İktidarın Sorumluluğu

Hükümet programı, bir hükümetin belirlediği politika, hedef ve öncelikleri içeren resmi bir belgedir.

Hükümet programı, bir hükümetin belirlediği politika, hedef ve öncelikleri içeren resmi bir belgedir. Bu program, hükümetin göreve geldiği dönemde yapmayı planladığı icraatları, politika önerilerini ve sosyal, ekonomik hedeflerini içerir. Hükümet programı, hükümetin vizyonunu ve stratejilerini kamuoyuna açıklar ve hükümetin çalışmalarının temelini oluşturur. İcraatlar bu program üzerinden takip edilir. Devlettte devamlılık esastır. Ulusal Birlik Başkanı ve Başbakan Ünal Üstel’in anayasal yetki ile hükümetinde bakan değişikliği yapması kendi uhdesinde olan bir konudur. Yetkisini kullanmış ve bakanlarını atamıştır.
Muhalefet, genellikle hükümetin politikalarını eleştirmek, alternatif çözüm önerileri sunmak ve kamuoyunu bilgilendirmek gibi görevleri üstlenir. Ayrıca yasama organında meclis çalışmalarını denetlemek, yasaları incelemek ve halkın sesini duyurmak da muhalefetin görevleri arasında yer alır.
Muhalefetin görevlerini yerine getirmesi elbette beklenendir. Ancak muhalefetin, iktidar tarafından yapılan her icraatı, bakan atamaları dahil eleştirmesi yanlış bir tutumdur. Halkın aldatılması halidir. Ülkemizde ekonomik yönden sıkıntı varmıdır ? Vardır. Pahalılığı yaratan etkenler varmıdır? vardır. Bu sorunların çözümü için çalışan bir hükümet varmıdır? vardır. O halde çözüm için hükümetin çalışmalarını izlemek gerekir.
KKTC kronolojik tarih itibarı ile iktidar dönemlerine baktığımız zaman; 2004 Annan Planı halkoylaması, Kıbrıs Adası'nda yaşayan ve 1963'ten bugüne ayrı olan iki toplumu iki kesimli tek devlet bünyesinde birleştirmek maksatıyla dönemin Birleşmiş Milletler genel sekreteri Kofi Annan tarafından hazırlanan plan için 24 Nisan 2004 tarihinde yapılan halkoylaması sonucu Planın Kıbrıs Rumları tarafından reddi üzerine, iki toplum arasındaki çözüm süreci bir kez daha olumsuz bir döneme girmiştir. Kilise izin vermedikçe sonuç alınacak mı? Mümkün değil…Anavatan Türkiye “Kıbrıs Meselesi” hakkında tavrını açık ve net olarak ortaya koymuştur.
CTP Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat beş yıllık görev süresinde Güney Kıbrıs ile yaptığı müzakerelerde antlaşma için bir sonuç sağlayamamıştır. KKTC ‘de kurulan hükümetlerde CTP Siyasi bir parti olarak 10 yıl iktidarda olmuştur. Ve bu iktidarları döneminde de halkımızın refahı için müreffeh bir ortam yaratamamıştır. Hatta memur maaşlarını dahi taksitle ödeyeceklerine ilişkin açıklamaları varken piyasadaki fiyat kontrolü için kurmaya çalıştıkları ALO 171 hatları ile de denetimden yoksunluğa imza atar vaziyete gelmişlerdir. Eleştiri yaparken 25 Ağustos 2023 KKTC Meclis kürsüsünden ise CTP milletvekilerinin bazıları biz iktidara geleceğiz ve her türlü hal çaresini bulacağız demişlerdir. Hal çareleri ise meçhuldür. Havaki söylemdir. Genellikle önemli bir konu veya durum hakkında gereksiz detaylar, boş laf kalabalığı veya anlamsız açıklamalar yapar hale gelmişlerdir.
Halkımız geçim derdiyle uğraşırken onların erken seçim diyen beyanları kabul görmeyecektir. Çünkü; erken genel seçim sonrasında 2022 yılında UBP ile koalisyon kurmayı red etmişler ve halk bize muhalefet görevi verdi diyen yine CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman olmuştur.
Ulusal Birlik Partisi Başkanı ve Başbakan UBP kurultayının 2024 yılı Kasım ayında yapılacağını belirtmiştir. Kurultay açmazı var deyip karışıklık yaratmaya çalışanlar UBP’lilerinin buna geçit vermeyeceğini elbette biliyorlar. Ancak UBP iç işlerine karışmaktan kendilerini alamıyorlar. Esasında hiç bir siyasi partinin diğer bir siyasi partinin iç işlerine karışmaya hakkı yoktur. Siyasi etik bunu gerektirir.
Bu güne söz mü? “Toplumun gelişimi, muhalefetin öngörülerini sorgulayan iktidarın sorumluluğuyla dengelenir…”
Bu haber 2757 defa okunmuştur

:

:

:

: