Eşinin kahvesine cinsel güç artırıcı jel koyup cüzdanını çaldığı gerekçesiyle tutuklanan İbrahim Koska’nın “suç makinesini” andıran sabıka dosyasına rağmen İçişleri Bakanı Baybars tarafından vatandaş yapılması, ülkemizin geldiği trajik noktayı, gözler önüne seriyor.

Aslında çağdaş modern demokrasilerde böyle bir durum ile karşılaşan siyasetçinin önünde iki seçenek olur.

Ya kamuoyunu tatmin eden bir açıklama yapar, kendisini savunur.
Ya da savunamıyorsa özür diler, istifa eder.
Peki Sayın İçişleri Bakanı Ayşegül Baybars ne yapıyor?
“Görmedim, bilmiyorum, duymadım” diyemez.
Çünkü YDP Milletvekili Bertan Zaroğlu’nun daha dört ay önce Meclis kürsüsünden yaptığı uyarı ortadadır.

Eleştiriler karşısında ıslık çalıp havaya bakan, her fırsatta parmağının arkasına saklanan Sayın Baybars, üç gündür susmayı tercih ediyor.
Sayın Bakan, suskunluğunu sona erdirmeli, kamuoyuna şu açıklamayı yapmalıdır:

1- Eşinin kahvesine ilaç koyup, cüzdanını çalacak tıynette olduğu anlaşılan, böyle bir suç makinesi nasıl olur da vatandaş yapılır?

2- Ağır cezalık suçlarda adli sicil kaydı silinemez, bu kişinin adli sicil kaydı nasıl silindi?

3- Bu kişi başta İçişleri Bakanlığı’nın özel kalemi olmak üzere HP’nin bakanlıklarını nasıl kendi özel ofisi gibi kullanabiliyor?

4- Vatandaş yapılan bu şahsa HP’de ya da bakanlıklarda özel bir görev verildi de bizim haberimiz mi yok?

5- Hükümete gelir gelmez 174 kişinin vatandaşlığını iptal eden Sayın Baybars, bu kişinin vatandaşlığını da iptal ettirmeyi düşünüyor mu?

6- Yaptığınız hata nedeniyle yarattığınız travma nedeniyle bu halktan özür dileyecek misiniz?

Bu soruların cevabını kamuoyu adına Sayın Bakan Baybars’a soruyoruz ama yanıtı konusunda ümitli değiliz.

Çünkü ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Sayın Baybars’ın bugüne kadar izlediği siyaset yöntemi, bize gelecek için umut vermiyor.

YDP milletvekili Bertan Zaroğlu, suç makinesini vatandaş yaptığı ortaya çıkan İçişleri Bakanı Baybars’ın peşini bırakmıyor.

Star Kıbrıs’ın bugünkü manşetinde Baybars’a seslenen Zaroğlu, “Sessiz kalamazsınız, ya açıklama yapın, ya da istifa edin” diyor.

Zaroğlu’nun Meclis kürsüsünde yaptığı uyarıdan sonra bile bu kişinin Halkın Partisi’nin milletvekilleriyle her toplantıda bir arada olduğu fotoğraflarla belgelendi.
HP ile söz konusu zanlının nasıl bir bağı var?

Tüm bunlar, ortada kalmaması gereken önemli sorular. Star Kıbrıs ve Ada TV, bu soruların yanıtını alıncaya kadar bu skandalın takipçisi olacak. Ya sizi o koltuklara getiren halka hesap vereceksiniz, ya da gereğini yerine getirip istifa edeceksiniz. Bunun başka yolu yok. Bizden söylemesi…