Pandemi kabusunun yaşandığı ilk günlerdi. Herkes pandemiden sonra dünya finans sisteminin gideceği noktayı merak ediyordu.
Safa Grup Yönetim Kurulu Başkanı Ali Özmen Safa, dünya finans sisteminin bambaşka bir noktaya doğru evrildiğini ifade ederken, “Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak” diyordu.
Peki kimdi Ali Özmen Safa? Bu öngörüsü neden önemliydi?
Safa Kıbrıs’ı gelmeden önce Londra’da bir şirket kurup onu halka açan, iş dünyasındaki tecrübeleriyle kendisi ispat etmiş bir isimdi.
Hepsinden önemlisi başta 2009 olmak üzere son 40 yılda dünyanın yaşadığı bütün ekonomik krizlerden sarsılmadan çıkmayı başarmış bir iş insanıydı.
O yüzden söyledikleri değerliydi. Safa’nın ilk tespiti “Sermaye Batı’dan Doğu’ya kayacak” idi…
Üstelik bu tespiti 2 yıl öncesine de ait değil, 2009’da dünyanın saygın üniversitelerinde krizden sonra oluşacak dünya düzeniyle ilgili verdiği konferanslarda yapmıştı.
Bankaların battığı, emlak sektöründe derin bir kriz dalgasının yaşandığı o günlerde yapılan bu tespit bugün ne derecede geçerlidir?
Spor dünyasından örneklerle bakalım…
İngilizlerin efsane kulübü Liverpool, 2010 yılında 300 milyon sterline Amerikalı Fenway Sports Group, satın almıştı. Ama bugün Katar ve Suudi Arabistan birleşerek, 3.2 milyar dolar gibi dev bir rakama “kırmızıları” satın alıyor.
Yine İngilizlerin efsane takımı Manchester United da satışta. Ona da yine Araplar talip.
İngiltere Premier Ligi, Newcastle United'ın Suudi Arabistan Veliaht Prensi Mohammed bin Selman'a bağlı Kamu Yatırım Fonu konsorsiyum tarafından satın alındığını duyurdu.
Yine Dünyaca ünlü futbol takımlarından Paris Saint Germen’in sahibi yine bir Katarlı…
Bu satış bedellerinde sözü edilen paralar öyle yüksek ki, Batı bu paraları ancak rüyasında görüyor. Doğu’da biriken sermaye için ise bu paralar adeta çerez parası...
Arap milyarderler bu paraları zevki için gözünü kırpmadan harcıyor.
Türkiye’de verilen ekonomik mücadeleye bakın.
Örneğin TC Merkez Bankası, Suudi Arabistan’dan 5 milyar dolarlık bir mevduat desteği alıyor. Bu para bir çırpıda Türkiye’ye verilebiliyor.
Ancak tüm bu gelişmelerde dikkat çeken bir detay da var.
Örneğin Liverpool’un satışını ele alalım. Eskiden olsa Araplar fiyat olarak birbirine kırdıran Batı; bu işlerden fevkalade karlı çıkardı.
Ancak artık Araplar da artık uyandı. Katar ve Suudi Arabistan’ın rekabet etmek yerine birleşerek, Kırmızı Şeytanlar olarak anılan ünlü kulübe birlikte talip olması bunun en büyük göstergesi.
Kısaca Doğu finansal anlamda kavga etmek yerine artık güçlerini birleştirmeyi tercih ediyor. Batı ise bu birleşmeye hazırlıksız yakalanmış görünüyor. Bizden söylemesi…