ki mutluluk, mutsuzluk arasındaki gelgitler hepsi dünde kalamaz. Bu güne 2018 Ocağının ilk günlerine geçmekten, çekinmeyen hatıralar, yüz göz olduğumuz hayat. Bütün bunları sığdırabileceğimiz dünyamız defterine nakledilen, günlerimiz belkide , bu güne gelişimizi sağlayan müthiş enerji...Kişilerin dış bedeninde olan yaşlanma vücut direncini yükseltici tedbirler ile yavaşlatılabilir. Bunun için önlem her bireyin kendi bilincinde yer etmelidir. Bu kış günleri için dikkatli olmakta fayda vardır... Demek ki yıllar yıllarla eklenirken kişilerin azıcık da olsa zamandan kendilerine vakit ayırmaları mutlaka gereklidir. Gereken özeni insan kendisinden esirgememelidir... Hani derler ya insan hissettiği yaştadır, esasında bu deyişlerin doğru olduğu okuduğumuz bilimsel kitaplarda değinilen bir konudur. Siyasette yaş diyorlar, cevabı tecrübedir... Geçmiş yılları sevdik, gelecek yılları da nefes aldığımız müddet seveceğiz. Anlamsız kavgaları , söylemleri eleştirileri süzgeçten geçirdiğimiz bütün bir ömrün hüküm sürdüğü hayatımızda değerlendireceğiz.Zaten değerlendirmeye de devam ediyoruz... Kimsenin kimseye haddini bildirmek gibi bir niyeti olmayanlar olarak ve bilhassa haddimizi bilenler olarak, kulağa gelen bazı çirkin seslerin cılızlığı ile hareket edilmeyecek, 2018 yılında hep ilerisi için, sevgi ile çerçevelenmiş kurumsal bir düzende olan çalışmalar devam edecektir...Konu seçmekte yazarların hiç güçlük çekmediği zamanlar seçimler ve siyasal partilerin duruşlarıdır... Önümüzde 7 Ocak seçimleri akabinde ise yerel seçimler yapılacaktır... Yerel seçimlerde Belediye Başkanları, Belediye Meclis üyeleri derken muhtar ve azalar için sandığa gidilecektir... O kadar çok analizin yapıldığı siyasetin olduğu yerde hangi yorumun akla uygun geldiği konusunda çok şeyler olmuş ki eski yıllardan kalan deyişler hala daha rağbette ' Öğrendiklerini bir saat gibi cebinde taşı; ikide bir saati olduğunu göstermek isteyen insanlar gibi ortaya çıkarma; eğer birisi sana saati sorarsa söylersin; ama her saat başında saat kulesi gibi ötme' denmesi herhalde tesadüfen söylenmiş bir anlatım değildir... Dünkü yazımızda mühür ve tercihi yazmıştık... Seçmen oyunu karışık olarak vermek isterse, oy vereceği ilçelerdeki adayların isim ve soy isimleri karşısındaki kareye işaret koymak suretiyle oyunu karma olarak kullanabileceğini söylemeden olmuyor ... Karma oyda EVET mühürü kesinlikle kullanılmayacaktır... Karma oyun kullanıldığı her ilçede, oyların en az 2 siyasal parti adayları arasında veya en az 1 siyasal partinin adayları ile bağımsız adaylar arasında kullanılması zorunlu olup en az 24 en çok 50 adaya oy verilebilecektir. Karma oyda en çok ile en az arasında giderken iyi saymak ve geçersiz oy vermemek gerekiyor...Karma verdiğiniz ilçede en az milletvekili sayısı kadar veya toplam milletvekili sayısı kadar oy verirsiniz ancak burda iki parti veya diğerleri de olmalıdır. Çünkü geçersiz oyların bir faydası olmadığı gibi sandık başına kadar gidilen emeğe de yazık olacaktır... İrademizi seçimle bizi KKTC Meclisinde temsil edenlere oyumuzu verirken mühür olsun tercih olsun , ne şekilde olursa olsun doğru olsun... Yasal çerçevede olsun... Hoşgörü ise aynen Mevlana'nın dediği gibi olsun ... 'Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, tevazuda toprak gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.'