Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Amerika’nın Kıbrıslı Rumlara silah ambargosunu kaldırması ve askeri eğitim vermesine işaret ederek, şu kritik soruyu sordu?
Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, Amerika’nın Kıbrıslı Rumlara silah ambargosunu kaldırması ve askeri eğitim vermesine işaret ederek, şu kritik soruyu sordu?
Meclis’te bakanlığının bütçe görüşmeleri sırasında eleştirilere yanıt veren Dışişleri Bakanı Tahsin Ertuğruloğlu, eğer Türk devletleriyle ilişkiler bu kadar gereksizse, Rum tarafının sözde Kıbrıs Cumhuriyeti sıfatıyla Türki devletlere uyguladığı baskının nasıl açıklanabileceğini sordu. Ertuğruloğlu, AB’yi bir silah gibi kullanan Rum tarafının bu ilişkileri sabote etmeye çalıştığını söyledi.
Kıbrıs Türk halkının sözde 'Kıbrıs Cumhuriyeti'in bir toplumu olmadığını vurgulayan Ertuğruloğlu Kıbrıs Türk halkının devlet sahibi bir halk olduğunu belirtti.
Kıbrıs sorununun Rum tarafının 'Kıbrıs Cumhuriyeti' olarak kabul edilmesinden ibaret olduğunu ifade eden Ertuğruloğlu, bunun göz ardı edilerek egemen eşitlik politikasının çözümün önünde ön koşul olarak alınmasının hiç anlaşılır olmadığını, çözümün önünde tek bir ön koşul olduğunu bunun da Rum tarafının 'Kıbrıs Cumhuriyeti' olarak sayılması olduğunu ifade etti.
İlgili BM kararlarına işaret eden Ertuğruloğlu, “Dünya Rum’a Kıbrıs Cumhuriyeti muamelesi yaptığı Rum da bunu pervasızca Kıbrıs Türkünün aleyhine kullanarak ambargolar uygulattığı sürece siz hangi müzakereden hangi çözümden bahsedebilirsiniz?” diye sordu.
Önceki sürecin sonuç vermeyeceğinin ortada olduğunu anlatan Ertuğruloğlu açıkça federasyon seçeneğinin ortadan kalktığını vurguladı.
KKTC devlet Meclisi'nde bu konuşmaların yapıldığını anımsatan Ertuğruloğlu, devlet göz ardı edilip toplum söylemi yapılmasını eleştirdi.
Türkiye AB ilişkilerine de değinen Ertuğruloğlu “Türkiye’nin Kıbrıs meselesi olmasa AB’ye üye yapılacağını mı düşünürsünüz?” diye sordu.
“Kıbrıs meselesi anavatan Türkiye’yle saptadığımız ilkelerle ileri götürülen ve savunulan bir meseledir” diyen Ertuğruloğlu, şimdiki Rum liderliği kötülenerek sanki önceki liderlikler iyiymiş gibi bir hava yaratılmak istendiğini ancak önceki liderliklerin de aynı şekilde olduğunu belirtti.
Kıbrıs Türkü’nün 1960 Cumhuriyeti’ne sarıldığını çünkü o yapıda Kıbrıslı Türklerin ihtiyaç duyduğu tüm unsurların olduğunu dile getiren Ertuğruloğlu, “Sarılmayan Rum’du. Zaten Rum 1960 Cumhuriyeti’nin kurulmasını da istemiyordu” dedi.
BM Güvenlik Konseyi’nin dünyaya barış sağlama görevinin ortadan kalktığını, sorun ve kriz yaratır hale geldiğini dile getiren Ertuğruloğlu, Kıbrıs sorunu konusunda da durumun bu olduğunu söyledi.
Hem BM daimi üyeleri, hem de AB’nin kendi ulusal çıkarları uğruna Kıbrıs Türküne yapılan muameleyi görmezden geldiğini belirten Ertuğruloğlu, 'Çözümünüz 'devlet iddiamızdan, egemenlikten vazgeçmek mi?” diye sordu.
Ertuğruloğlu “İstediğiniz çözüm Rum’un azınlığı olmak mı” diye sordu.
Amerika’nın Kıbrıslı Rumlara silah ambargosunu kaldırması ve askeri eğitim vermesine işaret eden Ertuğruloğlu “Bu eğitimler kime karşı savaşmak için veriliyor?” diye sordu.
“Rum bize her türlü kötülüğü yapıyor ama onlara değil bunları yapmalarına izin veren uluslararası camiayı suçlamak lazım” diyen Ertuğruloğlu, Kıbrıs sorununun esasının Kıbrıs Rum tarafının 'Kıbrıs Cumhuriyeti' olarak görülmesi olduğunu kaydetti.